kim olduğu bilinemeyen, elleri bir türlü tutulamayan, elleri tutulduğu vakit gelecek olan ölümün eksiksiz bir ölüm olarak nitelendirileceği türden bir hayal kadın.
"mecidiyeköyü'ndeki evde başlamış, otobüste sürdürülmüş,taksim ' e geldigimde bitirilmiş bir şiir.vatan 'in sanat yaprağı' nda yayımlandığını düşünüyorum.inanılmaz yaygınlıkta bir şiirdir. pia adı sandallara, doktorlara, ağır kamyonlara konulmuştur. radyoda reklam programlarına girmistir. şimdi düşünüyorum da,yıllarca sonra "böyle bir sevmek"te tekrar donecegim,bir türlü elde edilemeyen hayaldeki sevgili theme' inin ,siiri bu derecede etkili kıldığını daha iyi görüyorum. başı bereli , yağmurluklu genç kız tipini 'moda' eden de,bu şiir olmuştur ya! "
attila ilhan'ın pia'sı gibi bir pia'm olsun istedim hep.
sadece bir pia. yeter. ne ekmek istiyorum, ne su. ne aş ne iş. pia yeter bana.
pia oralarda bir yerde,
biliyorum.
uzansam çekip alırım onu oradan,
korkuyorum.
gecenin en karanlık anının;
gün doğumuna en yakın tan olduğu gibi.
hayali gerçeğe dönüştürürken,
o en karanlık andan
pia'yı kaybetmekten;
çok korkuyorum.
ben bir şehre geldiğim vakit
o başka bir şehre gitmese
singapur yolunda demeseler
bana, bunu yapmasalar; yorgunum
üstelik parasızım, pasaportsuzum
ne olur sabaha karşı rıhtımda
seslendiğini duysam pia'nın
sırtında yoksul bir yağmurluk
"çocuk gözleri büyük büyük"
üşümüş, ürpermiş, soluk
ellerini tutabilsem pia'nın
ölsem, eksiksiz ölürdüm
Yanlış bilmiyorsam bir Fin ismi olan Piuska nın kısaltılmış hali Abdullah a Apo denmesi gibi birşey sanırım atilla ilhan ın da ilk başta garip gelen şiiri.