Adeta allah ü teala artık dünyada çekilecek sıkıntı kalmadığı için efendimizi yanına almıştır. Hangi birinden bahsedelim. Annesiz ve babasız büyümesi mi , şehrinden kovulması mı , hergün kendisiyle alay edilip üzerine saldırılması mı... Hangi biri? Bütün hayatı fakirlik , ızdırap ve acı içinde geçmiştir.
sıkıntı çekme kavramını bir kez daha bünyeye sormaya sebep olmuştur, bütün hayatı fakirlik içinde geçmemiştir, kendisi tercih etmiştir sade yaşamayı, acı içinde geçmesi hakkında emin olunmamaktadır, anlatılanlar, değiştirilen hadislerden yola çıkarak böyle bir kanıya varmak yanlıştır.
eğer bu sıkıntı çekmekse isa'nın çektiği neydi o zaman diye bir soru daha doğurtur.
sonra savaşta işkence gören insanlar sıkıntı çekmedi mi diye nur topu gibi bir soru daha doğar, sonra da olaylar olaylar olaylar.
şimdi elhamdülillah müslümanız diyemesek de peygamberlere sonsuz saygımız var. adamlar taşaklı bi kere doğuştan. doğarken bile peygamber doğuyor.
şimdi bu başlığı açan adam da muhtemelen ters psikoloji uygulayarak bizim gibi sazanları bekliyor başlığa ama atlamadan edemedim amk.
ulan adam koskoca peygamber. bi kere dünyadayken ahireti garantileyen bir insandan bahsediyoruz. ne kadar sıkıntı çekse bile önemsiz. sonuçta ahirette ödüllendirilecek. ya biz?
neyzen tevfik ne demiş? aşkınla gönlüm süt limanlık ya resulallah, kalın geldi fakire müslümanlık ya resulallah. tam o hesap. eyvallah sıkıntı tamam ama ahirette ne olacağımız da meçhul. daha burada ahireti kaybediyoruz bir çoğumuz.
ee bu adam peygamber olduktan sonra çok sevilen biriydi haklı olarak. son dinin peygamberi. mağarada bile onun için başkası yılanın kovuğuna ayak sokup kendini yılana sokturdu falan filan.
evet, hazreti peygamber dünyevi pek çok sıkıntı çekti. en sevdikleriyle sınanacağını biliyordu. sınandı ve allah O'ndan razı oldu. bu açılardan, hazreti peygamber bu yaşadıklarını asla bir sıkıntı olarak görmemiştir.
ümmeti ve insanlık için, bildikleri, gördükleri ve cehennem hakkında, bütün insanlar adına çektiği sıkıntılar da vardır.
O'nun, ikimiz güvercin olduk yarıştık, ebubekiri orta parmağın yüzük parmağını geçtiği kadar geçtim dediği ebubekir, "allah'ın cehennemde bedenimi öyle büyüt ki benden başkasına yer kalmasın" diye dua etmişti. bu ve bunun gibi konularda hazreti peygamberin çektiği sıkıntı, sıkıntı demeye daha çok yaraşır.
yoksa aç kaldı, fakirdi falan derseniz, hooooop derler adama. bu, peygamber için sıkıntı değildi ve afrikada açlıktan neler oluyor her birimizi görüyoruz.
tartışılacak önermedir. zaten islamiyet inancında dünya sadece test olunan bir yer değil mi? asıl hayat öbür dünyada başlamayacak mı? o zaman peygamberinizin burada çektiği acılarda tamamen testin zor geçmesi.