pazarlar türk toplumunun en büyük çeşitliliğini yansıtan bir yerdir* burada yaşanan diyaloglar da bi o kadar komik, bi o kadar düşündürücü ve bi o kadar ucuzdur.*
pazarcı: domateslere bak büyük büyük kafam gibi...
pazarcı: karpuzlara bak götüm gibi götümm hehe...
pazarcı: portakal var portakal, memem kadar memem...
-3 tane 10, 3 tane 10, ikizlere takkeeee..
+bunun kırmızısı var mı?
-var abla, kaç beden?
+90
-al abla, çok yakışır sana
+ı-ıh, beğenmedim, moru var mı?
-buyur abla
+güzel değil. siyaha bakabilir miyim?
-al abla
+bu da güzel durmadı, en iyisi beyaz alayım. yada yeşili mi alsam? dur bi kocama sorayım.
-la bi git!
bir müşteri ve pazarcı arasında geçen diyalog olabilir.
m: müşteri
p: pazarcı
m : kilosu ne kadar ?
p : kağıtta yazıyo görmüyon mu ?
m : ne biçim konuşuyosun sen. ne biçim pazarcısın sen!
p : ya bırak ya.
m : ne demek bırak. sen burada satıcısın, bense müşteriyim. benimle düzgün konuşacaksın.
p : konuşmazsam napacan lan ?
m : çık o tezgahtan göstereyim sana ne yapacağımı.
ardından kavga başlar. artık diyalog değil, fiziki müdahaleler işin içine girmektedir. ama o müşteri ne dövdü ya ...
