Akşam ve gece arasında bir çizginin olmadığı Ankara’da yine akşam oldu ve gece. Ankara’da zamanın tasarrufunu yapmak, Malezya’da kartopu savaşı yapmaktan daha zor. Mesai bitimiyle beraber ofisten ayrılıp evin yolunu tutuyorum. Her gün binlerce gökdelenin arasından geçip – birinde çalışıyorum- her akşam ise gecekondu mahallesindeki evime dönüyorum. Saygın bir kişilik diye adımdan bahsedilmesede, kendi çapımda saygınlığa sahip bir reklamcıyım. Düzenli olarak kültür karmaşasının içinde yaşadığımdan olsa gerek en parlak fikirler sürekli benden çıkar ve yaptığım reklamlar genelde de çok tutar. Bulduğum slogan başına prim alsaydım, şimdiye kendi krallığım olmasa da kendi derebeyliğimi kurmuştum. Gel gör ki slogan bulamadığım nadir haftalardan birinde işten çıkarılabileceğim bile söylendi bunun için. Yakın zamanda, sevgililer gününe özel kampanya yapacak olan PırPırJET, reklam işini bize yaptırmak için başvurduğunda sloganımı sunmuştum yetkililere “Sevgililer Gününde Görüşmek Dileğiyle” ve de kabul edilmişti
bir ara flash tv'de izlediğim oscarlık filmlerden sadece bir tanesidir. olay şöyle;
zengin iş adamı orhan, gelir düzeyi fazla iyi olmayan erkan'ın borcunu ödemediği için evini alır. tabii evini almasın da karısının da rolü vardır. neyse, orhan bey'in karısı evi yerleşir, toparlar falan. sonunda çılgınlar gibi istediği eve kavuşmuştur kendisi. ama orhan bey evden ayrıldığın da başına geleceklerden habersizdir. orhan bey'in acil bir işi çıkar ve arabasına atlayıp gider. karısı ise televizyonu açmıştır. önce elektrikler kesilir, sonra arkada beyaz örtüye bürünmüş biri geçer. (peri oluyor kendileri) daha sonra ise eşyalar yerinden oynamaya başlar. bu böyle birkaç gün sürer, daha sonra orhan bey karısının ısrarları üzerine daha fazla dayanamaz ve evi erkan bey ve ailesine tekrar geri verir. borçlarını da siler. son sahne de ise hanım annemizin (erkan bey'in annesi galiba) söylediği söz yarmıştır;
''bu allah'ın bir mucizesi.'' bu sözden ziyade, görsel efektler daha da yarmıştır. örnek olarak;
aslinda "peri"ler cinlerden esinlenilerek uydurulmus seylerdir. malum diziler de ayni sekilde..
cinler de issiz yerlerde barinirlar. bu yuzden perili ev, aslinda cinlerin istilasina ugramis evdir.
uzun sure kullanmadigimiz evlerimize girerken "bismillah" ile girmeli "ayet el kursi" okumaliyiz.
antalya'da burhannetin onat yolundan portakal çiçeğine doğru giderken, köşede bir apartman var. karşısında mezarlık (bir kısmı yola istimlak yapılmış), yanında ilköğretim okulu ve apartmanın altında ise 1e1 bulunuyor. etrafındaki apartmanlar dolu olmasına rağmen o apartmanda kimse oturmuyor. söylendiği üzere 3 harfliler filmi bu evden esinlenmiş. ama gerçekte ne olmuştur bilinmez.
ingiltere'de Hintli işadamı Enver Raşid, Notthinghamshire'da 7.2 milyon dolara satın aldığı 52 odalı malikaneyi, hayaletli olduğu gerekçesiyle ailesiyle birlikte terketmek zorunda kaldıklarını açıkladı.
Hintli işadamı Enver Raşid, malikaneyi incelemeleri ve araştırmaları için bir ekip kiraladı. Uzmanların yaptığu araştırma ise işadamını doğrular nitelikte.
1632 yılında Kral I. Charles'ın bir süre kaldığı malikanede beyaz elbiseli bir kadının pencereden atlayarak intihar ettiği söyleniyor.
Raşid, "Eve taşındığımız ilk gece duvardan bir ses geldiğini duyduk. Bir adam 'Orada birisi mi var' diyordu. Kontrol etmek için dışarıya çıkmak istediğimde kapıların ve pencerelerin kilitli olduğunu farkettim" diye konuştu.
Raşid, bir gece de karısının bebeklerine süt vermek için kalktığında salonda küçük kızlarını televizyon izlerken gördüğünü söyledi. Eşinin ismiyle seslenmesine karşın kızın cevap bile vermediğini vurgulayan Raşid, karısının yukarı çıktığında küçük kızlarını yatakta uyurken bulduğunu belirtti.
Raşid'in konuyla ilgilenmeleri için eve davet ettiği Ashfield Paranormal Araştırma Merkezi uzmanları da, evde kesinlikle ürkütücü birşeyler bulunduğunu söyledi.
Araştırma grubundan Lee Roberts, eve ilk geldikleri gün ekip arkadaşlarından ikisinin erkek çocuğuna benzeyen bir hayaleti gördükten sonra baygınlık geçirdiğini kaydetti. *
ingiltere'de yoğunlukla bulunan evlerdir. hatta benim şu anda kaldığım asırlık ev de öyle. bir kız aşk cinayetine kurban gitmiş burda 60 yıl önce. hakkında envai çeşit anı duydum akşam akşam.
lan hayvan gibi odada ikiz yatakta yatıyorum, adamın aklına türlü türlü şeyler geliyor.**
her şehirde en az bir tane olan, içinde cinlerin, perilerin, gülyabanilerin, hortlakların, hayaletlerin, zombilerin yaşadığına inanılan, terkedilmiş ev (istanbul'daki bakırköy- incirli'de bulunuyor).
+ içinde hayaletlerin,cinlerin,şeytanların yani kısacası doğa üstü varlıkların yaşadığı sanılan,çoğu zaman harabe haline gelmiş,eski,kullanılmayan,içine girmekten ürkülen ve şiddetle kaçınılan evdir.
