daha hz. havva yaratılmamıştı. hz. adem'in de canı sıkılıyor tabi tek başına. yine böyle sıkıntılı bir cennet gününde elma ağacı dolaylarında (tabi bu elma ağacının ileride başına açacağı dertlerden habersiz)gezelerken başına bir elma düşer. yerçekimini filan newton'a bırakıp düşen elma ile gol atan kaleye oynamaya başlar. bu tutkusu hz. havva'nın yaratılışına kadar sürer. zira iki kişi ile oynanan daha zevkli oyunlar vardır malumunuz üzere!
evet, işin aslı budur. ha, elma ile top mu oynanır lan diyenlere de oha diyorum; o kadar sıktım, takıla takıla oraya mı takıldınız?
bir yazarın yazdığı, doğruluk payını kimsenin kanıtlayamacağı ki eğer el malik'in gerçekten olimpiyat gibi spor müsabakaları yaptırdığı ve bunların arasında futbol benzeri bir oyunun da yer aldığı yazılı bir belge ile kanıtlandığı güne kadar herhangi birinin doğru veya yanlış diyemeyeceği bir konu...
ha bakarsan fanatik gazetesi yazarı araştırmış, benim de kulaktan dolma bildiğim işittiğim bir konu var ki, o zamanki adı ile "tepük" ortaasyada hindistanda ve iranda ve tabiki avrupada oynanan, askerlerin hem eğlence hem de vücutlarını geliştirme adına yaptıkları bir spor imiş, çeşitli kanıtlar yazılı kağıtlar var ancak ilk hangi taraf oynamış belli değil, asyalılar mı avrupalılar mı ingilizler bugünkü haline getirdi o yüzden ingiliz oyunu diyoruz, bunlar ayrıntı, ancak arapistan'da da futbol oynanıyor olması muhtemel ki hz. muhammed'in torunlarından hz. hasan veya hz. hüseyin hangisi bilemiyorum, başı kesilerek öldürülmüş ve gözü dönmüş katiller onun başı ile futbol oynamıştır, o dönemden sonraki şimdilerde bile futbol oynanması hor görülmüş ki kaşgarlı mahmut'un kitabında sürekli olarak bu futbol ilkel futbol oyunundan tepükten bahsedip, islamiyetle birlikte gittikçe bu oyunun oynanmamaya başlanması, şenliklerde cirit ve güreşin sadece ön plana çıkması bundandır belki kimbilir, sonuçta bunlar olasılıklar.