Küçükken,
sofraya döktüğümüz,
ekmek kırıntılarını,
işaret parmağımızı,
üzerine bastırır,
yerdik birer birer.
Arkamızdan ağlardı yoksa herbiri,
Annemin dediği gibi.
Küçüğüz hala,
aşkın sofrasında.
Ekmek kırıntısı gibi,
bekleriz.
Hangimize değdirecek
parmak uçlarını?
Hangimize öptürecek
dudaklarını?
Küçüğüz,
Biçareyiz.
Ekmek kırıntıları gibiyiz.
Sofranın başında,
zamandır artık annemiz.
Anne,
aşk gerçek mi?
Parmak uçlarını bize,
değdirecek mi?