Uyanmak için akşamı beklemek, yemek yemek için akşamı beklemek, yıkanmak için akşamı beklemek... Kısacası pazar günü, özellikle de pazar gündüzü yatakta geçen, pek de bişeyin yapılamadığı bomboş bir gündür.
ailenizle beraber uzun bir pazar kahvaltısı yapın. hava güzel ise dışarıya çıkın arkadaşlarınızla(varsa sevgilinizle) buluşun gezin güzel havanın tadını çıkarın.
eğer biliyorsanız, istanbul'da kıyıda köşede kalmış birkaç eski kilise var. hâlâ bizanstan kalma ayin müziklerini kullanıyorlar. her pazar açık olmayabiliyor buralar, denk gelirseniz gidin. hiç değilse paskalya, noelde falan kesin açık olur buralar. herhangi bi kiliseden bahsetmiyorum yalnız, bazı birkaç tane var. dini bir etkinlik olarak değil yalnız, biraz ortaçağ müziği dinlemek için gidin. bütün yorgunluğunuzu alır, hem de değişik bir şey denemiş olursunuz.
extrem bir hayat adına canınızın çektiğince atlayın, zıplayın, uçun, kaçın anasını satayım.
yamaç paraşütü, rafting, snowboard, bungee jumping, hiçbirşey yapamazsa buz pateni yapmak yerine ps3, sinema, tv, çayır çimen diyen adamın kendisini gömmesini öneririm.
aşık olduğunun kadın ile akşama kadar yataktan çıkmayın. tabi ki yatakta ne yapacağınıza kendiniz karar verirsiniz artık. ister uyuyun, ister sevişin, isterseniz de birbirinize masal anlatın.
güzel bir kahvaltı yaparak güne başlamak , arkadaşları arayıp mini bir organizasyonla bowling turnuvası , balığa gitmek , sinema izlemek gibi aktiviteler yapilabilir . yeter ki pazar günleri çalışmayın , işte değilseniz her pazar güzeldir .
