seneler önce,
genç adam bir akdeniz kasabasında,
genç kız 50 km ötede bir ada'da,
aynı denize bakıyorlar her sabah uyandıklarında,
bazı sabahlar nem oranı düşük olunca ada net olarak görünüyor,
genç adam acaba "ada yaklaşıyor mu?" diyor,
bir pazar sabahı hayal kuruyorlar telefonla,
bir pazar sabahı kahvaltı yapıcaz diyorlar beraber, seneler sonra, hiç ayrılmicaz, öpücüklerimiz renk katıcak sabaha, her şeyi beraber hazırlicaz..
sonra genç adam bir pazar sabahı, pazar kahvaltısı başlığına denk geliyor,
hem de sabah, bir otelin kahvaltı salonunda tek başına kahvaltı yapmışken..
haftanın en güzel en keyifli kahvaltısıdır.kahvaltıdan nefret eden biri olduğum halde pazar kahvaltılarını asla kaçırmak istemem.annenin yaptığı müthiş poğaçalar,börekler,pizzalar,kızartmalar vb. özel yiyeceklerle süslü süslü hazırlanan kahvaltı sofrası balkonda içilen çaylarla pazar günün verdiği sessizlikle huzur verir,ailenizle birlikte olmak mutlu eder sizi.
pazar kahvaltıları resmen dinlendirir insanı.
hafta içi birarada olamayan aileler için haftanın en keyifli sabahı olmasını sağlayan uzun kahvaltıdır. fırından yayılan kek kokularıyla oğlumu uyandırmanın dayanılmaz mutluluğudur.
bakkala gönderilen çocuğun, salam, sucuk, meyve suyu, efendime söyleyeyim patates kızartması varsa tek eğlencesidir.
siz siz olun küçük veledinizi bakkala markete göndermeyin. gönderiyorsanız da güzel kahvaltı hazırlayın ki, der meister abisi gibi pazar sabahlarına mutsuz uyanmasın.
içime işlemiş arkadaş, pazar sabahı ağlayarak uyanıyorum resmen "ekmek almaya gönderecekler ya!" diye. sakin ol meister, hepsi geçti. artık küçük kardeşin gidiyor, sen büyüdün. ders çalışıyorum ayağına yatarak bakkaldan kaçabiliyorsun.
evet, derin nefes al... sen de meyve suyu al lan...
genellikle pazar günleri veya acıkmış karınla geçirelen cumartesi geceyarıları girilen entrydir.
koskaca bir haftanın en miskin zaman diliminde yaşanır ve miskinlik zamanı ne kadar çok uzun olursa tüm haftanın atraksiyonu masaya yatırılıp didiklenir.
2- 2 çeşit sıvı. taze sıkılmış meyva suyu, içine 1 kaşık türk kahvesi konulmuş sıcak süt, çay, bitki çayları, su.
3- gazete... bol ekli ve masanın kalabalığına göre, takas adaletini sağlayabilecek miktarda olması şarttır. bu arada kimse kendi gazetesini okumaz hep birilerininkine salça olur. en kıyak anları güzel bir haber veya makale yakalayanın akıcı bir hakimiyetle yazıyı özetleyip şevklendirmesidir.
4- tatlı... sıcak gidalara eşşek gibi yumulduğunuz ve sıvılarla çoşturduğunuz için ufacık kaselerde servis edilmesi daha mantıklıdır. mideniz bu raddeyi kaldırmasa bile o ufak ve renkli servisler ruhunuzu doyurur. amaaa yok arkadaş ben daha yerim diyorsanız acil ihtaç camını kırıp nutella'ya saldırın.
5- hızlı yeyip ''yahu şu sofrayı kaldıralımda gazeteleri öyle okuyalım.'' mantığı eshefle kınanır.
6- masanın hazırlanma evresine yardımcı olursanız uykunuz açılır ve randımanınız artmış olur.
7- saat takılmaz.. saat soran sevilmez.. geç kaldım imalarından hoşlanılmaz.. maillerime bakayım kolpası yapılmaz..
8- en son olarak türk kahvesi yada espresso. yeme performansına bağlı olarakta yanında soda veya su..
1 saat içinde yapmayı planladığım, kahvaltı da her çeşit şeyin bulunduğu ve özellikle kaşarlı-domatesli-sucuklu yumurtama ekmeğini banmak isteyen izmit semalarında gezinen 2 kişinin davetli olabileceği (daha fazlasına gücüm yetmez) bilimin son harikası mükemmel icattır.
not: gelecek kişi sadece ekmek getirmelidir.ekmek almaya kesinlikle çıkmam söyleyeyim.
onlu yaşların başladığı zamanlarda insana mutlu ailesi olduğunu düşündüren o günlük aralarında hiç bir sorun yokmuş gibi davranan aile bireylerinin biraraya gelip yemek yediği zaman dilimi.
zamanın geniş ve ferah olması en büyük artıdır. menüde daha fazla çeşit olur. hafta içi kahvaltılarına göre keyif çayı, sigara, gazete, gibi artıları vardır. helede balkonda yada teras gibi bir ortamda yapılıyor ise sevdiklerinle beraber bir şekilde muhhabbette o biçim gidiyorsa, tadından yenmez bir durumdur.
hafta içi eşşek gibi çalışan ve doğru düzgün kahvaltı edemeyen günümüz insanının iple çektiği ve maddi durumu çerçevesinde bir şölene, törene, ritüele dönüştürdüğü, yayıla yayıla, gerine gerine, mümkün olduğunca top çevirerek sündürdükçe sündürdüğü*, hatta ve hatta gazete okumak eylemi ile birleştirerek taçlandırdığı, hele ki yaz günü bahçede ya da balkonda yapılanının çok çok daha makbul olduğu stres sıfırlayıcı aktivite.
oh! bunun üstüne bi sigara gider.*
zevktir. insanın yeni yeni tatlar yaratası gelir olmadı fener'e gidip tadası gelir. pazar kahvaltısının esasoğlanı sıcak ekmek, esaskızı her daim gazeteler olmuştur.
annenin özenerek hazırladığı, babanın ona eşlik etmesi için gidip sıcak ekmek ve gazeteler aldığı, her ne kadar geç kalkmaya alışsanda vazgeçemeyeceğin pazar sabahı kahvaltılarıdır.
uzun pazar uykusundan sonra annenin genelde özene bezene hazırladığı kahvaltıdır. kahvaltı isimde kalır o ayrı. oturulduktan sonra uzadıkça uzar bu yemek faslı, öğleni geçer saatler. yakın çevredeki akrabalara uyanıldığı gibi evin çocuğu tarafından telefonla haber saldırılır. *
ardından yazsa balkonda kışsa mutfakta keyifle hazırlanmış kahvaltıya cümbür cemaat oturulur. sohbetin durmaksızın devam ettiği, her pazar sürerliliği olduğundan artık bazı ailelerce gelenekselleşmiş olan kahvaltıdır.
