Bir dönem papazın çayırı olarak anılan yere mübadele sonrası konan üstüne kaçak yapı olduğu iddia edilen bir stad inşa eden uyanık bir futbol kulübümüzün taraftarlarınca aslantepe'ye verilen isim.ironik!
aramaya inanmayan taraftar yazarların savunmak için çamur atma yolunu seçtiği takma isim.
ilk ismi silahtar ağa sahası sonra papazın çayırı sonra union club sahası sonra ittihat spor sahası ve 1929 yılında da fenerbahçe sahası olan yer mübadele ile alakası yoktur. üzerinde ki yapının kaçak olduğu söylentisi ise deli saçmasından ibarettir. fenerbahçe 1929 yılında kiraladığı bu sahayı 27 mayıs 1933 yılında satın almış ve türkiyenin stat mülkiyetine sahip ilk klubü olmuştur. stat inşaatı ilk olarak 30 eylül 1931 yılında dışarı ile irtibatı kesilmesiyle olmuştur. daha sonra pek çok değişiklik yapılmış ve 13 mayıs 1932 yılında yeni yapılmış stat açılışı vali muhittin üstündağ ın katılımı ile yapılmıştır.
ayrıca asıl ironik gelişme şudur ikinci dünya savaşından sonra futbola artan ilgiyeyle birlikte istanbul a büyük bir stat inşa edilmesi gerektiği düşünülmüştür ve bu bağlamda bugün ismi beşiktaş inönü stadyumu olan mithat paşa stadı yapıldı. fenerbahçe de kendi sahasını büyütmek için devletten yardım istedi ve aldığı cevap: stadın mülkiyeti sizde siz yapın oldu. bundan sonra devletten pek çok yardım sözü alan fakat hiçbiri gerçekleşmeyen bir klube ve taraftarlarına uyanık demek doğrudur.
yo yo yo gerçekten çok uyanık insanlarız. keyfinize bakın, sadece konuşmadan önce açıp biraz okuyun.
Hakkında atıp tutanların kendi tarihlerinden bihaber olan taraftar olduğu aşikar olan yeni galatasaray stadı.
isterseniz google'da arayıp bulunabilecek bir iki bilgi sayalım
--spoiler--
STADA DEVLET OPERASYONU
Fenerbahçe'nin maçlarını oynadığı Papazın Çayırı, o zamanki ezeli rakipleri ittihatspor'undur. Zaten ittihatsporlu yöneticiler izin verdikleri taktirde Fenerbahçe, maçlarını burada oynayabilmektedir. Bu nedenle Fenerbahçe Kulübü, sahayı satın almaya karar verir. Ama ittihatspor Başkanı Reşit Aydınoğlu'ndan, "Hayır," cevabını alır... Fenerbahçe yönetimi defalarca aynı teklifi götürür ama bir türlü "Evet," yanıtını alamaz. Ne de olsa Fenerbahçe'nin yönetiminde Kemalistler vardır. Ayrıca Birinci Dünya Savaşı sırasındaki rekabeti de unutmamak gerekir. Sonunda Fenerbahçeli olan Maliye Bakanı
Şükrü Saracoğlu devreye girer. Raşit Aydınoğlu'ndan, kulübü Fenerbahçe'ye satmasını ister. Ama yanıt değişmez. Saracoğlu, bu yanıta çok kızar ve hemen tek maddelik bir yasa teklifi hazırlar: "Aynı semtte kurulmuş ve faaliyet gösteren spor kulüplerinin sayısı birden fazlaysa, o semtteki stadı üye sayısı daha fazla olan kulüp kullanır." ilk bakışta normal görünen bu yasanın temel amacı, sahayı ittihatspor'un elinden almaktır. Kadıköy'de faaliyette olan iki kulüp vardır: Fenerbahçe ve ittihatspor. Ve Fenerbahçe'nin üye sayısı daha fazladır. Kanun teklifi kabul edilince, saha 1929'da ittihatspor'un elinden alınarak Milli Emlak idaresi'ne devredilir. Stat hemen Fenerbahçe'ye kiralanır ve adı da Fenerbahçe Stadı olarak değiştirilir.
--spoiler--
--spoiler--
FENERBAHÇE'YE HiBE
Fenerbahçe Kulübü, bir süre sonra bu kez stadın mülkiyetini istemeye başlar. Teklifleri; devletin, stadı kendilerine satmasıdır. Sonunda bu, öneri olarak Bakanlar Kurulu'nun önüne getirilir. Stadı ittihatspor'dan alarak Fenerbahçe'ye kiralayan Şükrü Saracoğlu, kabinede bu kez Adalet Bakanı olarak yer alır. Bakanlar Kurulu da 1932 yılında stadın Fenerbahçe'ye satılmasına karar verir. Fenerbahçe sonunda stada kavuşur. Ama Saracoğlu bir kez daha devreye girerek stadın mülkiyetini göstermelik bir rakam olan, 1 Türk Lirası'na Fenerbahçe'ye devreder. ittihatçıların izini taşıyan son spor kulübü ittihatspor da faaliyetlerine daha fazla devam edemez, kapanır. Papazın Çayırı da en son Şükrü Saracoğlu adını alarak bugünlere dev bir stat olarak gelir.
--spoiler--
yani neymiş sayın taraftar arkadaşlar satın aldık dediğiniz 1 lira, kendi mülkiyeti dediğiniz ittihatspor'dan gaspmış.Devletten yardım alamamış dediğiniz bizzat devlet eliyle ihya edilmiş. Şu an stadın ismini ise o zamanın etkili siyasetçisi şükrü saraçoğlu'ndan alır. Uyanık demiştik değil mi pardon!
first of all mübadele kelimesinin ne demek olduğuna bakmasına önerdiğim taraftarın stadyumu.
istersen yardımcı olayım.* mübadele: değişim mübadele etmek: değiş tokuş etmek *
mübadelenin mevzu bahis olmadığı görülmüştür. azınlık mallarına el konulması zamanında katoliklerin arazisine el konulmuştur ama el insaf kardeşim fenerbahçe mi vardı herhangi futbol takımı mı vardı o zaman?
her neyse stadına el koymuşlar bık bık bık dediğin ittihatçılar varya ha o klubün nasıl kurulduğunu ve bu stada nasıl sahip olduğunu bilmekde istersin. şimdi bu union club varya onlar sahayı 2. abdülhamit ten yıllığı 30 altın karşılığında 20 yıllık kiralamışlar ve 3000 altın da çevresine harcamışlar. ancak futbolun yasak olması ilgiyide azaltır zaten izleyici sayısında da bir türlü istenilen rakama ulaşılmaz. 20 yıllık sözleşmeye rağmen 1909 yılında sahayı fenerbahçeye kiraya verirler. gel zaman birinci dünya savaşı patlak verince bu uniojn club ın ingilizlere ait olması nedeniyle direk gözden çıkarılırve düşman gözüyle bakılır. zaten klube sahip çıkan türklerinde ayrılması üzerine kara kemal el koyar ve adını da ittihat Spor Kulübü yapar. yani bak mallarına el konulmuş zorla kapatılmış dediğin klup aslında karmaşa ortamından faydalanan karanın birinin yeteneği.
konumuza geri dönmek gerekirse 1 türk lirası gibi bir meblağ söz konusu değildir. kimi yerlerden alıntı yapıp bak bu kadar demeye gerek yoktur. resmi evrakları da elinde bulundurduğunu düşündüğüm klubun resmi sitesine göre stat 27 mayıs 1933 yılında 9.000 tl ye satın alınmıştır ve bu meblağ on ayda ödenecektir.
türkiyenin en büyük stadına sahip fenerbahçe, sportif anlamda başarılı olunca da devlet erkanı tarafından pek çok defa yardım sözü ile karşılaşmış ancak bunlardan hiçbirisinden sonuç alınamamıştır. ta ki artık stadın kapısına yapı kredi bankasından satılık ilanı asılıncaya kadar. artık dayanacak gücü kalmayan yöneticilerden rüştü dağlaroğlu yazdığı etkili bir dilekçe ile söz verilen yardımların hiçbirisini alamadıklarını ve zor durumda olduklarını belirtince 25.000 liralık yardım almışlardır. bütün mesele budur.
not: bilmeyenler varsa fenerbahçenin resmi sitesidir. araştırma yapmadan bi yerlere bakmadan çamur atan kafasına göre yazan sözlükçülerin yazdıklarını barındırmaz.
galatasaray'in seyrantepe projesinin bir diger adi. devletin malini devlete satmanin/devletle takas etmenin sonucunda hakedilmis isim.
tabi bu proje icin hakan sukur'un basbakana yollandigini falanda hatirlayinca netlesiyor biseyler.
konu o degil, konu ayibiyla oturacagi yerde hala olayi fenerbahce'ye baglamak.. hani olur, olurda yuzsuzlugun bu kadari olmaz herhalde.
yok efendim, fenerbahce ye yapilan peskeslermis.. turkiye'nin en zengin kulubu kimdir? butcesi en buyuk olani degil, gayrimenkul olarak en zengin kulubu? peki bu kulup turkiye'nin en degerli arsalarina nasil sahip olmus? mesela Riva arazisi, Florya, Küçükçekmece, Kuruçeşme ne zaman, kaç lira ödenerek alınmış? boyle bir bilgiye hic rastladiniz mi? kucukcekmece'de ki trilyarlik arsada yillarca ''kucukcekmece belediyesi tarafindan galatasaray a hibe edilmistir'' gibi bir tabela vardi mesela.. hayir, zaten alistik galatasaray'a cekilen peskeslere, buna ragmen duydugumuz ''aciz, garibaniz'' edebiyatina da alistik. ama bari ayibinizla oturun be..
ataşehirde ki 58 dönümlük araziye bile çamur atarak haklarını savunmaya çalışan taraftar grubunun stadı.
bu arazi ihale ile alınmıştır. ihale haberi 18 ağustos tarihli resmi gazetede yayınlanmştır, ayrıca bursa da bir yerel gazetede de yayınlanmıştır.
ha keza bu iki olay hiçbirbirine karıştırılmamalıdır. çünkü ataşehirdeki arazi 30 yıllık yap işlet devret modeli ile fenerbahçenin olmuştur. ayrıca kadıköy belediyesi yıllık 305 bin ytl kira alacaktır. ayrıca ticari faliyetlerin cirosundan da yüzde 1 pay alacaktır. gayet açık ve net. ali sami yen stadının üst kullanım hakkını bırakarak stat sahibi olanlar ataşehir de bir arazi için şükrü saraçoğlu stadını bırakmamazı bekliyorlar. pehh.
edit: üff be kamil hemen heycanlanma ilanın o gazetede yer almasının bi sebebi olmalı diye bi düşün. Basın ilan Kurumu vardır belki onlar o gazetede yayınlanmasını istemişlerdir diye bi yorum yap be yavrum.