ey peygamber sana halanın kızı amcanın kızı mahallenin bütün güzelleri adnan oktarın kedicikleri victoria screetin mankenleri helal kılınmıştır yardır.
Peygamber bu işi tamamen insanları bilgilendirmek ve dünyayı geliştirmek için yapmıştır.
Evet bir gün bir ayet iner. Ve ayette şöyle yazar. Evlatlığının karısı sana helaldir, onunla evlenebilirsin. Bu ayetten sonra peygamberin evlatlığıyla karısı boşanır ve karısı peygamber ile evlenilir.
Bazı üst derece müminlere göre bu durum Araplara evlatlığınız sizin oğlunuz değildir o yüzden bakın ben karısıyla bile evleniyorum yani evladınız olarak görmeyin onu diyerekten halkı bilgilendirmek amacıyla yapılmıştır.
Evet yani peygamber burada insanlara evlatlık aldığınız kişiler sizin hiç bir şeyiniz değildir mesajı vermiştir. Ne büyük bir mesaj bu dine inanma sebebi resmen.
islamcıların açıklamak için takla attığı olay. la kölen bile olsa büyütüp belli yaşa getirdiğin ardından evlendirdiğin çocuğun hanımını kendine eş yapmak neyin kafasıdır?
sonuçta bir nevi o senin gelinin. ee aynı evde nasıl güveneceksin o zaman babam dediğin adama?
mesela muhammed i de amcası ebu talip büyüttü, muhammed evlense ve hanımını biyolojik oğlum bu değil değip ebu talip alsa ne kadar hoş karşılardınız?
resmen sapkın bir anlayışın ürünü.
hadi şimdi ateistler ensest yapıyor diye entry girebilirsiniz, sanki ateistler peygamber olduğunu iddia edip en düzgün benim iddiasında buluyor.
bunu sıradan biri yapmıyor bir dinin önderi yapıyor. yani din adamla bütünleşik ve bu dini bir algı.
bu çarpık anlayışı bile savunacak kadar körsünüz. işte inanç böyle bir şey. aynı şeyi ateist biri yapsa bunlar zaten psiliğin teki her şey bunlardan beklenir dersiniz ama peygamberiniz yapınca kırk dereden su getirip bir şekilde bu durumu normalleştiriyorsunuz. bide onun için büyük bir yüktü, imtihandı diyorlar kopmamak elde değil. evde 9 karısı üç beş cariyesi olan biri için nasıl bir yük olacak bu?
nihaha ha.
Hala oğlu değil evlatlığı bundan dolayı normal diyen var yuh arkadaş.
Bak kardeşim çok basit bir örnek vereyim. Karşı komşum bir kız çocuk evlat edindi. Yıllar sonra da onunla evlendi, onu hamile bıraktı vs.
Gerçek kızı değil nasılsa mı dersin?
Yahu savunmak için kendi değerlerinizi hiçe saymayın. Aynı kültürde doğduk büyüdük. Bunu kabul edecek mideye çok az insan sahiptir, onlara da insan denirse tabi.
insan ister ateist olsun, ister müslüman ister hristiyan bunu kabul etmez arkadaşlar yapmayın. Bu kadar düşmüş olamazsınız.
Başka şekilde savunun, mantıklı bir neden sunun eyvallah ama bu oğlu değil evlatlığı diye savunulur mu? Cidden anlam veremiyorum.
merak ettiğim, zeyd'in bu hadise karşısında ne hissettiği. nasil karşıladığı degil, hissettikleri. neticede peygamber bellenen biri var karşında, e ayet de gelmiş mevzu hakkında, o devirde ne diyebilirsin ki? ilginç.
i: misyonerlik Hristiyan öğretilerini yayma çalışmalarına denir. Ateizm misyonerliği kavramını tam olarak nerenden uydurdun?
ii: benim ahlakım Kur'an dır diyen peygamberin yalan söylemediği anlaşılıyor. Sonuçta kuran da onun kimlerle cinsel ilişkiye girebileceği kimlerin malını alabileceği kimlere hukmedebilecegi yazıyor. Onun canı ietedikçe ayet iniyor. Yüce Allah c.c. onun keyfine göre vahiy göndermiş demek ki.
allah'ın dediğini yapmıştır. islam bu arkadaşlar, nesi kötü anlamadım?
Ey Muhammed! Allah´ın nimet verdiği ve senin de nimetlendirdiğin kimseye, eşini bırakma, Allah´tan sakın diyor, Allah´ın açığa vuracağı şeyi içinde saklıyordun. insanlardan çekiniyordun; oysa Allah´tan çekinmen daha uygundu. Sonunda Zeyd eşiyle ilgisini kesince onu seninle evlendirdik ki evlatlıkları eşleriyle ilgilerini kestiklerinde onlara evlenmek konusunda mü´minlere bir sorumluluk olmadığı bilinsin. Allah´ın buyruğu yerine gelecektir.
Ahzab Suresi 37. Ayet
sonuçta muhammed uyarmış "zevceni sıkı tut ve allahtan kork" diye. eee sen üvey müvey oğlusun ama babanı dinlemez de zevceni boşarsan anında havada kapar muhammed sıkı sıkı tutmak adına. sonuçta allah yapıyor, muhammed değil. allahtan kork dediği de aslında muhammedden kork, karıyı boş bıraktığın anda oğlunun eski karısı dinlemez yapıştırır diyor.
bu devirde babana bile güvenmeyeceksin lafı ilk bu olay üzerine o devirde kullanılmıştır.
Kardeşim bu din min işlerinde hep öpeni suçluyorsunuz. Öpülenin hiç mi suçu yok. Adam kime şeyim hıyar dediyse kadınlar tuzluk ellerinde herifi kovalamışlar. Maksat ne peki, adamın kuyruğuna tutunup soluğu cennette almak. Kimse de ben kendi doğruluğuma güveniyorum, madem tebliğ ettin yaratanla aramdan çekil dememiş. işte bunlar hep aşağılık kompleksi.
tartışılması gereken şey bu olayın peygamber tarafından yapılması olduğu kadar , bu durumu onaylayanların aynı şeyi yapıp yapmayacaklarıdır. eğer yapacaklarsa çevresinden nasıl tepki geleceği ve şimdiki kanunların ve günümüzün toplumsal kodlamalar karşısında nasıl tavır takınacağıdır. eğer bu olayı onaylayanlar kendileri de uygulayacaklar ise vicdanen rahat olacaklar mı yoksa peygamber yapmış ben de yaparım no problem diyecekler mi? bu olayı onaylamayanlar dinden çıkacaklar mı? adama soracaksın, lan oğlum sen gelinine üstelik evlatlığının karısına yürür müsün yürümez misin?
hatırlarsanız türkiye'de bir gazeteci (refik erduran ) viyagra'yı üvey kızı üzerinde deneyip izlenimlerini gazeteye yazmıştı. hürriyet gazetesi de büyük bir manşetle bu olayı duyurmuştu.
Ya ne kadar cahilce yorumlar bunlar kendi nefsi için bunu yapmadı Allah böyle emrettiği için ayrıca Peygamberimiz bile insanlar benim hakkımda ne derler diye endişe ettiğinde Allah onu teselli etmiştir sizin ne Haddinize onu eleştirmek açın tefsir okuyun kendi kendinize tefsircilik oynamayın.
bu evliliği yanlış bulan ateistlerin şu soruyu cevaplamaları gerek: neden?.. evet bu evlilik neden yanlış? bu evliliğin yanlış olduğunu hangi bağlayıcı kurala dayanarak iddia ediyorsunuz?.. bu sorulara asla cevap veremezsiniz. çünkü ateizmin bakış açısında bağlayıcılığı olan ahlaki bir kural olamaz.
şimdi buradan sonra caner taslaman'ın ''ahlak, felsefe ve Allah'' kitabından önemli alıntılar yapacağım. aşağıdaki alıntıda ünlü ateist felsefecilerin ahlak ile ilgili görüşlerini öğreneceksiniz. birazdan yazılarını okuyacağınız ateist felsefecilerin ahlaki konulara karşı yaklaşımları sizin gibi cahilce değil. çünkü onlar Allah'ın olmadığını varsaydığımız bir dünyada hiçbir ahlaki temelin de kalmayacağının farkına varmışlar. evet alıntıya geçelim:
''en önemli özelliklerinden birisi bağlayıcılık olan ve insanların şahsi çıkarlarından gerektiğinde fedakârlık yapmalarını gerektiren yasalardan oluşan ahlaki sistemlerin, allah inancı olmadan rasyonel temeli olamaz.
burada “rasyonel temel” ile kastım; ahlaki eylemi gerçekleştirirken bu eylemi gerçekleştirmenin ve gerektiğinde şahsi çıkarından vazgeçmenin akılcı bir temeli olmasıdır. nitekim birçok ünlü ateist felsefeci de bunu tespit etmiştir. örneğin allah olmadığında ahlaki değerlerin doğruluk değeri kalmayacağına, nietzsche ve sartre gibi ünlü ateist filozoflar dikkat çekmiştir.
nietzsche’nin “ondan, temel bir kavramı, allah’a inancı çekip aldığınızda, bütününü mahvedersiniz: artık zorunlu hiçbir şey elinizde kalmaz... onun ancak allah’ın varlığı doğruysa bir doğruluk değeri olabilir; o, allah ile ayakta durur, allahsız çöker” gibi sözleriyle ahlak için sergilediği yaklaşımı da böylesi bir tespiti ortaya koymaktadır.''
reklamlar: ünlü ateist felsefeci nietzsche'nin söylediklerini okudun değil mi sayın tepkisel sözlük ateisti? reklam bitti, kitaptan alıntıya geri dönüyorum. gel bir de diğer ünlü ateist felsefeci olan sartre'ye bakalım o neler demiş:
sartre’ın şu sözlerinde de bu yaklaşımı görmekteyiz:
''tam tersine, varoluşçu için allah’ın var olmadığı fikri oldukça huzursuzluk vericidir, çünkü o’nla beraber rasyonel bir zeminde değerler için zemin bulma olasılığı da yok olmaktadır. bu, bunu düşünecek sonsuz ve mükemmel bir bilinç olmadığı anlamına geldiğinden, baştan kabul edilebilecek bir iyilik de yok demektir. sadece insanların olduğu bir zeminde olduğumuzdan; hiçbir yerde iyiliğin var olduğu, kişinin dürüst olması veya yalan söylememesi gerektiği yazmaz. dostoyevski “allah olmasaydı, her şey serbest olurdu” diye yazmıştır ve bu da varoluşçuluğun başlangıç noktasıdır. gerçekten de allah yoksa her şey serbesttir ve bunun sonucu olarak da insanın bir dayanak noktası yoktur...''
reklamlar: nietzsche ve sartre, allah’ın yokluğunda ahlaki değerlerin rasyonel temeli olamayacağını anlamışlardır. fakat sözlük ateistlerinin zeka seviyeleri, felsefe bilgileri magmaya indiğinden olayı hala kavrayamıyorlar. neyse, reklamı geç, devam edelim:
''çağımızın en ünlü ateisti richard dawkins ise başkalarına merhamet duymamızın “darwinci hatalar: mutluluk veren, değerli hatalar” olduğunu ifade etmiştir. ateist bir dünya görüşünün içerisinde sahip olduğumuz doğuştan ahlaki özelliklerin illüzyon olarak anlaşılması gerektiğini ünlü natüralist-ateistler michael ruse ve edward wilson’ın şu sözlerinden de anlayabiliriz:
''cambridge’li felsefeci g. e. moore tarafından bu yüzyılda popülerleştirilen bir ifadeyi kullanmak gerekirse, evrimsel etikte var olandan olması gerekene geçiş yapıldığından “natüralist yanılgı” (the naturalistic fallacy) suçu işlenmektedir. ahlak bize ortak hareket etmemiz için genlerimiz tarafından yutturulan bir illüzyondur. hiçbir dış temeli yoktur. ahlak, evrim tarafından oluşturulmuştur, fakat onun tarafından temellenmemektedir. aynı machbeth’in hançeri gibi gerçekte var olmadan önemli bir amaca hizmet etmektedir. illüzyondan bahsederken, ahlakın hiçbir şey olmadığını ve tamamen bir hayal ürünü gibi düşünülmesi gerektiğini savunmuyoruz. machbeth’in hançerinin tersine ahlak insan türü tarafından paylaşılan bir illüzyondur… ahlakın objektif bir temeli yoktur, fakat biyolojik yapımız bizi öyleymiş gibi düşünmeye sevk etmektedir.''
tekrar ediyorum, yukarıdaki kesitler caner taslaman ahlak, felsefe ve allah kitabından alıntıdır. ki okumanızı şiddetle tavsiye ederim. isteyen şuradan ücretsiz okuyabilir: http://www.canertaslaman....2/AhlakFelsefeveALLAH.pdf
gelelim buradan çıkarmamız gereken sonuca. bağlayıcılığı olan ahlaki bir kural sadece Allah'ın varlığı ile mümkün olabilir. Allah, evlatlığın boşandığı eşle evlenmeyi helal kıldıysa, bu artık helal bir davranıştır. hiçbir ateist bu eylemin yanlış olduğunu iddia dahi edemez. çünkü elinde hiçbir dayanağı yoktur.
eğer söylediklerim kafanızı karıştırdıysa ya da bu konuyu anlamakta zorlandıysanız, konuyu özetleyen şu kısa animasyonu seyredebilirsiniz: