"çişimiz tuvalette, kakamız tuvalette,
artık kimse yapmıyycaaak altındaki beeze.
bezleri attık, kiloootlar giydik..." şeklinde sözlere sahip şarkısını duyduktan sonra evlat edinme isteği duyduğum, tuvalet eğitimini özümsemiş piçciktir.
sadece iki kere duymak yetiyor şarkıları durduk yerde söyleyebilir hale gelmek için. annemle babama da alıştırdım her gün evde koro halinde, bağıra bağıra pepee şarkıları söylüyoruz. suratımı astığım anda babam: "pepee pepee çok üzülüyor" demeye başlıyor. annem de canı sıkılınca, "pepee pepee çok üzülüyor" diyerek yanıma geliyor. artık üzülemiyoruz bile sözlük! büyük bir travmaya neden olan götten bacak çocuk bu bildiğin.
izleme fırsatı bulduğum çizgi film kahramanı . şarkıları öylesine komik ki eşşek kadar insanın diline dolanır cinsinden .. (bkz: pepeenin kırmızıları çoğalıyor) *
son bölümünde pepee ne ağladı be kardeşim? Alt tarafı bir kol yaralanması, Görende felç oldu zannedecek. Bizim oğlan ilerde bunu izleyip her düştüğünde bu kadar ağlarsa işimiz var.
pepeeli, şuşulu türk (?) çizgi filmi. hayır sitelerinde de açıklamaya çalışmışlar işte böyle konuşan insanlara pepe denir anadolu' da diye. e sen de demişsin "pepe" denir diye, "pepee" değil diye. Demem o ki, tutup saçma sapan horon teptireceğinize çizgi filmde, karakterlere birer türkçe isim verseydiniz bizim çizgi filmimiz olmasına yeterdi.
geleceğin psikopat neslinin yetişmesini sağlayan velet. mesela pepenin iki ekmek aldımlı çizgi filmini izleyen çocuktan ilerde ne beklersin amk. "ikii ekmek aldıım eve gidiyoruum birri büyük birri küçük iki ekmek aldııım. bu ekmeeeek büyüüük bu ekmeeek küçüüüük" bu sözleri dinleyerek büyüyen bi çocuktan bahsediyorum. ben tırsarım hacı.
allah da benim belamı versin şarkıyı ezberlemişim. ikii ekmeeek aldıım... ühü.
acayip derecede eğlenceli çizgi film serisi. komşunun 1.5 yaşındaki şeker mi şeker oğlu mert ile hayatıma girdi. yemek yemeyen çocuk pepee'yi görünce bezelyeden tut da kerevize kadar her şeyi yiyor. üzgün olduğumda artık pepee pepee çok üzülüyor diye şarkı söylemeye başlıyorum. favori sahnemi de yazmak istedim:
--spoiler--
pepee gözleri kapalı bir şekilde sadece koklayarak nesneleri tanımaya çalışıyor. domatesi kokluyor ve biliyor. sonra muzu kokluyor ve biliyor. sonra çok iğrenç bir koku geliyor burnuna. bilemiyor tabi. iki tel saçındaki pembe kurdeleye kurban olduğum kardeşi bebe araya giriyor:
gel de şimdi sevme sen bunları. çok sevimliler lan.
bu arada pepee yi seslendiren kişi de büyük insan değilmiş. 6 yaşlarında bir çocuk. üstelik 3 senedir seslendiriyormuş pepee'yi. pepee dergisinin kasım ayında röportajı vardı da. mert sağolsun işte. sayesinde trt çocuk'un yayın akışını da öğrenmiş bulunmaktayım. ayrıca pepee'yle beraber bir halay çekmesi var ki mert'in. aman çok tatlı velet.
bu kadar başarılı olmasaydı bu kadar tartışılıp bok atılmayacak bir animasyon olacaktı. demek ki okan bayülgen gibi bir koca herifin bile dikkatini çekmiş.
çalıntı olduğuna ikna olmadım ben. mesut yar ın da dediği gibi bu yaş grubu için hazırlanan animasyonlar teknik açıcan da konu açısından da benzeyebilir. çocuk dünyanın her yerinde çocuk.
farzedelim ki çalıntı. orjinal bir karakterle milletin çocuğunun kafasına paskalyası, noel i, noel babası, gireceğine çalıntı karakterle bayram girsin halay girsin... Neresi kötü bunun?
pepee aşağı pepee yukarı sözlük ortamı yüzünden bir bakayım dedim neden bu kadar oldu diye, arkadaş eleman türk yavrusu çıktı.
adı pepee ama "le hanımey hanımey, sormisen sen hiç halim ey" diye halay çekiyor amk. neyse global dünya dedim geçtim. peki o sikim sonik şarkı sözlerine ne demeli ?
"anneciiğğiiiim,
benim bir taneeeeeeem,
hep yanımdaaaaaağ..."
tamam sonuçta bu programa bakıp kimse şair olmaz ama azıcık kafiye, uyak bir şey yapaydınız ya. gerçi bu şarkıları emniyet teşkilatımızın kullanması lazım. o annem şarkısını pkk'lı bir teröriste dinlet, sayar sana bütün kandil teşkilatını.
insan sevdiğini hiç üzer mi?
sebepsizce hiç ona küser mi?
eğlenerek oynamak varken, dediği anda
gözlerini şirin şirin açıp kapamasına hayran kalınası sesi güzel çizgi film kahramanıdır.
sanıyorum ki, türkiye sınırları dahilinde hazırlanmış, en başarılı animasyon çalışması. aksayan yönleri var kuşkusuz, hikaye olarak dar kalıplarla ileriliyor. ancak; karakter çocukların ses tonları pek bir cici. zaman zaman fona dahil olan, hanımefendinin sesi pek bir yüksek ve çıplak kalsa da, çocuklar için amacın renklendirme ve aktivite olduğu düşünülecek olursa, konseptin pek önemi yok.
ayrıca, "trakya karşılaması"nı pek iyi oynuyorlar.
