aragones fenere gelince ışık hızı ile türetilmiş özsüz söz. pilavı taşlı seven bir insan evladı var mıdır bilinmez ancak ikincisi tam anlamıyla kendini avutma eğer antrenörün yaşlısı makbul olsaydı bugün dünyanın önde gelen milli takımlarının başında 40 lı yaşların başında ve ortalarında olan insanlar olmazdı. ayrıca yine teknik direktörün yaşlısı makbul olsaydı geçtiğimz günlerde kaybettiğimiz abdullah gegiç o engin futbol bilgisi ile büyük bir takımın kulubesinde olur du. tamam bilgi birikimi açısından yaşlı antrenör bir avantajdır ancak takımı çalıştırmak da belirli bir performans gerektirir.
louis aragones'in fenerbahcenin teknik direktorü olmasiyla akla gelmiş olan firindan yeni cikmiş bir deyiştir. tecrübelerin kişiye neyi nasıl yapacağini dolaşık yollara sapmadan en güzel kılavuz olduğu aşikardir.
örnek vermek gerekirse -seversiniz sevmezsiniz bilemem- kalli'nin galatasaray'in antrenoru olmasi önceleri yadırganmiş sonra da yeni bir yapi kurulurken yaptiği secimler cokça elestirilmiştir. gelgelelim ki bu kişinin daha önceden sifirdan bir takım kurdugu, yapisinin meyvalarini uefa kupasi sampiyonlugu ve süper kupa oldugunu günübirlik değil de komplike düsünenler farkındadir. 1991-1992 sezonunda galatasaray camiasinin futbol subesinin durumu tam anlamiyla kepazedir. *
yaşı hatırlamayanlar bilemezler ama 2006-2007 sezonundaki galatasaray'ı gibi desem durumu farz edebilirler zannedersem.
bir sistem oturtmaya karar vereceksiniz eğer bu işi işini zevk için yapan kimselere emanet etmeniz gerekmektedir. cünkü zevk için değil de kestirmeden basariyi hedefleyen kimseler günü birlik basarilar karin doyururlar ve ne yazik ki uzun vadeyi ıska geçerler.
bir de bunun üzerine fazla hırslı olmanin vermiş oldugu burun dikine gitmeyi eklerseniz sonuclara yabancı kalmazsiniz.
ülkemizden teknik direktor olarak basarisiz olan ama sonra ki kariyerlerinde aşama kaydeden bir çok teknik direktor geçmiştir. bunun en büyük örneği löw ve hiddink'tir.
sorulmasi gereken soru su ya deneme tahtasi olup antrenoru pişiren tencere olmak mi yoksa antrenorun pişmişliğinden faydalanip yarar sağlamak mi evladir?
ek olarak diyebilirim ki geçen seneki fenerbahçe'nin yükseliş trendinin oyuncu olarak carlos'un sakatlanmasiyla nasıl düştüğünü ve zico'nun buna müdehale edemediğini hatırlayiniz. chealsea maçı mı? efendim bendeniz bir maçlık galibiyete değil uzun vadeli planlara bakarim.