her fenerbahçe maçı sonrası galatasaraylı' ları derin düşüncelere gark eden sorunsaldır.
çözüm önerim şudur.
öncelikle ön libero mevkiine iki tane mücadeleci, oyunu iki yönlü oynayabilen oyuncu almalıdır. mehmet topallarla mustafa sarplarla bu iş olmayacağı tekrar tekra belli olmuştur. defans ta devamlılık gösteren, ortalamanın üstü iki stoperi olması şarttır. transfer dönemlerinde kontrolsüz hücum oyuncusu alma adetine, bir an önce son vermelidir.
ayrıca maçlara sanki sarı lacivert forma karşısına çıkmayacakmış gibi motive olmalıdır. bunu sağlamak içinse: teknik heyette birden fazla yoga hocası alması, en azından başka uzakdoğu öğretilerinde uzman kişiler bulundurması şarttır.
çünkü '' fener korkusu '' başka bir şeylere odaklanma yönteminin öğretilmesiyle, futbolcuların zihninden silinmelidir artık.
bu tarz önlemlerle fenerbahçe' nin mağlup edilebileceğini öngörmekteyim.*
fenerdeki kazma futbolcuların hiçbiri oynamazsa (selçuk,deniz,lugano vs.) -hepmi bu gibiler atar kardeşim gol- bide kaleye kaleci yerine o renkli gözlü tercüman çocuk bile geçse olur.işte o vakit banko alırız
" ama ama bizim uefa kupamız var" temalı ağlama seanslarının bir tarafa bırakılıp her terbiye sonrası platini amcaya çay ısmarlama durumu rafa kaldırılarak çözülebilecek durumdur. anladık süpersonik takımsınız, los galacticossunuz, aslansınız da bi tek fener karşısına gelince mi kediye dönüyorsunuz? yoksa vizyonu geniş takımlar ezeli rakipleri karşısında sürekli ezilip büzülürler diye bir kural mı var?