kronik sorunları olan klasik pejo'dur efendim. Yok turbosu hata verir yok klima peteği hata verir yok motoru kitlenir falan filan işte.
edit:Ama duruşuna,tipine,heybetine lafım yok fakat tek tipe göre seçim yapmakta biraz saçma olur.
Türkiye de kensisini uygun yol olmadığı için 10 binde takırdamaya başlar, 20-30 bin arasinda aracı servisten toplayamazsin, 40 bin de pes eder satarsin.
araca alici da bulamazsin 20 25 bin tl zararla galeriye birakirsin.
tam bir otomobil ve detay tutkunuyum ve bugün benim doğum günüm.
şirkette doğum günü pastamın üzerine pek çok dileğin yanında rcz'de yazmışlar, hediyelerim arasında en değerlisi, en çok sevdiğim kitabın ilk baskısı ve total 5/30 tam sentetik motor yağı idi. *
galeriyi aradım, pazarlık aşaması bitti, pazartesi'ye kadar başka birisi için opsiyonlamışlar aracı, eğer opsiyonlamış olan şahıs vazgeçer ise allah'ın izniyle pazartesi ankara'ya gidip rcz sahibi oluyorum.
evlilik gibi anlattım sanki,
bir nevi öyle benim için.
edit ; Peugeot ne yazık ki mali sebepler münasebetiyle RCZ üretimini durdurdu arkadaşlar.
2014 modellerinde önceki modellerine göre daha düşük yakıt tüketimi olan araç. anlamadığım kısmı aracın beygirini, torkunu, ağırlığını artırıp daha düşük yakıt tüketimi verisini nasıl elde ettiler. her neyse başardılarsa kutlamak lazım.
Bir yakınımızın kiralama dükkanı vasıtasıyla 2 gün boyunca binme fırsatı bulduğum peugeut' un sözüm ona spor arabasıdır. Bilenler bilir izmir manisa arası sabuncubeli rampalarını performans kaybı yaşamadan çıkıyor, gaz pedalına dokununca ivmelenme anında hissedilebiliyor, yakıt cimrisi bir araç değil onu baştan söyleyelim yani zaten bu düzey bir araç alma kararı alanlar yakıtı da göz önünde bulundurması gerekiyor. iç dizaynı über ötesi bir tasarım değil ama tatmin ediyor. Yol tutuş olarak güzel olsa da yüksek hızları kaldıramayacağı izlenimini zaten binince hissedersiniz. Ama onun yanında spor araba severlere yeterde artar yani.
hala bunun yanında scirocco diyen var olm biraz estetik yahu. mona lisa tablosu gibi rcz nin yanına scirocco diyor. hala tok kapı sesi , hala sıkı mekanik , hala iyi sıkılmış vida tutkunu , hala alman hayranlığı... hala kutu tasarım vw hayranlığı. bunların ataları da 20 yıl kutu şahine bindiler.
paralı olanları da vw alıyor. peugeot ; alman otolarına yakın hatta bence aynı kaliteyi daha ucuza sunuyor ama önyargı ve ezberci zihniyet ille de alman diyor.
evvela artılarını yazayım, gariban ferrarisi lafına katılmıyorum gayet prestijli bir orta segment spor arabadır. muazzam dikkat çeker, performansı ve sürüşü keyif verir, burda 120de elleri titreyen gebeşlere aldırmayın 1.6 200 bg oldukça yeterlidir tatmin olmak için.
heves arabasıdır, yakıt tüketimi ocak söndürür, 2-3 bin devir arası kullanacaksan yakmaz ama o zaman da bu arabanın bir manası yok.
her ne kadar çağının ötesinde donanımları olsa da, klasik ve kronik peugeot sorunlarının hepsi bulunur. turbo, elektronik aksamlar, mekanik aksamlar 10bin km de bir sıkıntı çıkartır.
kazasız/hatasız bulmak neredeyse imkansızdır. tüm parçalar ithal geldiği ve ustası az bulunduğu için hasar kayıtları yüksek çıkar, servis bakımlı ve 10.000 TL den az hasar varsa güvenilebilir. aksi takdirde ya taklalıdır ya da hilelidir. en çok şasi no sildirme, sekman atma, kayıtdışı toplama gibi hileler bu araçta bulunur, tanıdık galeri değilse güvenmeyin.
zarar ederek satarsınız ama spor araba veya normal araba merakınız varsa çok güzel hisler yaşarsınız, bu kadar olumsuzluğa rağmen o sürücü koltuğu büyülüdür.
sözün özü bu araca biniyorsanız ne enayisinizdir ne de cool. sadece keyif adamısınızdır.