Gene aklıma geldi bak jenerik müziği ve renkleri ile pazar gecemizi doruklara taşıyan muazzam klup. Şu an Aglamıyorum ya gözüme kum kaçtı sadece
(bkz: https://youtu.be/_bHr1Oeysjc?si=PDlP-MG02FF1bz6G)
çoğumuz <parliament gece sineması> deriz. aramızda o dönem çocuk olanlardan bu gece filmlerini izleyemeyen de olmuştur. <bizimkiler> dizisi biter bitmez anneleri veya ebeveynleri yatağa göndermişlerdir.
o kadar severdim ki o müziği, radyoda çıksa da kasede kaydetsem diye nöbet tutardım radyo başında bazen. yıllar geçti üzerinden, ama hâlâ çalma listemde var.
90'lı yıllarda pazar günlerini iple çekmemizi sağlayan, genellikle türk televizyonlarındaki ilk kez yayınlanan yabancı filmlerin olduğu, reklamlarında ve açılışında Karla Bonoff'un seslendirdiği All My Life şarkısının çaldığı ardından Parliament Sinema Kulübü Pazar Gecesi Sinemasını Sunar cümlesiyle açılışın bitip, film izlemeye geçildiği bir sinema kuşağıydı. unutulmazdı her yönüyle.
Özlediğim zamanlar. Gerçe ben çocukken haftanın 5 günü tonsilit oluyordum ve genellikle annem bu sebeple (sobalı ev ) salonun ortasına yatak serip benimle uyumak zorunda kalıyordu. Bende bundan istifade parliament ne verdiyse izliyordum çaktırmadan " hayvan mezarlığı , chukky , freddy ' nin kabusu " ne güzel günlerdi . Keşke her gün bademciklerim şişseydi de o yaşta o güzel yıllarda kalabilseydim. Her şeyin değerini anladığımız zamanlardı. Şimdi hangi filmi istersem 20 dakikada indirip , full hd smart tv de izleyebiliyorum.
Bademciklerimi de aldırdılar zaten.
kimilerimizin çocukken geceleri gizlice üyesi olduğu ve büyüdükten sonra gizliliğin ortadan kalkıp artık yerini aleniliğe bıraktığı ancak bu sefer de kulübün kendisinin ortadan kalktığı özel bir kulüp. olay önce henüz çocuk yaşlardayken geceleri merak sonucu göz ucuyla kulübü görmenin sonrasında her gece gizlice o kulübü ziyaret etmeyle başlar. tabii burada amaç büyüklere yakalanmamaktır bir yandan da. kimilerimiz bu aşamayı geçemeyip her seferinde yakalanırken kimilerimiz ise çaktırmadan kulübü izlerdi. zaten işin zevki de bu gizlilikteydi. vay be ne günlerdi öyle değil mi.
çünkü şimdikinden farklı olarak o dönemde pazar hüznü yetmezmiş gibi onu hatırlatacak bin türlü şey de koca pazar gününe serpiştirilmişti.
annenin ütü yapması
banyo yapmak
tırnak kesme
banyo yapıldığı için sokağa çıkma yasağı
ödev kontrolü
veeee parlament sinema kulübü.
hayır zaten pazar günü her şeyi yasaklıyosun küçücük çocuktan, bir de adım başı "bugün pazar. yarın pazartesi yarraa yedin işin yoksa bütün hafta okula git" mesajını admaın kafasına sokmanıza ne gerek var.