kulaktan dolma bilgi kalemşörlerinin kötülediği modeldir. öncelikle peugeot 205 gibi efsaneden sonra bu başarıyı devam ettirmek her yiğidin harcı değildir. bu model satış rekorları kırarak 205'in başarısını pekiştirmiş ve her yönden onu ilerletmiştir ki 207 ve 208'de bu başarı aranmaktadır. xt versiyonunda peugeot'nun bmw ile birlikte geliştirdiği mini one'da da kullanılan 90 ps'lik oldukça verimli bir motoru olmakla birlikte kadife koltuk ve kontrast konsol tasarımı ile sınıfının ötesinde bir görünüm sunmaktadır. Diğer bir kaliteli versiyonu için de (bkz: peugeot 206 roland garros)
206 dendiği anda artık maalesef kafada apaçi işi bir model oluşmaktadır. aslına baktığınızda çok haksız bir fikir de değil. sözlüğü, hatta çok ileri gitmeden bu sayfayı bile okusanız son sürat gidip son ses müzik dinlemekle övünen apaçilerin muhtemelen burada bile varolduğunu görebilirsiniz. keşke onlar alamasaydı. apaçiler kullanmasa altını çizerek söylüyorum fiyatına göre, gayet şık ve performanslı bir otomobil. 15 - 18 bin liraya 2004-2005 model alabiliyorsunuz. 22-25 arası bir şeyi gözden çıkarırsanız 2010 ve üzeri alabiliyorsunuz. harika aslında.
ama düşündüm şimdi, polo'lar da ucuz bir iki model eski polo almayı da düşünebilir 206 düşünecekler.
3 sene kullanma fırsatı bulduğum ve kullandığım her gün zevk aldığım otomobil.
Eleştiriyi daima bok atma olarak algılayan milletimizin pek tabiki yerden yere vuracağı araba modelidir. Ben daha önce kullanmış biri olarak tecrübelerimi paylaşmak isterim.
Piyasada fiyat aralığına göre alabileceğiniz en kaliteli, hızlı ve ekonomik olan araçtır. 15 bin lira ile alabileceğiniz daha iyi bir araba yoktur. Fiyat belirttimki ona göre araçlarla kafanızda kıyaslayınız efenim.
Araç benzinli kullanımda kilometrede ortalama 40 kuruş, lpg kullanımında 20-25 kuruş, motorin kullanımında 15-20 kuruş yakmaktadır. Ancak belirtmekte fayda var; dizel 206lar hep sorunlu arabalar olmuşlardır. O yüzden benzinli modellerini seçmenizi tavsiye ederim.
Performansı sizi şaşırtacak derecede iyidir. Kıyaslayabileceğiniz en yakın rakibi olan golf 4 lere nal toplatacak derecede hem kalkışta hem de uzun yolda hızlı olan arabalardır. Ayrıca belirtmekte fayda var golf 4 ler ortalama 4-5 bin lira daha pahalıdır.
Kullandığım 3 sene boyunca bir sorun yaşamadım ancak diğer 206 sahiplerinden edindiğim izlenimlere göre sorun çıkarmaya başladığında bu sorunlar farklı aksamlarda da çığ gibi büyüyerek artmaktadır. Tıpkı benim arabamın tık dememesi gibi farklı 206 sahiplerininde sanayiden çıkamaması bir fikir sahibi olmak için yetersiz örneklemdir. Ama genelleyecek olursak bu arabanın yürüyen aksamı genel olarak sorun çıkarmamakla beraber kaportası tüm fransız arabalarında olduğu gibi çok kalitesizdir. O sebeple Allah'a emanet yolculukların sizi beklediği arabalardan biridir.
Elektronik aksam olarak klasına uygun şekilde size çok fazla seçenek sunmamaktadır. Cam otomatiklerinin ve elektrikli ayna joistiğinin yeri çok kötü ve elektrikli ayna zımbırtısı çok kalitesizdir. Ancak bu arabadaki belkide en güzel opsiyon açılabilir panoramik cam tavandır. ikinci el 206 alacakların kesinlikle aklında olması gereken opsiyondur. Çünkü bu cam tavan olmadan oldukça sıkıcı olan arabalardır.
Güvenlik konusunda yukarıda da bahsettiğim gibi çok düşük not alacak bir araçtır. Kaportası çok kalitesiz ve airbackleri çokta güven hissettirmeyen cinstendir. Güvenlikle ilişkili olarak her peugeot modelinde olduğu gibi gerçekten sağlam fren ve abs sistemine sahip olması belkide en büyük artısıdır. Tabi bu klastaki bir araçta güvenliği tartışmak ne kadar doğruysa.
Renk seçeneklerinde klasik gri,siyah ve beyaz renklerinden çok turuncu, mavi, kırmızı gibi renklerin daha çok yakıştığını düşündüğüm arabadır.
Özetle bir mercedes kadar konforlu, bir volvo kadar güvenli, bir bmw kadar sürüş keyfi sunan bir araba olmasa da bence dönemine göre, kıyaslanabileceği araçlara kıyasla çok çok iyi olan, sürüp bir denemenizi tavsiye ettiğim arabadır.
Ha bide ek olarak araba sürmeyi öğrenmeye yeni başlayanlar için ideal araçlardan biridir. Tavsiye ederim.
kullanılan sac malzemesi gerçekten kibar olan otomobil. istanbul gibi büyük şehirlerde yaşıyorsanız, sürekli avm otoparklarında sorumsuzca kapıları açan ibnelerin kapılarıyla yaptığı göçüklerle moraliniz bozulur.
tek seride dünyanın en çok satan araçları arasına girmiş, piyasaya çıktığı ilk yıllarda rc ve gti modelleri ile vtec'lere kök söktüren peugeot modeli. lakin artık park halinde bile bir 206 görsem, yüksek sesli müzik eşliğinde araç içerisinde bulunan 4/5 sanayi apaçisi zihnimde beliriyor malesef.
velhasıl, absürd şekilde modifiye edilip şebeğe dönen eski dost.
2000 modelini kullandım ulan dedim herifler yapmış sonra yolum 2011 206+ ile kesişti bir gün güya aynı araba değil mi yok lan 206+ olanında tekerlekler sanki götümün altında dönüyor.ulan insan salyangoz kabuğunun üstünden geçse içerde hissediyor.malzemeden bu kadar mı çaldınız arkadaş.
sedan modeli hatchback modeline göre daha uyduruk. öyle ki,elinizle kaputuna hafifçe bastırınca içine göçüyor. onun dışında performansı fena değil genel olarak da ne iyi ne kötü.
Dizel olanları çok az yaktığı için, çok seri bir araba olduğu için, dizaynı, dış görünüşü çok şık aynı zamanda kendi sınıfındaki diğer araçlara oranla daha ucuz fiyatta olduğu için tercih edilen peugeot'un otoban faresi.
çamur atmanın bir bok olduğunu sanan birçok türk tüketicisine fazla gelen otomobil. zira bazı fertler, opel ile peugeot'nun her halükarda aşağı yukarı aynı ayarda markalar olduğunu, sanki opel'in premium, peugeot'nun sa taşeron bir firma olduğunu sanarak bok atıyor. her yerdeki sikindirik alman hayranlığı, ne yazık ki otomobil sektöründe de boy gösteriyor. opel, alman otomotiv sektörünün yüz karasıdır ve sanıldığı gibi almanya değil amerika kaynaklı general motors'un bir markasıdır. he alman derseniz, gerçek almanlar: vw, audi, bmw, mercedes-benz vs...
daha otomobile araba diyenlerin laflarına maruz kalan b sınıfı bir peugeot modelidir...
birileri corsayla akran sanmış bu at arabasını. 206 kullanırken motoron hp performansındaki bütün beygirleri arabanın içinde hissedersiniz adeta. öylesine tenekedir. 206 arabaysa corsa discovery uzay mekiğidir.
söylenilenlerin aksine kendi akranı sikindirik corsa'dan daha kötü olmayan otomobil. aksine sürüş keyfi açısından corsa'dan hayli öndedir, corsa'dan geri kaldığı disiplinler: ergonomik sorunlar, işçilik problemleri ve bozuk zeminde sürüş konforu.
kullanana kadar hayallerimi süsleyen, kullandıktan sonra sükut-u hayale uğratan otomobil. at arabası konforunda. tdı motor denilen şeyin aklı bi karış havada bir performans sergilemesi de cabası. mal gibi bişeydi. hiç keyif almadım. ayrıca malzeme kalitesi de toto yumurtadan çıkan plastik oyuncaklar gibi. sözün özü bu fransızlar hiç bir boktan anlamadıkları gibi araba yapımından da anlamıyorlar.
not: opel kullanıcısıyım. kolay kolay araba beğenmem.
edit: eksileyen arkadaşım. sat o arabayı. suçlu ben değilim fransız dingiller.
bir ford ya da bmw direktliğinden çok uzak olsa da çoğu rakibinden daha keyifli yönlendirme ve tutunma özelliklerine sahip olan otomobil. işçiliğin bir nebze zayıf oluşu, cam düğmelerinin konumu ve tek tuşla kapanmaması, küçük aynaların yetersizliği ise otomobilin zayıf yönlerinden birkaçı. Ayrıca süspansiyon konforu gerçekten zayıf.
Bu arada hatırlatmakta fayda var; 206 2004 yılında kapsamlı bir makyaja tabi tutuldu. Makyajla birlikte desensiz ön farlar, ay çöreği formunda yanan stop lambaları, GTI tamponları, yeni tasarımlı direksiyon simidi ve farklı koltuk takımı eklendi ve süspansiyonlar revize edildi. Ayrıca otomatik şanzımanlı modeller tiptronic özelliğiyle donatıldı.
1,4 litrelik Tiptronik modeller, manuel vitese göre daha düşük devirde tork verdiği için ve 8 subaplı motorların genel karakteri olan alt devirlerde canlılık özelliği sayesinde şehir içinde performans sıkıntısı hiç yaşatmıyor, lakin otoban ve çevreyolu kullanımında ilk iki vites araca ivme kazandırmakta zorlanıyor, üst devirlerse güçlü. Şanzımanın geçişleriyse bazen sarsıntılı. Yakıt tüketimini merak edenler için: şehir içi ortalama 8,7 litre/100 km kurşunsuz benzin tüketiyor. bu arada "peugeot güvensiz, teneke gibi" diyen dalyarağın aksine, euro ncap testlerinden 5 üzerinden 4 yıldız almıştır.
sözlükteki entryler de dahil olmak üzere büyük çoğunluğun yanlış yorumları yüzünden şamar oğlanına dönmüş yine yeni yeniden bir peugeot modeli. ülkemizde otomobilin o sundan anlamayan mahluklar ne yazık ki kulaktan dolma bilgilerle yorum yapmayı,bok atmayı pek çok seviyor. yani, gören de sanacak ki bu arkadaşlar yüksek mühendis veyahut bmw 7 serisinden aşağı otomobile binmemişler. siz ilk önce boklu götünüzü temizleyin diyerekten yorum yapmaya geçiyorum;
206 1998 yılında piyasaya çıkmış, piyasaya çıktığı yıllarda radikal görünümüyle ford ka, focus gibi otomobillerle birlikte çığır açmış yegane otomobillerdendir. Dış tasarımı şu içinde bulunduğumuz yıllar hakkında ipucu verebilen nadir otomobillerdendir, ki halen güncelliğini korumasa 2012 model peugeot 206+ satılmazdı değil mi?
iç mekanda kullanılan plastik aksam genel anlamda o yıllardaki rakipleriyle karşılaştırıldığında bir nebze kötü görünür. Bunun sebebi aslında kullanılan malzemenin kalitesinden çok,verdiği sertlik hissi. Yoksa al birini vur ötekine, 2000 model polo,corsa veya clionun iç mekan kalitesi 206 'dan çokta iyi değil. Kalite konusu ayrıca görece olarak donanım paketine göre de farklılık gösteriyor. XT donanım seviyesinde örneğin kadife koltuklarla tatminkar bir seviyeye ulaşıyor, ya da Roland Garros serisinde deri döşemelerle daha seçkin bir yaşam alanına sahip olunabiliyor.
Geldik sürüş özelliklerine, tüm peugeot larda olduğu gibi orta-sert bir süspansiyona sahip olan 206, bu sebeple konfordan ödün verse de rakiplerinden daha stabil bir otomobildi.Yol tutuşu yeterli sayılan otomobilin özellikle arka süspansiyonları görevini fazla ses üreterek yerine getirdiği için konforu baltalıyor. Bana göre iç mekan yalıtımı da sınıfına göre yeterli.
Sürüş özellikleri konusu da motor hacmi ve şanzımana göre değişiyor.1.4 litre 75 hp gücündeki giriş modelinin otomatik versiyonunda geri kaydırma ya da vites değişiminde sarsıntı gibi sorunlar söz konusu değil. Tork konvektörlü şanzıman manuel olarakta değiştirilebiliyor. XS donanımındaki 3 kapılı versiyonun 2000'e kadar olanları 1.6 8 valf, 90 hp iken,sonrasında 16v lik motorla 110 hp lik güç elde edilmiş. GTI modelleri 136 beygir güç üretirken RC modelleri 180 beygir güç üretimine sahip.
Direksiyonu biraz ağır ve boşluklara sahip,keyif verici olansa yol tutuş kabiliyeti oluyor. Yakıt tüketimi kaygısı taşıyanlarsa 1.4 litrelik rüştünü kanıtlamış 68 hp gücündeki HDi motorlara yönelmeli.
edit: yukarıdaki yorumlar subjektif olsa da işim dolayısıyla 2012 Mercedes CLS 63 AMG'ye dahi bindiğimi ve bu kadar tecrübe birikimine dayanarak bu yorumları yaptığımı da belirteyim muhtemel eksici ibneler için.
