var olsa bile, henuz dunyadayken bize bunu alenen kanitlasa bile iktidarina karsi cikmak makbuldur.cunku teknik olarak surekli error veren ve vermeye devam edecek olan bir galaksideyiz.hic kimse mukemmel degil ki, o da.
aklın oynadığı oyunların trafiğini düzenleyen tedirginlik halidir.
yönetmen sizseniz, sorun yoktur.
kendiniz dahil herşeyi ve herkesi hayatın içinde nereye ve neden yerleştireceğinizi belirler ve uygularsınız.
gerisi seyircinin yorumuna kalmıştır.
yönetmen siz değilseniz, bir rejiye ihtiyaç duyarsınız.
ama bununla da bitmez iş;
sahne amirini dinlemek zorundasınızdır,
tekste bağlı kalmak zorundasınızdır,
ezber yapmak zorundasınızdır.
aslında doğar doğmaz biliriz biz onun olmadığını.
isimsiz, kimliksiz, çıplak ve inançsız.
sonra bildiklerimizi şekillendirirler bizden önce şekillendirilmişler.
şekilleniriz;
yalnız yaşamak zordur çünkü;
çoğunluğun aksi istikametine doğru koşmak törpüler insanı.
bir "şey" e ait olmak huzurlu gibi gelir.
o "şey" in ne olduğunu öğrenene kadar.
asıl olan ; osmanlıda da bunlar konuşuluyordu , sonrasında da , öncesinde de , başka ülkelerde ve belki de başka dünyalarda da ... cevabını kesin olarak bilen açıklamaz mı kanıtlarıyla ? onun için herkesin inancı kendinedir, ateist'i hor görmekle cennet kapıları açılır mı ? hani güzel ahlak ? yaratılanı yaratandan ötürü sevmek ?...
inanan kişilerin son kaçış cümlesidir. allah derken müslümanların ya da büyük dinlerin tanrısından bahsediliyor sanırım. peki ya iskandinavlar haklı idilerse? thor belamızı... ya hindular? budistler? olm sana diyeyim her türlü sıçıyoruz. büyük kumar!
o değil de pastafarianların haklı olma ihtimalı beni derin düşüncelere itiyor.
.
bir adert akvaryumum var içinde de 3 adet piranha. şimdi ben bunlara bakıyorum, besliyorum, temizliyorum sularını, oksijen kontrolü falan var, oynasınlar diye bir sürü şey var içeride. bir nevi kaderleri benim elimde. ölmelerini istesem ölürler o derece. az çok omnipotent bir tanrı tasarımına dahil edilebilirim bu balık grubu için. ben olmasam hiçler.
şimdi bazen kurutulmuş et atıyorum bunun içine ben. sonra da bakıyorum nabıcaklar diye ikisi hemen dalıyorlar böyle toplamaya başlıyorlar. bir diğeri belki ben ordayım diye dalmıyor böyle bir tirplerde takılıyor sağda solda. biraz uzaklaşınca da saldırıyor. öyle yapacağını bildiğim için her seferinde onu diğerlerinden uzakta dolanırken gördüğümde "siktir git ya pezevenk" diyorum inanmıyorum çünkü o tirplerine biliyorum ibneyi.
neyse ama böyle azıcık uzaklaşınca ben hemen saldırdığını bildiğim için de gıcık oluyorum. akvaryumu sallamak istiyorum, böyle bir tufan yaratmak istiyorum depremler kasırgalar, oksijeni kapatıp temizlemeyeyim suyu oluyorum. sonra geçiyor affediyorum. diğer benden korkmayan ama samimi olanlar adına onu da affediyorum. cüsseme yediremiyorum o diğer söz dinlemeyen ama samimi olan balıklar için diğer söz dinler görünen ama aslında samimi olmayan balığı da affediyorum.
samimiyetsizlik böyle bir şey müslümanlar. iki yüzlüsünüz. bir balık kadar olamadınız.
hayır o değil, sizleri izleyen bir allah kavramını aklınızdan 5dk çıkarsanız kimbilir neler yapacaksınız.
inanan kişi allah ya varsa diye inanmaz. allah'ın varlığını bildiği için inanır kabul eder. burada bir iki yüzlülük söz konusu bile değil. bu söz inkar edip iki yüzlülük yapanlar için söylenmiştir.
sonuçta şüphe eden kabul etmeyen ateistlerdir.
aslında bu bakış açısı, müslümanların çoğu iki yüzlüdür önermesini doğrulayan bir örnektir..ya varsa..ne demektir bu yeni yetmelerim açıklayayım..iki yüzlüsünüz, çünkü iyilik ya da sevap adı altında aslında hiç istemeden yaptıklarınız yukarıdan birinin sizleri izlediğine inandığınız içindir; yapmak (özgürce istediğiniz gibi yeme-içme- sevişme (temel dürtüler yani)) için, için için yanmanıza tutku beslemenize rağmen yapmamanız-yapamamanız,o olmayan varlığın sizleri izleme ihtimaliyle olmayan bir yerde bilmem kaç derece ateşte yanmaya mahkum etmesinden korktuğunuz içindir siz bütün kalbinizle isteyerek yaptığınız için değil.*..işte bu yüzden iki yüzlüsünüzdür..
bütün kalbinden isteyerek ve inanarak yapanlar yok mudur ?? mevlanalar, yunus emreler de gördü bu coğrafya ama onları da anlayabilen yok tabi..sizin inancınızla en küçük ilgi - alakası yoktur..böyle olun saygının en kralını kazanın gözümde...
bu lafı arkasına alıp "aha da sıçtınız, yarraa yediniz" diyen müslüman embesillere bakıp çok eğleniyorum. ulan hem her fırsatta "islam iyilik dini, allah sevgisi insan sevgisidir, bir insanı inciteni allah bikbik eder vs." gibi sözde kıssaları zırvalayın, hem de sazan avlayan bir başlıkta "sıçıp yarra yememek için" inandığınızı böyle ayan beyan haykırın. ikiyüzlüsünüz lan...
Var diyen,elinden geldiğince ibadet eder,iman eder,ibadet ona düzgün yaşamasını,onurlu,şerefli yaşamasını sağlar.
Ölürsede ve Allah yok sa da arkasından küfür ettirmeyecek bir adam oluverir,düzgün ve iyi anılır.
Allah yok deyip mala vurup keyif pezevenkliği yapan,zinayı,hırsızlığı normal işlermiş gibi alışkanlık haline getirenler öldüğünde uyanacakları bir hayat varsa?Ya Allah varsa???
"yoksa ben birşey kaybetmem, ama varsa sen ne yapacaksın" diye bir çıkarımda bulunan ikiyüzlüdür basitçe. allaha inanmıyordur ama ne olur ne olmaz diyordur.
allahınız varsa, size inanacak kadar saf mıdır? onu da sorgulayın başlamışken kitap kurtları sizi gidi.
burada bir atestin konuyu tiye almasını anlarım da (hoş, onların da diğerlerine saygı göstermesi gerekir ama hadi neyse) inançlı olduğunu iddia edenlerin de ona inandığını iddia edip "varsa sıçtınız" anlamında yazılar döşenerek kendi zümreleri dışındaki herkesi cehennemlik öküzler olarak görebilmeleri, aslında islam inancı ile de bağdaşmaz.
vardır, ya da yoktur... herkesin kendi görüşü/inancıdır...
adam vardır 5 vakit namaz kılar, ilahi konular gündeme geldimi kimseye papuç bırakmaz, şeyhtir, şıhtır... ama bakarsınız bir taraftan da "muz öptürür", bağış toplar, nefesiyle hamile bırakır...
adam vardır camileri kışla, minareleri süngü ilan eder; baksanız en inançlı adamdır ama bir anda gemicikleri yüzmeye başlar... deniz fenerleri kendisine ışıldar, dünyann en zenginleri arasına giriverir. oysa daha dün bir başka ülke başbakanına "yahu başbakan maaşıyla nasıl geçiniyorsunuz" diye soracak ve 150.000 lirayı yeni evlenen evladından borç almaya tenezzül edecek haldeyken...
adam deseniz, muhafazakardır, mücahit derler peşindekiler... ama kayıp trilyonlar, mercimeklerin hesabını veremez...
adam vardır "allah var.com" gibi siteler kurar, Takma adlarla yazabildiği kitaplarla kurana övgü düzerken, darwine öfke kusar. hala darwinin bizim atamız maymundur dediğini sanacak kadar olaydan bihaberken hemde... sonra bu hocaefendinin zengin çocukları kafalayıp seks partileri yaptığı ortaya çıkar...
adam vardır, ilahiyat eğitimi bile almamışken bir kürt isyancının varisi olur. salyalı sümüklü vaazlarla etrafına topladığı, bilmem kaç milyar dolara hükmeden cemaatini amerikalardan yönetir...
ve bunların peşinden gidip inançlı bir hayat süren sade vatandaşıma bunlar dini öyle öğretir ki vatandaş cehennemlik ilan etmekte sakınca görmez başkalarını... günahlarını da bilmez sevaplarını da oysa...
hadi bunları bilemez zaten de inandığı dinin emirlerini nasıl bilmez??
ne der kuran? hükmü, o gün geldiğinde allah verir...
peki sen onun yerine şimdiden kararı okursan be adam, bu eylemin adı ne olur bilir misin inandığın dine göre?
onun adına karar verirsen sen tanrıya (peki allah diyelim) kendini şirk koşmuş olursun ki bu da günah alanında double yapmaktır. hem şirk koşmak (ki kuranda en büyük günah olarak tanımlanır) hem de "kendini" şirk koşmak ki oy oy...
aslan parçalarım, bırakın dünya görüşünü falan, dininizi kimen öğreniyorsunuz ona bakın. bakın da sizi kurtaracağını sandığınız tipler kendi dünyalıklarını sağlama alıyorken sırat köprüsünden aşağı sallıyor olmasınlar sizi...
varsa, beni yakar. isa dan sonra, yahudileri yakacağı gibi. muhammed den sonra hıristiyanları yakacağı gibi. göktanrıya, ulu manituya, zeusa, tora,inanan ya da kendi yaptıkları toteme tapan ilkel bi kabile üyelerini de yakar. türkiyede doğmuş müslüman olarak yetiştirilmiş bir çocukla, brezilyada tam bir katolik hıristiyan olarak yetiştirilmiş çocuğu aynı kefeye koyan, adaletinden sual sorulmayan allah varsa bunları hep yakar.
benim de bi evladım olsa ve beni reddetse, ben yakar mıyım sonsuza kadar...
bir insan ki bir sivrisinek bile onu nakavt edebiliyor. bu insanın (veya mahlukçuk da denilebilir) kafasından fındırdığı absürd cümlelerle bir yerlere varmaya çabalaması ne olabilir? farenin dağın sahibi hakkında saçmalaması veya o'na küfretmesi sonucunda zarar vermekte olduğu hissine kapılarak sevinmesi, zıp zıp zıplaması kadar zavallı bir haldir.