insanın o anlık psikolojisini zerre kadar takmadan anında alt üst edebilen, etkisi uzun süre geçmeyen, erkan oğurun muhteşem sesinden dinlenesi parçadır.
(bkz: rakı getirin ulan)
dinledikçe ağlatan,ağladıkça dinleten müziği zırlamak için özenle hazırlanmış parça.
dinledikten sonra şarkı tekrar acılır ve tekrar aglanır ta ki ağlaya zırlaya rahatlarsa bünye, o zaman sarkı kapatılıp yüz yıkanır ve uyunur.
erkan oğur ve grubuyla bir gün söyleşi imkanı bulduk istanbulda, sorduk neden konserlerinizde pencereden kar geliyoru söylemiyorsunuz diye. verdiği cevaptaki sesi bile titredi adamın, elazığla ilgili bir anısından kaynaklandığını söylemişti. bir konserlerinde dinleyicileri kırmamak için bu türküye başlamış fakat devamını getirememiştir.
erkan oğur'un kına gecelerinde gelini hüngür hüngür ağlatmak için kullanılası çok şahane yorumladığı türkü. dinlerken insanın içi eziliyor. bir anda kar yağıyor yüreğinize. pencereden kar gelmese de üşüyorsunuz.**
sakin, sessiz, içine kapanık, biraz da durgun bir akşam.
sırf inat olsun diye göz kapaklarına uyku ile vedalaşılmış bir gece.
sınırın çok ucuna gitmiş bir zihin, düşünce.
içten içe, can çeken, kan çeken tek cümle:
pencereden kar geliyor.
dinlemek bile gerekmiyor artık hissettidiklerini yaşamak için, bu tek cümleyi hatırlamak yetiyor bütün vücudun titremesine. pencereden kar geliyor. özellerin en özeli...
ne zaman kar yağsa annemin pencerenin perdesini aralayarak usul usul söylediği, ve ona bakarken bir gün o bir daha hiç olmayacak diye düşünmeme sebep olup gözlerimi yaşartan türküdür.
yazın cehennem sıcağında insanı titreten, yürekleri dağlayan bir türkü. erkan oğur yorumunda; erkan oğur'un ne kadar içten, duygularını katarak söylediği aşikardır.
bu nasıl zalim yaraymış aman annem
beni senden ayırdılar aman annem
beni yardan ayırdılar ben öleyim
ilk duyduğumda bana "oberey, bu ne lan!" tepkisi verdirmiş olan türkü. böyle boş boş uzaklara bakıyorsun, evindeyken bile gurbet acısı çekiyorsun. o derece çarpıyor adamı.
Saat gecenin bir yarısıdır. Gurbete yeni gelmişsinizdir. Huyunu, suyunu ,havasını bilmediğiniz soğuk bir yerdir geldiğiniz yer. Perdeyi aralarsınız etraf bembeyazdır. Halbuki alışık değilsinizdir böylesine. Birden aklınıza gelir bu türkü açarsınız. Dinlerken dışarı bembeyaz çevreye bakarsınız. Kalbinizin ortasına sanki bir bıçak saplanır. Sevdiğinize ana babanıza bir sarılasınız gelir sarılamazsınız. Sarılabileceğiniz tek şey birlikte çekilmiş bir kare fotograftır. Sigara içmeseniz de bir sigara bulur yakarsınız. Bu sırada gözlerinizden 2 damla yaş süzülmüştür bile.
gurbettesindir, annen yanında değildir. ''yar''in olamamış sevdiğin zaten yoktur. bütün bunlar yetmezmiş gibi bir de erkan oğur un o ''ağlatacağım arkadaş, çıkar yolun yok'' dyen sesiyle tüm bunları sana hatırlatması gerçekten can yakar. hiçbirşey üzmese o duduğun ah eder gibi inlemesi, bu ne biçim zalım yaraymış aman annem dizesinin tınısı üzer, çok ağlatır vesselam.
4 aydir memleketine gidememis, ailesinden, sevdiceginden uzak kalmis, ustune de ezel i izlemis birisi olarak; kaldiramadigim turkudur. oldugum yerde yigilip kaldim adeta. erkan ogur a sarilip aglarim sabaha kadar...
ayrica; derdi, sikintisi olan dinlemesin kesinlikle....