çoğu zaman kendinden menkul bir özne olarak ele alınan bir organdır. Kendisine fazla bir değer atfeden, patriyarkal toplumlarda, penis sanki sizden bağımsız bir özneymiş, kendi kişiliği ve bir töz durumu varmış gibi ele alınır. "Küçük x" diye isimlendirilir. Yani bir erkeğin sahip olduğu özelliklerin soyutlanıp, belli bir nitelikler toplamına indirgendiği organdır. Bunu elimiz için ya da ayağımız için yapmayız; yaptığımız genel itibari ile iki organ vardır bunlardan biri beyin diğeri de penistir[kalp de vardır tabi ki]. Misal genç dimağlar derken kendilerini zihin ve düşüncelerinin temsil ettiği belli bireylere göndermede bulunuruz.
Fakat penis dendiğinde, sanki kendinden menkul[oğlum sakin ol], size de pek ihtiyacı olmayan, penis başının içinde bir beynin bulunduğu bir özne olarak değerlendirilen bir organ gelir akla. Hegel, antik yunan'ı ifade edenin "Sittlichkeit"(törellik) olduğunu ifade etmiştir. Bu törellik aslında o toplumda herhangi bir bireyin yurttaş(civitas)'ın yurttaşlığını veren onu ifade eden, ona "ne olmaklığını veren şeyi", "sache selbst" olarak ifade eder. Penisin tözselleştirilmesi meselesinde de, kişinin "neliği" erkeklik üzerine kurulmuş ve bu erkeklik bir penise sahip olmak ile eşdeğer tutulmuştur.
Hali ile erkek "zoon phallo exhon"dur[Aristoteles, he Antropos, zoon logon exhon]. Yani bir penis taşıyıcısıdır[burada phallosi le logosbirbirinin yerine kullanılmıştır]. Hali ile logos(akıl, söz, akıllla temellendirilen söz, düşünce) yerine phallos ile işgörüldüğü bu topluma patriyarkal toplum adı verilir. işbu toplumda genellikle penisin "manyetik kuzey"i ona karşılık gelen kadın cinsel organıdır. Platon'dan beri gelen ve Zeus'un insanları cezalandırmak için ikiye böldüğü bir androgenes'lik durumuna ulaşmanın da yolunu bu tür bir birliktelikte görür.
Bununla birlikte penis bir fetiştir; marx'dan hareket ile, insan ile emeği arasındaki ilişki insanın kendisinden soyutlanacak bir ilişki değildir. o emek o insanın ayrılmayan bir parçasıdır; bununla birlikte kapitalist sistem içinde bu emek sanki ondan ayrı bir şeymiş gibi durur, aslında oldukça insansal olan onun parçası olan bir şey, insanları birbirine yabancılaştıran, onların kendi arzularının dışında çalışmalarına neden olan bir "verhaltnis"[araç]'e dönüşür. Bu yabancılaşmış emektir. "insan beyninin ürünleri, bağımsız canlı varlıklar gibi görünür, ve hem birbirleriyle, hem de insanoğlu ile ilişki içine girerler. işte metalar âleminde de, insan elinin yarattığı ürünler için durum aynıdır"[Marx] Penis durumunda da benzer bir durum meydana gelir. işte insansal ilişki içinde penis ondan ayrı ve belli durumlarda onun zihinsel yetilerini felç eden bir fetiş durumuna gelir. Tecavüz durumlarında ya da cinsel suçlarda karşılaşılan benzer bir durumdur. Bu noktada kendinden menkul penis devreye girer; tüm insansal yanlarını esir alır. Normal yaşamda bu şekilde davranmayan insan, cinsel birleşme durumunda tüm kişiliğini kaybedip kendine yabancılaşır. bu noktada fallus devreye girip onun bütün insan olmaklığını içinde eritmiştir.
dur durak bilmez talepleriyle insanın hem kesesine hem huzuruna zararlı pis organ. yine de onsuz yapamayız. her sabah uyanır uyanmaz acaba emektar yerinde mi diye kontrol etmeyi de ihmal etmeyiz inş'allah.
kimi kadınların çok düşkün olduğu kimininde kas merakından gelerek çaktırmadan aslında sevdiği erkek organı.
--spoiler--
ama çoğu kız sevmem der veya ilk gördüğünde korkabilir.
--spoiler--
doğanın bir adım önde olarak hayata başlama şansı tanıdığı insanlardır. farklı yansıtılsa da ömür boyu tüm dişiler doğanın bu hediyesinin peşine düşecekler, size rahat huzur vermeyeceklerdir. maşallah.