perihan mağden

    162.
  1. bugünkü yazısında kendini bile aştı artık...

    yazının özetini geçmemiz gerekirse;

    cem garipoğu için;

    "17 yaşında bir oğlanın (tamam gencecik, güzelim bir kızı öldürdü) yanında yer almamız gerektiği kadar yer almadık."

    münevver karabulut'un ailesi için ise;

    "... ailesi Cem’in kendini öldürdüğüne inanmıyor, “Parası var, başkasının cesedini gömmüşlerdir onun yerine” şüphesiyle avukatlarını yolluyor. Soruşturma, kanıt talep ediyor...

    Münevver’in ailesi intikama doymuyor."

    buyurmuş...

    tayyip için ansiklopedi kalınlığında methiyeler düzmesini aldığı bol sıfırlı maaş çeklerine bağladık ama bu ne kardeşim...

    kızcağızın ailesi toplumun ezici çoğunluğunun paylaştığı bir şüpheyle cesedin tarafsız mercilerce teşhis edilmesini istiyor abla türk filmlerinde evin oğlunun tecavüz ettiği gariban hizmetçiyi azarlar gibi;

    "ama siz de uzatmayın artık" diyor...

    medya ile hayyam garipoğlu arasında sıkı ilişkiler olmuştur her zaman. fatih altaylı bir zamanlar tmsf tarafından el konulan malları için köşesinde garipoğlu'nu avukatı gibi savunurdu mesela. akp gelip bu aileyi bataktan kurtarana kadar da yazdı. perihan mağden ve bu iğrenç yazıyı yazdıran patronlarının da bir avantası vardır muhakkak...

    --spoiler--
    Cem Garipoğlu’nun ardından yas tutarken, böylesine büyük bir azim ve kararlılıkla kendini öldürmeyi “başaran” bu gencecik çocuk için üzülürken, içim acırken, sızlarken bulmuşsam kendimi--
    --spoiler--

    senin allah belanı versin kadın...

    http://www.taraf.com.tr/y...yerlesememe-sinavi/31083/
    16 ...
  2. 1.
  3. 1960, istanbul doğumlu yazar.
    "halkı askerlikten soğuttuğu" gerekçesiyle hakkında iddianame hazırlanan eski radikal gazetesi yazarı.
    uçurulmuştu yakın bi zamanda.
    8 ...
  4. 116.
  5. genelkurmay'a ayarın hasını vermiş yazardır.

    ismi birçok cinayete karışan ve geçtiğimiz günlerde intihar! eden albay kırcı için "medya yargısız infaz yaptı" diyen genelkurmay'a, "ölen zaten yargısız infazcının ağababasıydı (adamı alıp direkt kafasına sıkmak henüz demokrasiyle ilişkilendirilmediyse yargısız infazdır)" şeklinde laflar hazırlamıştır.

    severek izliyoruz efenim.
    6 ...
  6. 4.
  7. vicdani ret bir insan hakkıdır dediği için halkı askerlikten soğutma suçu işlediği iddiasıyla hakkında dava açılan ahlaklı bir düşünür.
    5 ...
  8. 171.
  9. Memleketin düşünen bunu iyi ifade eden nadir kalemlerinden olup enteresan mevzulardan çıkardığı sosyolojik tespitlerle meşhur yazarı.
    6 ...
  10. 40.
  11. "sen yazsan kaba etleriyle gülerler, o yazınca aydın diyorlar."
    "sen yapsan yazım yanlışıdır, o yapsa ironi derler."
    "sen yapsan ingilizce özentisi derler, o yapınca ince eleştiri olur."
    "sen yazsan popüler kültürün taşıyıcısı diye çıkışırlar, o bir mankenin kalça ölçüsünü bir günlük köşesine mezura koyup ölçse 'aydın dediğin hep ciddi şeylerden mi konuşmak zorunda!' olur.

    velhasıl...
    zurnanın zırt dediği yerde eleştirilmesi gereken yazardır. onun triplerinin dolaylı bir sonucu olarak yılmaz özdil gibi çıbanlar türemiştir.
    7 ...
  12. 89.
  13. perihan mağden ortalama zekanın epey üstünde, herşeye muhalefet etmeyi tarz edinmiş, edinmekten de öte, içselleştirmiş, etine kemiğine iliğine kadar bu huzursuz ruh halini benimsemiş bir yazar.
    kendini kalabalıkların içinde yapayalnız hissettiğini duyumsuyorum, her yazısını okuduğumda, çocuk bir perihan mağden geliyor gözümün önüne, uymamış, uyamamış kalabalıklara. benimsenmeyecek şeyleri, putlaştırılmış şeyleri alayını birden reddetmeye başlamış. sanki, sınıfta bir saçını çekeni bile olmamış kendisinin okul senelerinde.
    alışmış o da yalnızlığa, yalnız hissetmeye, kendini çok zeki, ülkenin geri kalanını gerizekalı benimsemeye.
    pek marjinal bir dil edinmiş, okunurken zorluk yaratan, söz oyunları ile mütemadiyen birilerine laflar hazırlamakta..
    yalnız köşesinde, değeri bilinmemiş, kıymeti anlaşılmamış - eh çünkü dünya perihan ve diğerleri diye ikiye ayrılıyor- bir mağrur, çirkef kraliçe edası ile yazıyor çiziyor sayıyor sövüyor efendim.
    bu muhalefet tutkusundan, sürüden ayrı olma arzusundan olsa gerek, belki de kalben inanmadığı şeyleri bile savunuyor. belki de. mutlak değil. öyle veya böyle, sesini duyuruyor, kendini dünyanın geri kalanından soyutlamayı seçmemiş. tiz, cırlak ve yankılı bir ses hem de. zekayı daima takdir etmek gerek. ancak '' en en en zeki benim '' sanrısı beni hiç enterese etmez de, kendisi ilerki yaşlarda hepten sıkıntılara düşebilir.
    sürekli kendi ile kavga etmek zor olsa gerek, kendi ile kavgası dışa dışa dışa yansımış. öyle ki, koca ülke okuyoruz hanfendinin kendisi ile olan bitmez savaşını, habire.
    5 ...
  14. 126.
  15. ayşe arman'ın boğmak için bir kaşık su aradığı yazarımtrak.
    4 ...
  16. 100.
  17. detay delisi, bir editor ya da fact checker'in olmasi gerektiginden daha ara$tirmaci ama "dedigimden donmem"cilikte saplanti dozunu ayarlayamamasindan mutevellit muzmin antipatik; kemiksiz dilinden cok, agdali anlatimi ve konservatifliginden her daim ele$tirilmeye ve kendisine muhalefet kanat olu$turmaya mahkum; ve fakat, yazdiklarini algilayabilecek bir okur kitlesi yaratma derdinde olmadigindan, yazdiklari da keza cok fazla okumayan ve yuksek cozunurlukte du$unemeyen guruh icin birkac satir bok'tan ya da ego tatmininden ve/veya zirvadan ibaret diye etiketlenen; du$unen, du$undugunu du$undugunden minimum farkla ve samimiyetle aktaran, bu ulkeye olmasa da, bana lazim olan kadin. bitmeyen maden.
    4 ...
  18. 45.
  19. çemkirella.

    tüm entellektüel birikimine ve aykırı/muhalif görünen/gösterilen tutumuna rağmen içinde kapı önü dedikoducu teyzeyi barındıran yazar.

    bir ara popstar ve biri bizi gözetliyor yarışmalarına sarmış (semra hanım) ve bu programlardan çok keyif aldığını da bizzat kendisi belirtmişti.
    şimdi onlardan sıkıldığından ya da cumhurbaşkanı abdullah gül ve zevcesine olan hayranlığını anlatmaktan fırsat bulamadığından bahsetmez oldu.

    tek bir argumandan yola çıkıp tüme varabilen siyasal ve politik yazılar yazma konusunda becersi takdire şayandır!

    bir dönem rauf denktaş'a takmış ve onu "kıbrıs tıkacı" olarak nitelemişti. bu tabiri de çok beğenmiş olacak ki sık sık yazılarında tekraralamıştı. rauf denktaş gitti, ne değişti kıbrıs'ta? izolasyonlar mı kaldırıldı? tanındı mı? ab ye mi alındı?

    ah, değişen birşey var evet, atlamayalım, mehmet ali talat.
    neredeyse rauf denktaş'a benzer söylemler yapmaya başladı ve ona hak verir noktaya geldi!

    perihan mağden bende sevgisiz ve empati anlayışı olmayan biri izlenimi bırakmştır. özellikle yaşlıların yaşamakta ayak diremelerini komik ve acınası bulduğu yazısı. onların "tırmalayarak" yaşama azimleri ile dalga geçmesi.

    velhasılı oray eğin'le olan polemiğinde kullandığı "kırık" gibi cümleler, herkesi en amiyane tabirlerle eleştirmekten çekinmeyen bir yazarın kendine bir eleştiri geldiğinde bunu karşısındakini bu tarz tabirlerle damgalama ve bel altı vurma şeklinde yapması hem şaşılacak hem de şaşılmayacak bir tavırdır.
    4 ...
© 2025 uludağ sözlük