ah sözlük yaşı otuzun kalın duvarlarına çarpmış bazı insanlar var ki bu dünya da; penisi hala bildiğin kaşığa, çatala, tasa, tabağa benzetirler. sanırlar ki bir penis yağ içinde kalmış kaşık gibidir. ona öyle bir davranırlar ki insanın dur diyesi geliyor, dur ulan dur, hayvan mısın arkadaşım? kırdın bu amına koduğumun şeyini!! bu da yetmiyormuş gibi, bir ayvayı dişler gibi, yer gibi... bir parçasını koparır gibi "çat" diye ısırırlar. bu işi kim bu hale getirdi, eğitim sistemimizin eksikliğinden mi kaynaklanır? ailelerin çocukarını yeterince iyi yetiştirememesinden mi? her ne ise, her ne hal ise, vahimdir.
erkeği kas yığıntısı sanan bazı aklıevvller penisi muhteviyatı çelikten bir şey sanırlar diye düşünüyorum. oysa bir penis erekte olduğu vakit gayet yumuşak davranılması gereken faydalı bir uzuvdur. affedersin ama elini köküne götürüp kökten uca avuç içiyle kuru kuru yaptığın o ritmik hareketleri muameleden sayma mantığını eşekler siksin. yapma canım yapma!!
biz kuru bir klitorise o iğrenç parmaklarımızı getirip canını acıkttık mı hiç? ıslanmamış bir vajinaya dokunmanın acısını sen gibi duymadık mı içimizde? hassaslaştığın anda göğüs uçlarına bile dokunmamaya özen göstermedik mi? nedir peki arkadaşım bu cehalet. laf-ü güzaf değil bunlar a dostlar. yemeği tuzssuz yemek, asidi kaçmış kola içmek, dışarda yaptığın bir kahvaltıda garsonun bok gibi servis açması kadar önemlidir böyle şeyler.
burdan tekrar ve tekrar söylüyorum. penise kafanızdaki erkek mitosu gibi davranmayın. bir erkeğin, kalbi, pazuları, göğsü, bacakları kısacası bütün bir vücudu ve hatta ruhu taş kesilebilir. ona yapılacak her ihanet o taş kesilen kalbin sarnıcında boğulur vücuduna atılan her darbe o güçlü kasların karşısında yenik düşebilir bir erkek her türlü zoluğu, acıyı ve de kederi yaşamın foseptik çukuruna gömebilir fakat zevke gelip kalkan penisine partneri tarafından yapılan bulaşık muamelesini kaldıramaz.
