fotoğraf makinesinin kabiliyetleri konusunda izleyiciyi salak yerine koyan dizi.
s3e18'de shaw hedefin fotoğraflarını çekiyor. elinde kit lense yani 18-55mm bir lens ve büyük ihtimalle Canon 550D var. Fakat 300mm lensle çekilebilecek fotoğraflar çekiyor 18-55mm ile. Ayrıca focus screen'i de orijinal değil. fakat asıl bomba kandırmaca fotoğrafları doğrudan fotoğraf makinesinden finch'e göndermesi. 550D'de wi-fi özelliği mevcut değil. zaten çok salakça bir şey yapıyorlar shaw ekrana bakarak fotoğrafları gönderdiğini söylüyor ama ekranda hiçbir şey değişmiyor sadece son çektiği fotoğrafa bakıyor.
yapmayın gözünüzü seveyim ya diziden soğutuyorsunuz insanı.
sağlam seneryo ve kadroya sahip güzel dizilerden biri teknoloji ve günümüz ile daha bağlantılı ve gerçekci bir yapıma sahip Amerikan dizisi, izlenmesi önerilir.
makinenin varlığından bir tek dedektif fusco'nun haberinin olmadığı dizi. söyleyin lan artık adama. ayrıca fusconun numaraları nereden aldıklarını da merak etmemesi, sorgulamaması da klasik Amerikan dizisi klişesidir. lostta da böyleydi. biz ekran başında kafayı yerdik. kaç sezon boyunca bir türlü birisi çıkıp da aga bu black smoke ne amk diye sormamıştı.
3 sezon bitirmek üzere olmasına rağmen konu ve kurgu bakımından hala s.çmamış dizidir. gayet iyi gitmektedir.
konuyu nereye bağlayacakları hala muamma ama senarist ekibin bir hedefi olduğu anlaşılıyor. keyifle izlenmektedir.
oyuncular da ayrıca çok sağlam.
You are being watched. The government has a secret system....
dizi her ne kadar yapay zeka etrafında dönse de sürekli tekrarlanan bir "nsa" vurgusu var.
ilk iki sezon, sıradan insanların sıradan tehlikeleri ile geçerken; üçüncü sezondan itibaren ulusal mahremiyet hassasiyeti konusuna evrilmiş bulunuyor. nsa bilgileri, samaritan yanında kalem pil gibi kalır mantıken. ancak makine bu bilgilere bağımlı olarak çalışıyor. abd'nin güncel ulusal bir politikasına evrilmesi diziyi daha heyecanlı hale getirmiştir.
bu işin politik yönü.
sıradan bir izleyici olarak değerlendirilirse; 24 ve dexter dizilerinden sonra şahsi kanaatim gerçek bir efsane olmaya adaydır.
ben bu diziye ilk başta beğenmedim dedim ve aman tanrım belalar peşimi bırakmadı, sütten kesildim. bağımlısı yapar, her bölüm nefes keser, sağ yumruk sol avuç içine vurmaktan nasır yapar. harold beni izlesin diye laptop kamerasına el sallarsınız, deli olursunuz.