--spoiler--
Bir daha, Türklerle savaşmadan önce, Türklerdeki Din-Dil-Namus-Aile-Vatan-Millet ve birlik duygularının yok olup-olmadığını iyi kontrol edin. Yoksa, Türklerle savaşarak yenemezsiniz.
--spoiler--
geldiğimiz noktayı anlatan sözün sahibi askerdir. son 10-15 yılda yaşadığımız süreçleri gözden geçirelim. manidar değil mi? din ve aileden başka neyimiz var?
burada iki fransızla konuşmuştum. kadın biraz ketumdu, adamsa öyle değildi, bir lise öğretmeni. gezmediği yer kalmamış. pierre loti'yi sevdim. istanbul'a gittiğimde ilk uğradığım yerlerden biri oldu. bir de çok dolu oluyor burası çay falan. manzara izlemek kâfi buradan. hoştur, güzeldir, görülmesi gereken bir yer. bir de buraya teleferikle değil de yaya olarak çıkmak iyi bir deneyim olabilir. mezarlık var, hatta az ilerisinde küçükte bir cami. suyu çıkarma olaylarını sevdim. ama insanların çoğu transit geçiyor. bilmiyorum, belki de bana öyle geldi o an.
2.5 yıldır istanbulda yaşamama rağmen bugün ilk defa gitme fırsatı buldum sabah kahvaltısı için. arabayla çok kolay ulaştık teleferiği hiç görmedim. tarihi kahve diye bir mekana oturduk kahvaltı tabağı çok kötüydü bir iki gün önceden hazırlanmış dolapta bekletilmiş gibi kaymaktan bildiğin metal tadı geliyordu çayıda kötüydü tavsiyem kahvaltıya gittiyseniz menemen sucuklu yumurta tarzı bişey isteyin onlar güzeldi. manzarası güzeldi fiyatlar çok yüksek değildi ama hiç bir kahvaltı bursa inkayada yapılan kahvaltının yerini tutmuyor tabi.
en oryantalist yazarlardan biri. biz de nedense bu adamı türk dostu ilan etmişiz, halbuki batıdaki türk-doğu algısının 20. yüzyıldaki en büyük sorumlularındandır kendisi.
her gittiğimde oturucak düzgün yer bulamadığım yerdir. sanki pierre lotide manzaralı amsa bulmak zengin, kültürlü, çekici, aşık koca bulmak gibi bişey.
en son gittiğimde yanımda çocuklu yengem, küçük erkek kardeşim olmasına rağmen öküz gibi bakan, koca koca ayılarla * karşılaştığım yer. neden bütün güzel yerleri ilk böyle öküzler * parseller anlamıyorum.
istanbul'un çok daha güzel yerleri var, ben abartıldığı kadar hayran kalmadım... abartıldığı kadar da büyüleyici manzarası yok...
yavru vatan kıbrıs'ın mağosa'sın da alkol alamadığım ilk önce sövüp sonra saydığım ( saygıdan haa yanlış olmasın )civar kafelerin hegomanyasından sıyrılmaya çalışan nacizane cüzdan dostu kitaplı mitaplı entel işi hoş bir mekan.
Louis Marie Julien Viaud nin takma adıdır.her nekadar yazar olarak bilinse de kendileri aynı zamanda fransız donanmasında astsubaylik görevinde bulunmustur.
