kendini izlettiren bir abrams dizisidir, henüz sekizinci bölümündeyim ama benim için fringe ile yarışır hale gelmiştir. bu arada lostun benjamin linusunu tekrar görmek ayrı bir zevk lan. unutmadan kimse bahsetmemiş sanırım ama carter adında ki detektif gözümde pek anlam kazanamamıştır, ya çok kötü oynuyor rolünü yahut daha ben farkedemedim içinde ki cevheri hadi hayırlısı.
her bölüm hayret içinde bırakan dizi s02e01 olağanüstü bir giriş yapmıştır. arkadaş s02e01 nedir 2. sezona harika giriş yaptı desene. bu dizi beni iyice mesleğimle doğru orantıda programlamaya itti. bir daha izlemesem mi lan acaba. person candır izlenir.
şimdi 1. sezon birkaç bölüm haricinde sıkıcı ve sıradandı.
bizim eleman birkaç kişiyi öldürür. bölüm bossu ile dövüşür ve bölüm biterdi. gerçekçiliğe aykırı olarak süper nişancı olağanüstü açılardan atışlar yapabilirdi.
şimdi en azından senaryo değişmiş. root ölürse dizi götünü tekrar toparlayamaz orasıda muhakkak. tüm olay bunun üzerine kurulmuş gibi.
sıkıcı bulanlar ne izliyor anlamıyorum. konusu itibariyle daha öncesi olmayan bir dizi, atraksiyon desen var, duygu desen var, kaos gizem desen var. tabi bir de en güzeli bölüm şarkıları var.
bölüm çok iyiydi ama 2x02 benim için 2 sahneden ibaret.
ilki:
--spoiler--
denton weeks'in root'un ağzını yüzünü patlattığı sahne. "beter ol" dedik pek bi sevindik.
--spoiler--
ikincisi:
--spoiler--
root'un finch'i istasyonda saklamak sütun arkasına geçmesi ve finch'in tekerlekli sandalyeyi birkaç santim geri çekerek john'a kendini farkettirmesi.
iste tam o john farkettiğinde elimi yuvarlak yapıp ortasına şap diye geçirmek suretiyle yapılan hareketi yaptım. yine olsa yine yaparım.
--spoiler--
açıkçası harold'ın bu bölümde kurtarılmasını beklemiyordum ama harika bir takım çalışmasıyla adamı buldular. takım çalışması demişken adam içeride iyi ekip kurdu hem carter hem fusco mutlu mesut gidiyorlar. geçen sezonda edindiğim izlenime göre 3. bölümden bu bölümdeki konuyla alakalı bir şey göremeyeceğiz 1 bölümü tekrar sıradan yaptıkları işi yapıp diğer konuya 4. ya da 5. bölümde geçicekler, tahmin tabi ama söylemedi demeyin sonra.
beğendiğim bir bölümdü. john bölüm boyunca artistlik yaptı. dövmediği adam kalmadı. sürekli takdirler, iltifatlar maşallah.
sofia'nın rusça konuşması çok iyiydi ya la. zaten andırıyor rus hatunları. bizim john'un eski ortağı olan hatun piyasaya çıktı da ajan snow'u canlı bomba yapmış.
--spoiler--
yayınlamakta olan en sağlam dizilerden birisidir. bir prison break, the walking dead, spartacus değil elbette ama gayet sürükleyici bir konusu var. en başta oyunculuklar çok sağlam. karakterler müthiş oturuyor diziye.
ilk bölümler hep böyle mi gidecek diye düşündürüyor fakat her bölümün birbiriyle bağlantısı olduğunu daha sonra anlıyorsunuz. micheal emerson öyle güzel rol yapmaktadır ki gerçek hayatta bacağından vurulup sakatlandığını felan sanarsınız.*
jim caviezel'in yerine bu rolde kullanabilecek daha iyi bir aktör bulunamazdı belki de. gerçekten harikulade oturmuş karaktere. fakat sürekli kısık sesle konuşması biraz yapay duruyor. tamam sağlamsın, özel eğitim almışsın, her boku biliyorsun da abicim zaten karizmatik adamsın çekici görünmek için böyle davranmana gerek yok. izlerken bir takımda amigoluk felan mı yapıyor diye düşündürüyorsun insanı. her maçtan sonra sesi kısılan hırçın taraftarlar gibi tavır takınmana gerek yok bence.***
ezcümle, kesinlikle takip edilmesini tavsiye ettiğim gayet sürükleyici bir dizidir. izleyiniz izllettiriniz efendim saygılar.
bölüm sonlarında çalan şarkıları insanı aşık eden dizi. her bölüm sonunda bu defa ne çalacak derken dinleyince tüylerimi diken diken ediyor.
vallahi bravo bu kadar güzel seçilebilir soundtracklar.
ilk sezon 6 7 bölüm izlediğim ancak sonra bıraktığım dizidir. hastası olanlara bağımlılara saygı duyuyorum yanlış anlaşılmasın ancak tek bir adamın onca katil, hırsız vb. arasından olayları çözmesi bana mantıklı gelmiyor. haa derseniz ki ulan hangi dizi mantıklı? susarım.