an itibariyle gözyaşlarımı tutamama sebebimdir. nasıl olmaz ya, nasıl? sigaramı yaktım, derin bir nefes çektim ve olurda bir gün yolum peru'ya düşerse olacakları düşünmeye koyuldum. kimseyi tanımıyorsun, dilini bilmediğin yabancı bir ülkede yapayalnızsın. korku ve endişe duyguları doğal olarak çişini getiriyor, zaten böbrekte taş var durmadan işemen lazım, al işte başa bela, genel tuvalet yok. hiç olmadı insan kenara köşeye lazımlık koyar lan allahsızlar. kabus gibi, başıma gelsin hiç istemem, sigaramda bitti, sokarım böyle hayata.
kim uydurmuşsa artık götünden değil neresinden çıkarmış bu yalanı anlamıyorum. hatta böyle bir uydurmacayı çıkarabilecek kapasitede göt tanımıyorum desem daha uygun olacak.
esas beni ayar eden olay, oturduğu mahalleden dışarı çıkmamış bünyelerin küba, peru veya diğer latin ülkeleri hakkında kesin kesin konuşmaları. lan bari söylediğin lafın sonuna şöyleymiş böyleymiş veya bana böyle iletildi, belki yanılıyorumdur falan yaz.
rögar kapağını kaldırınca genel tuvalet olmuyor mu sorusu sorduran ve hayal ürünü şöyle bir enstantaneyi göz önüne getirilerek tebessüm edilmesine sebep olunan başlık sıçırtması.
tek kare bir resim, caddenin ortasında rögar kapağını kenara kaydırmış ve çötermiş bir perulu vatandaş, yüksek hızından sebebiyetle götten düşerken havada yakalanılan bokun flu çıkması.