sadece pc'de değil tabi, playstation'da da olur, ataride de olur, tetriste bilem olur. abaküste sayı sayarken kendini kaybeden arkadaşlarım var.
"need for speed 2 special edition / bir miktar hıza sıkıştım 2, özel durumlar" oyununu nostalji amaçlı yükledim bilgisayara. nerden bilebilirdim, aklen ve bedenen o günlere döneceğimi. virajı alırken kafayı vicutla beraber yana eğmeler mi, kaza öncesi ayağıma frene basıyorcasına uzatmalar mı (ortaokulda rabayı kaçırıyordum, ne var?), kaza esnasında kolumla yüzümü kapatıp kendimi yere atmalar mı... hepsi oldu.
sonrasında, açtım bir fifa 98... tam saha pres yapıyor misal bizim takım, ayağımla tackling yapıyorum/topa kayıyorum. orta şut karışımı (ne pis bir tabirdir bu) bir top geldi ceza sahası içine, hooop kafamı boyundan 15 cm yana doğru ittiriyorum. sonra rakip takımın oyunda üstünlüğü ele geçirdiği, geride 2 kişi bırakıp üzerime saldırdığı, oyunu kendi altıpasımda (pek bilmiyorum oyanamasını) kabul ettiğim zamanlarda, kaleci oluyorum birden, planjon yapıyorum sandalyeden aşağı doğru.
ve tabi mortal kombat. küçükken ne olursa olsun, adı dövüş oyunuydu benim için. subzero'yu aldım karşıma, "ne bakıyon birader?" dedim. bunu dememle bu bi uçtu üzerime tekmeylen... anam anam, "gavura mı vuruyon be mübarek" desem de dinlemedi, sıcak havada yaptığı hararetin sinirini benden çıkardı i.ne. ee tabi ben de dayanamadım, dilimi birazcık dışarı çıkıp ısırdım ve elimi de yumruk yapıp, orta parmağı biraz daha yukarıda tuttum diğerlerinden ve ekledim: "bela mısın ulan, amınskym senin gibi adamın ben, öldür olm beni yoksa sanayiden adam getirtçem, skertirtcem lan seni". ve bu ekledi, daha doğrusu iki tekme daha ekleştirdi gitti. bayılmışım. ayıldığımda "fatality" diyordu. muazzam bir dayak anlamına geliyormuş.
yine bir gün pacman oynuyorum. ağzımı açıp açıp kapatıyordum. dişler kırıldı tabi.
yapmamak için duygusuz bir mutfak robotu olmanın lazım geldiği hareketler.. asimo da olur..
misal benim geçen gün canım sıkıldı, açtım mayın tarlasını, her bayrak dikişimde yerimden zıplıyorum lan adrenalinden.. her yeni yer açışımda yerlere yatıyorum ''ahanda bu sefer patladık allahıma..'' diye..
sonrasında annem geldi payladı beni ''iyice gerzek oldun sen ha..'' dedi..
ben de gittim mikrodalga fırının karşısında, içerideki tepsi döndükçe ben de dönmeye koyuldum..
teknoloji insanlığı öldürüyor yavaş yavaş..
-Bilgisayarla konuşmaya çalışmak
-Joystiki emmek
-Istediğini yapamadığında kişinin kendisini geriye savurarak hadi beah demesi
-ÇOk konsantre olmuşsa ağzındaki salyalar eline akana kadar felçli kuduz köpek görüntüsü oluşturması
side-winder ile NFS serilerinden birini oynaken sandalyeden kaymak, veya halflife oynarken favori silah levyeyi headcrab lerin kafasina gecirirken mouse'u masaya vurmak, ve hatta flight simulator'de ucagi indirirken kafayi da yavasca asagi dogru egmek gibi sonradan dusununce feci komik duran yesil salatalarda gormek istedigimiz hareketler.
bilgisayarda ilk defa bir futbol oynarken, şut daha ileri gitsin diye joystiğimsi şeyi koparırcasına ileri doğru çekiştirmek buna güzel bir örnektir. elinin hamuruyla erkek oyununa bulaşmamak lazım azizim.
futbol oyunu oynama esnasında oyunda şut çeken kişinin ayağını şut çekercesine sallaması. bir de s.t.a.l.k.e.r. oynarken yapılan hareketler var ki 3 kitap çıkar bunlardan. misal şahsım reel hayatta köpeklerden korkmaktadır, stalker oynarken o uçsuz bucaksız vadide bir anda 4-5 mutasyon geçirmiş köpek peydah olur ve karakterin üzerine koşmaya başlar. elinde hayvani bir makineli tüfek olan rakimalboga ise ateş edeceğine shift tuşuna basılı tutarak(sprint) yüksek bir yere doğru kaçmaya başlar.
bir pc oyunu klasiğinin günlük hayata uyarlanmış versiyonu olarak;
(bkz: pacmancilik oynamak)
bir çubuk kraker alınır * iki arkadaş iki uçtan susamı pacman misali kemirirler. yanlarında onları gözlemleyen hakem krakeri kimin daha çok götürdüğünü tespit eder. bu durum paket bitene kadar tekrarlanır ve her krakerde en çok yiyen 1 puan aldığından en çok puan toplayan oyunun galibi olur. tabi bu oyunun en güzel yanı rakiple öpüşme ihtimalinin yüksek olmasıdır.
o kadar kendini kaptırır ki insan hakeme sövmeye başlar neresi faul ya aq bu hakemin ya.tabi bu arada arkadaşıda kaptımıştır kendini,nasl faul deil ya oteki ya bi sus amk ya mal seni der ve iki arkadş arsında dostluk biter o an