pijamayla fırına giderken yakışıklı çocuk görmek

    12.
  1. özellikle abazan kızların depresyona girme nedenlerinden sadece biri. neden hemen sahiplendin ki yakışıklıyı? sevgilisi vardır belki? belki üzerinde mini etek bile olsa seni görmeyecektir aşk acısı çekiyordur? her görülen yakışıklıyı kapma girişiminde bulunmazsanız üzerinizdekiler sizi acıtmaz hatta çok tatlı gösterebilir. doğal ve içten. hee gördüğünüz yakışıklıya ''off yaaa üzerimde de rezil pijama var kaçtı çocuk işte'' diyerek bakarsanız sonuç her türlü erkeğin kaçmasıyla sonuçlanır. kaldı ki erkekler kaçan kızların peşindedir bön bön bakanların değil.
    7 ...
  2. 9.
  3. çocuk da boxer short, terlik kombinasyonuyla karşınızdaysa, güzel olabilir.
    6 ...
  4. 3.
  5. 21.
  6. sanki güzel giyinip bakımlı çıksaydınız çocuk üzerinize atlayacaktı.
    5 ...
  7. 5.
  8. erkekler için büyük ölçüde çekici gelen durumdur. bide şıpıdık, şıpıdık terlikler varsa, kesin ilgi çeker.
    4 ...
  9. 4.
  10. topu patlatılası çocuktur. topları ya da... çocuk. görmek bi' de...
    5 ...
  11. 10.
  12. çocuk da pijamalıyı gördüyse sorun olan eylemdir. yok görmediyse telaşlanmayın, gerginliğe mahal vermeyin efenim.
    3 ...
  13. 15.
  14. peder zickler'in bim hikayesini akla getiren başlık.
    2 ...
  15. 11.
  16. 8.
  17. aslında anneyle her sokağa çıkışta (yakın mesafe gidilecek bakkal, fırın vs. yerler için) kavga sebebidir.
    -aaa jynxcello, kızım evde ekmek yok git bi koşu al gel, bak koydum buraya parayı.
    +tamam anneeeaa!!

    bu sırada el kot pantolona doğru yönelir, tam giyilmek üzereyken,
    -kızım napıyosun, al tarafı bakkala gidiceksin, git öyle, kim görücek, görse de ne diyecek, dese de sanane. . . . . . (vik vik vik)
    +tamam!

    kottan vazgeçilir, pijama/eşofman herneyse işte giyilir gidilir. illaki, mutlaka ve hatta kesin ya sizin sokağa taşınan öğrenci bir çocukla karşılaşılır. önce pessss dersiniz, ondan sonra da "allah kahretsin bendeki şansı" dersiniz. ondan sonraki cümleler de anneye olan sevgiyi içerir. *
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük