sözlüğe yazar olduktan sonra sevmeye başladığım gündür. haftanın en beğenilen entrylerini okumak apayrı bi keyif verir. ha iki gün dana gibi yattıktan sonra sabahın 7'sinde kalkmak adama koymuyor mu? hem de nasıl.
işyerinde milletin afyonunun patlayamadığı ama patlatmak için can atsanız bile kıdeminizin yetmediği, akşam eve geldiğimde bütün gün biriken sinir ve buna bağlı olan gazdan dolayı kilomun 1 kg + yönlü olduğu bir gündür. Patron olmadığınız sürece pazartesi kendisini size patron kılar...
cuma günü saat 16.00 sularında başlar bütün işleri pazartesiye ertelemek yaklaşık 2.5 günün planları da bunun üstüne eklenince, malum cumartesi pazar hiçbirşey yapamıyorsunuz, bir hayli zor geçen gün
insanın tasarlayıp da yapamadığı aktivitelerin bütününü içine alan, insanın karakterine kötü yönde etki yapan,bir nevi özgüven düşürücü işlek gün.
rejimlerin, verilen sözlerin hep bu güne ertelenmesiyle bi başlangıç ve önem teşkil eden gündür. ama tarafımca sevilmezler, pek bi sırıtır haftanın başı olarak...
sendromunun meshur oldugu gündür... pazar gününden baslar "vay yarin pazartesi, vay yarin is var, vay yarin okul var, vay yarin hafta sonu bitiyor, vay 5 gün stres, vs... " diye devam eder...
pazar gününüde zehir eder...
bu sendromdan kurtulmanin tek yoluda okula yada ise isteksizde gidilse sürekli güler yüzlü olup herkeze "hafta sonun nasil gecti?" diyerek sormaktir; böylece bütün haftanin daha iyi gecmesi saglanabilinilir...
pazar gunune tercih edilebilecek bir gundur. cunku pazar gunu, ertesi gunun pazartesi oldugu bilindiginden daha bi stresli gecer. pazartesi olunca ve ise guce koyulunca o stres biraz unutulur. zaten pazartesi gectigi zaman butun hafta daha cabuk gecer.
sevin pazartesi'yi. o da bizim bir gunumuz. ayrimcilik yapmayin.