şu karakter sınırının insana çektirdiği azap yok mudur? ciddi bir sıkıntı bu... akıldan geçeni yazalım:
''petar naumoski'nin terini sildikten sonra attığı üçlüğü özlemek!''
efes pilsen'in koraç kupasını alışı Türkiye'deki birçok insanın basketbolu sevmesine neden olmuştur. dikkat çeken bu zaferin öncüsü makedon oyun kurucu petar naumoski'dir! liderler olmadan başarı olmaz hesabı naumoski sazı eline almıştır. aynı, bir beşiktaşlı olarak takdir ettiğim galatasaray'ın uefa'yı alışındaki hagi'nin payı gibi. tabi takım ruhu yüzde 51'dir buna lafımız yok.
aklıma naumoski'nin terini silişi geldi az önce. emek verilmiş yoğun olarak. akabinde belli sallanacak üçlük. girmeme ihtimali mi? pekte yok.:)
-abi bu maç çok sakat oldu gitti gidiyor!
-boşver naumoskimiz var! (sahiplenmenin dibine vurarak)
(ve o beklendik an) naumoski terini siler, üçlüğü sokar...
skor 60-58... malum emek verilmiş bir işçi edasında sallanmış bilindik üçlük...
-ben sana naumoski var demedim mi?
-doğru süper adam hacı o. avrupa'nın en baba gardı.
3 gün sonra...
mahalle arasında maç esnasında abartıp her yerden üçlük atmaya çalışmak.:)baklavasına oynanan yüzüp kuyruğuna getirip kazanılacak maçın içine etmek! facia son. kaçınılmaz.:)
edit:nerde ter döken/ terini silen/ formasından bir kova ter çıkan eski oyuncular?
genelleme yapmanın dayanılmaz hafifliğiyle; türk futbolunda haginin yeri neyse, basketbolda da naumoski'nin yeri odur! rahatladım.:)
edit: bir ara da harun'un dip çizgi atışlarına eğilmeli.**
edit 2: özlemişim ikisini de. **
edit 3:bombeli atış ve raket sol ayak!
edit 4. zeka...
