Sabah çişinizi yaparken bile hasiktir bugün pazar yarın işe gidicem psikolojisini hissettiğimizden gayet olumusuz anlamlıdır.Malumunuz gün şelale formatında olanca hızıyla akma adına elinden geleni yapar.H.içindeki bir günün akış hızı ile h.sonundaki bir günün akış hızı arasındaki fark pazar günü peak yapar.Peak noktası, günlerin insan psikolojisi üzerindeki etkisi göz önüne alındığında çöküşün en çok yaşandığı ana denk gelirki converse correlation *** dediğimiz hadise meydana gelir ki formulize edersek c.tesiden pazara giden her saniyede günlerin insan psikolojisindeki olumsuz etkisi saatte bi sn hızla artar.
ertesi gün okuyacak olanlar okullarına, kuntakinte olanlar ise kapitalist düzenin çarkını kaldığı yerden devam ettirmeye gidecekleri için en azından bu günün güzel geçirilmesi gerekir. yiyiniz. içiniz. sı.ınız. ve yatınız...
pazar günü sabahlarının kişiye göre değişen bir anlam ifade etmesidir. mesela pazar sabahı deyince akla geniş bir kahvaltı gazete eşliğinde ve sonrasında da pikniğe gitmek gelmektedir.
sevdiğin insanla birlikle kahvaltı edemediğin; pazar gezmesi yapamadığın, akşamüstüne doğru denize nazır yıldıztepe de biranı yudumlayamadığın, sonrasında tatlı bir yorgunluk gelip'' hadi film alalım izleyelim ''diyemediğin sürece bir anlamı yoktur be sözlük... nasıl da özenirim yıllardır, birlikle spor ayakkabıları çekmiş eşortmanlarla brunch a giden çifte kumrulara.. olmuyor işte.. bizim tayfayla cumartesi gecesi kafayı yaptıktan sonra pazar gününün vazgeçilmezi bir migren kalıyor genellikle..tehhey...
muhtemelen pazar günü çalışan ve çalışmayıp o günü dilediği gibi değerlendirenlere imrenen kişinin düşüncesidir. tin tin kalk giyin işe git, millet uyusun, ailesiyle kahvaltı yapsın, dışarı çıksın peh.
"aliii, önlüğünü ütüledim, gel as" yada "ayşeee, kalk temizliğe yardım et biraz"
gibi konuşmaların sadece küçükken nefret ettiğimiz pazar günleri olduğunu, okunulan yada çalışmaya gelinen şehrin içinde dinlenilmeye ayrılmış olan yada en kötüsü, biten ilişkilerin sonrasında en kötü geçen haftanın ikinci günüdür. bir soru sorulur ki soru sitili asla değişmez ve oda şudur "bu pazar ne yapsam?" ne yazikki cevap çok çeşitli ve eğlenceli olanlardır ancak yapılan eylemlerse aksine sıkıcı ve rutindir.
Diktatör baba tarafından sabahın köründe kaldırılıp, daha doğru düzgün ayılamamışken kahvaltıya oturtulup, ardından bütün gün evde tamirat yapan babaya yardım etmeye zorlanmak... Hıhı, evet. Bi anlamı olmalı. Yıllardır sırrına eremediğim... *
