p: serhan yavaş olur musun tangam icime kaçtı!
s: sinsi sinsi otuzbir cekmekteyim yağmur altında.
p: polis var mı polis
s: indiana polis ?
p: hassiktir!
s: içindeeymişik, yeşilmişik sazmışık.
sinema açısından normal bir durumdur. hemen heyecanlanmak, yeni ergenler gibi ereksiyon haline geçip, eller sıvazlanmış, filmin görüntülerini sağdan soldan aramayı gerektirmez.
misal; bir savaş filmi çekiminde sahnenin tamamlanabilmesi, içe sinen bir görüntü birlikteliği oluşturulabilmesi adına oyuncular, figüranlar 12 saat savaşabilirler, 12 bin sahte veya gerçek mermi kullanabilirler. iş bu durumda bir internet haber portalının veya bir gazetenin tutup da bu olayı '12 saat savaştılar, 12 bin mermi kullandılar' şeklinde haber yapması biraz tuhaf kaçar. zira bu kararı veren, yani filmin gerçekçiliği veya kalitesi adına uzun uzadıya uğraşan kişi filmin sorumlusu, yönetmendir. gerisi tıraştır.
ben bu filmin yönetmeni veya mevzu bahis konusu olan oyuncusu olsam, mustafa toplaoğlu edasında (bkz: sana ne) derdim.