dün saat 6 da kalkıp hava daha aydınlamadan lanet hürriyetteki dandik endüstri mesleği aramaya gidip sınava girdikten sonra işte tam da istediğim şey denilen durumdur.*
öğlen 12.00'ye kadar sürendir.
haftaiçi o saatte günün yarısını çalışarak bitirmiş, öğle yemeğine çıkmaya hazırlanan bünyenin; tatil günü aynı saatte yataktan yeni kalkıyor, güne yeni başlıyor olması ayrı bir zevk verir.
kutsaldır, uyunmalıdır. tercihim cep telefonun alarmını yarımşar saat aralarla kurup her seferinde "bugün pazar amk" deyip kapatmaktır.sabah yediden sonrası uyanıp yine uyumak olursa dadından yinmez.
pazar gününü ziyan etmektir. oysa erkenden kalkılıp gazete alınıp kahvaltı da hazırlanıp yapılınca, tüm bu eylemler gerçekleştirildiğinde bir de bakarsınız ki saat daha 10 olmuş, işte o an mutluluğun tavan yaptığı andır, daha yaşanacak kocamaaaan bir pazarımız vardır.
ancak öğlen uyanıldığında kahvaltı vs derken saat 15:00'i gösterdiğinde havanın kararmasına 2 saat kalmış olacak ki simsiyah ve kasvetli bir pazar akşamına mecburen merhaba denilecektir.
neticede gün bitmiştir artık.
hayatın en kasvetli anıdır bu pazar akşamı. hele bir de mevsim kış ise...