iki gün dinlenmenin ardından başlanan yeni günün yarattğı bunalımlı sabah saatlerinin gün içine serpişmesi durumudur. güneş daha doğmamış, karga karnını doyurmamıştır ama siz uyanmışsınızdır. sonra güneş esneyerek uyanır, gerinir, yorganın içinde büzülür, gözlerini kırpıştır,uyanır sevimli sevimli. siz soğuktan donuyorsunuzdur. ayaklarınız üşüyordur. ve tüm güne yayılan bir mutsuzluk dalgası sizi yakalayıverir. işte pazartesidir. işte sendromdur.
ne kadar puşt varsa bugünün sabahına toplantı koyar.
ulan pazartesi sabahı trafik normalde olduğunun iki katı olur, ofis maslakta, bok mu var pazartesi sabahına alıyorsun? ayrıca sabah zihin açık olur diyen puşt ırkının başlangıcı olan ilkokul öğretmeninin götüne koyim ben.
ne oldu sabaha aldın toplantıyı ? 9'u 15 geçe anca geldim ofise, sigara da içememişim serviste, koştura koştura girdim içeri, raporları hangi dolaba koyduğumu da unuttum o telaşeyle, kahvaltıyı da yapmamış am beyinli tek hücreli varlığa dönmüşüm. sonra bir de pazartesi günü neşesi yaşayarak espriler yapmaya çalışıyorsun. sikmişim temeli de, yanındaki ingilizi de, fransızı da, trende kafalarına işeyen kediyi de.
sonra bana gelip geçen haftanın istatistiklerini sorma. sikerim istatistiğini sabah sabah.
gene üstüme üstüme gelmektedir. (bkz: pazartesi sendromu/#2838573)bunu okuyup da mı yapıyorlar bunu yahu? deja vu yaşıyorum resmen. gene toplantı, gene rapor, gene geç geldim; ve gene aynı lavuk fıkra anlatmaya çalışıyor.
pazartesinin haftanın ilk günü olduğu için üvey evlat muamelesi görmesi ve kendisinden nefret edilmesi halidir. hafta başı salı olarak değişirse, bu lanetten kurtulacak ve salı sendromuna tahtını devredecek gündür.
pazartesi tatil olmasına rağmen pazar gününden şuursuzca nükseden bir sendromdur. tıp bu konuda çaresizdir. burdan hakkari'deki dayıma ve geleceğin dahi hekimlerine selam yolluyorum.
insana pazar gününü zehreden sendrom. kafadaki düşünce baloncuğunun içinde yarının pazartesi olduğu yazmaktadır,ne yapılırsa yapılsın silinmez. zamanı durdurabilmeyi ister insan ama ne mümkün.. yarın paşa paşa işe - okula gidilecektir. pazartesi sendromunu önleyecek bir ilaç olsa satış rekoru kırardı diye düşünmekteyim. yatası bile gelmez insanın, pazartesiye uyanmamak için.
üniversite öncesi hep dolu dolu geçen, üniversite öğrencisiykense, ne hikmetse dersimin olmadığı, patladığım, geçmek bilmeyen pazartesi günlerinde yasadığım ve dilimden düşürmediğim duygu.
pazar akşamları saat 16 sularında bünyedeki gerilim top yapar lakin pazartesi sabah saat 7'de sendromdan eser kalmamıştır, zira göte giren şemsiye açılmaz.
an itibariyle hissedilmeye baslayan sendrom, saatler ilerledikce, icinize yerlesen´dir ayrica. pazartesi sabahlari zaten büsbütün bir sendrom halinde uyaniyorsunuz. (bkz: hosgeldin)
sanki geriye kalan 5 gün o saatte kalkmıyormuş , gün boyu tosur tosur uyuyormuş gibi yada işe ilk erken gidişimizmiş gibi uykunun son dakikasını bile sapına kadar değerlendirdiğimiz ve böyle herkes konuştukça bizimde olmazsa olmaza çevirebildiğimiz hatta yorum yazdığımız hatta uygulayıp yasadığımız , dur bana dokunma pazartesi sendromum bugün ya bilmiyo musun dedirten sendromdur.