sese hahsastır, kapı gıcırtısına bile ağlar, o ağlarken sizin kahkaha atasınız gelir. samimiyetsiz, zoraki döktüğü gözyaşlarına tapan gerizekalılar vardır. nesini seversen nesine kanarlar anlaşılmaz. bu kadar saf salak olunmaz.
ebola virüsü gibi, yaşadığı doğal ortamla özdeşleşmiş, oldukça bulaşıcı bir mikroorganizmadır.
kuluçka süresi genelde uzundur, yılları bulabilir ve belirti vermez. bu süre boyunca vücutta yayılabileceği her önemli organa yayılır.
diğer zararlı mikroorganizmalardan farkı, vücudu ele geçirmek için "yeşil renkli ve yıldız biçimindeki" bağışıklık hücreleriyle savaşmaz. bunun yerine, kendini ağır ağır klonlayarak bizzat bağışıklık sisteminin yerine geçer. böylece hastalık ortaya çıktığında vücudun genelini koruyacak hiçbir şey kalmamış olur.
ortalıkta dolaşan bir takım komplo teorilerine göre, bu ve buna benzer mikroorganizmalar, soğuk savaş döneminde sovyetler'e karşı verilen mücadele kapsamında siayey'in yürüttüğü gizli bir projenin ürünüymüş.
daha sonra soğuk savaş bitip bunlara gerek kalmayınca, kontrol altında tutabildiği türlerin genleriyle oynayarak başka işler yapan mikroorganizmalar haline getirmişler.
kontrolden çıkan mikroorganizmalar için de, bir tedavi süreci başlatabilmek için, "kule" gibi uzun boylu ve "ikiz" kardeş olan iki kişiyi hasta edip ölüme terketmişler ve böylece bunların sağlık için birer tehdit olduğunu söyleyerek karlı bir tedavi süreci başlatmışlar. aslında yaptıkları tek şey ise, tedavi olduğunu zanneden insanların kanını çekip satmakmış.
kendi tarafının meşruiyetini savunan hiç bir grup karşısındakini küfürle itham etmez. ithamın maddi delliller, gerçek hayat olmuyorsa kullanacağın tek argüman küfürdür. o zaman senin meşruiyetinden söz edilemez, çünkü karşı çıkışın yaşanan hayattan değil, duygusal ön yargılarından kaynaklanıyordur. bunu bilin ona göre başlık açın.