doyma sinyallerinin* beyne ulaştığı vakte kadar mideye inen pilav miktarını en aza indirmeye çalışan insandır. kimi zaman pilavı çatalla yemenin başka amaçları da olabilir, misal; kaşıkla kovalanan pirinç ya da bulgur taneleri kaşığa bir türlü gelmezken çatalın arasına sıkıştırılma suretiyle ele geçirilip afiyetle yenir. böylece, çocuklara anlatılan "bıraktığın pirinç tanesi kadar çocuğun olcek" hedelerine de gerekli aile planlamasal cevap verilir. evet, var böyle bişey.
kocaman kaşığı agzına götürüp butun pirinç tanelerini mideye inidmek istemeyn insandır. geyiş getirmeyecek sonuçta. fakat bulgur pilavı için aynı şey söylenemez. çok dagaldıgı için bunu da catalla yemek abest olur.
isimlerin sonuna verilen ünvanlarla birlikte(abi,abla) servisten de çatal ve bıçağın yanında boy gösteren kaşık kalkmıştır abi. Kaşık aslında her türlü yiyeceği yemek için idealdir, çok kullanışlıdır ama çorbadan başka bir şeyin yanında zor görülür(belki tatlılar).
pilavın tadını doya doya çıkaran ve kolay doyan insandır. ve eğer pilav taneleri yeterince iriyse tabağın dibinde bir ekmek sıyırımlık kadarcık pilav kaldıysa, çatala takıp tek tek de yemeyi deneyebilirsiniz, ya da boşverin böyle bir psikopatlığı ailenizden hiç biri kaldıramaz.
herkes gibi insandır işte. kaşıkla yemenin zevkinden bihaber de olabilir. lan o değil de bulgur pilavını tahta kaşıkla yemek gibi bir zevk vardır ki, tadılasıdır, denenesidir.
pilav ve pirincin mucitleri iki çubukla yedikten sonra eliyle bile yese farketmeyecek insandır. çubukla da nasıl yerler, bu yaşıma geldim hala çözebilmiş değilim, orası ayrı.
kültürlü insandır. mesela ben o kadar kültürlüyüm ki çorbayı bile pipet ya da çatalla içerm. bu devirde hala kaşık kullanmak yanlış geliyor bana, adapte olamıyorum.
gerçek insandır. hayvanla insanı ayıran en önemli farklardan biri de insanların pilavı çatalla, hayvanların ise kaşık, el veya doğrudan tabaktan yemesidir.