bildiğimiz halis muhlis, kuru, kıvamında, tereyağlı pirinç pilavı yapmaya çalışan kişinin, ortaya çıkan şeyi risotto diye kakalaması sonucu oluşan durumdur. kötü yapılmış, sulanmış bir pilava hemen bir iki sebze, salam/sosis/balık ekleyip 'bugün menümüzde akdeniz esintileri vaaaarr' diye sofraya getirmenin ne kadar başarılı karşılık bulacağı bilinmemektedir. ancak bir türk'ün pilav varken risotto'yu çok beğenmesi oldukça zordur; risotto kötü olduğu için değil, pilav çok güzel bir şey olduğu için. normal şartlar altında pirinç pilavı sevmeyen kişinin, içinde bulunduğu şartlarda pilava övgüler düzmesinin geri planı ise bir başka başlığın konusudur.