2006 yılı net kârı 50.100.000 ytl (50 trilyon 100 milyar ) olan bir şirketin satılmasıdır. bizim de bir evimiz var, kira olarak 500 ytl alıyoruz, onu nasipse 1.000 ytl ye satacaz.
allahın izniyle götte patlayacak özelleştirmedir. ne kadar stratejik kurum varsa bir bir elden çıkartan hükümet buradan gelen gelirlerin bir kısmıyla eve icra gelmesini önlemek için faiz ödemesi yapan baba durumuna düşmekte, bir kısmı ile de pastorize yumurta satışını desteklemektedir.
telomu özelleştir, petkimi özelleştir, sekayı özelleştir, seydişehir etiyi özelleştir devlet bunlarla uğraşmaz de...lan zaten uğraştığınız eğitimin, sağlığın, adaletin de hali ortada!
ama kim ne derse desin samsun ile maltepe cidden kaliteli sigaralar...allah hükümete de devlete de zeval vermesin!
transcentralasia petrochemical grubuna satılmıştır.bu grup kimdir?
+ kazak-rus işbirliğidir.
+ bu grubun para kaynaklarından buyuk bir bolumu arabistan yarimadasindan gelmektedir.
+ grubun içinde ermeni-abd hattı da bulunuyor.
petkim, özelleştirme kapsamına 1987 yılında özal doneminde alınmıştı. özal, köşk tutkusu baskın çikinca ve kamuoyu tepkisi yuksek olunca buna zaman bulamamişti. 2003' te akp iktidariyla birlikte acil satış listesinin içine alındı.uzanlar' a satıldı, geri döndü. şimdi seçime kısa bir sure kala yeniden satıldı.
insanın aklına şu soru da gelmiyor değil hani; akp hukumeti bütün özelleştirmeleri durdururken neden petkim' in seçimden önce mutlaka satılmasını istedi? acaba sözmü verildi?
vatan satmanın adına ülke kalkınması diyenlerin varlığında 2 milyar 50 milyon dolar karşılığında peşkeş çekilen türkiyenin ve hatta ortadoğunun en önemli petrokimya tesisinin sonuçlanmış ihalesidir. petrol-iş sendikası başkanının açıklamalarına göre devlet tarafından alenen desteklenen ve son olarak ihaleye katılan iki gruptan biri olan şirkete petkim "söz verilmiştir", yine aynı kişinin açıklamalarına göre deneyim ve mali yapı olarak ihaleyi alan Trans Central Asia Petochemical Holding'in Petkim'i yönetip yönetmeyeceği de şüphelidir.
Bir tablo hayal edin...
Sanat eseri.
Miras... Size ait.
Tuvali, Türkiye coğrafyası.
Boyası, şehit kanı, alın teri.
Her sabah uyanıyorsunuz...
Gururla seyrediyorsunuz...
Ama birileri, her sabah sizden önce uyanıp, o tablonun başına geçiyor ve orasına burasına, minik minik fırça darbeleri atıyor.
Her sabah, bir minik fırça darbesi.
Usta işi.
Küçük küçük değişiyor tablo.
Aniden değil.
Milim milim.
Alıştıra alıştıra.
Yedire yedire.
Aradan yıllar geçiyor...
Tablo, o tablo olmaktan çıkmış!
Komple değişmiş.
Ama dedim ya... Kanıksamışsınız.
Bakıyorsunuz bakıyorsunuz, o tablo, hâlâ aynı tablo zannediyorsunuz.
Peki, fark, nasıl farkedilebilir?
"Orijinal"in aslında ne kadar değiştiği, ne hale getirildiği, ilk bakışta "şak diye" nasıl anlaşılabilir?
Tek çare var: Kıyas.
Tablonun ilk haliyle...
Son halini yan yana koymalı.
E hadi, koyalım yan yana...
Türk Telekom, Arap'ın.
Telsim ingiliz'in. Kuşadası Limanı israilli'nin. izmir Limanı Hong Konglu'nun... Araç muayene işi Alman'ın. Başak Sigorta Fransız'ın. Adabank Kuveytli'nin. iETT Garajı Dubaili'nin. Avea Lübnanlı'nın.
Petkim?
Ermeni'nin.
(Kazak'a sattık, dediler.
Kazağı bi çıkardık... Ermeni...)
N'olacak bu memleketin hali?
Rakı, Amerikalı'nın.
Finansbank Yunanlı'nın... Oyakbank Hollandalı'nın. Denizbank Belçikalı'nın. Türkiye Finans Kuveytli'nin. TEB Fransız'ın. Cbank israilli'nin. MNG Bank Lübnanlı'nın. Alternatif Bank Yunanlı'nın. Dışbank Hollandalı'nın. Şekerbank Kazak'ın. Yapı Kredi'nin yarısı italyan'ın. Turkcell'in yarısı Finli'nin Rus'un. Beymen'in yarısı Amerikalı'nın. Enerjisa'nın yarısı Avusturyalı'nın. Garanti'nin yarısı Amerikalı'nın. Eczacıbaşı ilaç, Çek'in. izocam, Fransız'ın. TGRT Amerikalı'nın. Demirdöküm Alman'ın. Döktaş Fransız'ın. Süper FM Kanadalı'nın.
Hepsi Türk'tü.
Sadece 4.5 yıl önce.
Ya, sattılar.
Ya, satışa teşvik ettiler.
Ya da, kasıtlı IMF politikalarıyla söke söke satışa mecbur ettiler.
Taş üstüne taş koyanı, iyi kötü görmüştük de... Taş üstünde taş bırakmayanı, ben ilk defa görüyorum."
aslında petkim özelleştiriliyormuş gibi görünen fakat daha kapsamlı değerlendirildiğinde petkim'in üzerinde kurulu olduğu güzelim izmir'in mükemmel coğrafyası ve arazisininde özelleştirme vasıtasıyla adı geçen satın alan firmaya satıldığı özelleştirme .
yani yüksekmiş gibi görünen fiyat sadece petkim'in mali yapısına değil mütemmim cüz-i'ne verilmiş bir fiyattır ve vatan toprağının para ile karşılığı yoktur.
az önce 8 firmanın katılımıyla başlayan devlet malını yabancı ağırlıklı sermayeye satıştır.
1 milyar 50 milyon dolarlık teklifle başlamıştır. gider ayak hükümetin bize golüdür.
PETKiM 28.5.1986 gün, 3291 sayılı kanunun 13. maddesindeki hükme istinaden 11.9.1987 gün ve 87/12184 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile özelleştirme kapsamına alınmıştır.
Halka açık bir şirket olan Petkim, özelleştirme ile ilgili çalışmalarını sürdürmekte olup ekonomik ömrünü tamamlayan Yarımca Kompleksinin TÜPRAŞ Türkiye Petrol Rafinerileri A.Ş.ne satışı 2001 yılında gerçekleşmiştir.
Ülkemizin en gözde şirketlerinden olan Petkim, 50'yi aşan petrokimyasal ürün yelpazesiyle bugün sanayimizin vazgeçilmez bir hammadde üreticisi durumundadır. Petkim 'in ürettiği hammaddelerden plastikler ve sentetik kauçuklar; inşaat, tarım, otomotiv, elektrik, elektronik, ambalaj sektörlerinin önemli girdileridir. Sentetik elyaflar ise tekstil sektöründe kullanılmaktadır. Ayrıca, ilaç, boya, deterjan, kozmetik gibi birçok sanayi için girdi üretilmektedir.
Petkim yılda 3.2 milyon ton brüt üretim gerçekleştirmesinin yanında insana saygılı, çevreye duyarlı üretim teknolojisiyle ve kültürel, sosyal, ekonomik yaşamımıza yaptığı katkılarla yurdumuzun gurur kaynağıdır.
ülkemizin bir üretim tesisi daha yabancılara satılması olayı.
ülke içten içe satılıyor diyorum eksi oylayanlar çıkıyor. demek ki satılmış olmak onların hoşuna gidiyor.
efendiler,
çocuklarınız bu ülkenin üretimini göremicek uyanın artık.
araplar
ruslar
amerikanlar
burayı satın alıyor.
yakında elimizde olan bir şey bulamıyacağız.
zamanında başımızdakiler
"bu ülkede cumhuriyet rejiminin sonu gelmiştir. bu devir sona ermiştir"
diyerekten ülkenin mevcut düzenini bozmanın
kendi kendimizi satmaktır yolunu güdüyorlar.
elimizdekiler bir bir uçuyor gidiyor.
ve cahil insanlarımızın oyları ile bu süreç devam ediyor.
şimdi kimse çıkıp "sen insanlarımıza cahil diyemezsin" demesin çok kötü bozarım.
cahiliz işte.
anlamsız oylarla bunların sebebine temel hazırlayanda bizleriz.
adamlar her türlü malı götürüyor farkında değilsiniz.
uyanın!