paris

entry416 galeri149 video4
    291.
  1. Bir yıldan beri yaşadığım ama hiç bir havası olmayan şehir.
    1 ...
  2. 290.
  3. ressamlar tepesi denilen yerde bilinen klişe ressam profilindeki insanların türk olduğunuzu öğrendiğinde gardaşş gardaşş diyerek resimlerinizi yapmaya çalıştığı yere sahip şehir.
    0 ...
  4. 289.
  5. Her taraf zenci dolu.varilde ateşler yakılmış etrafına çöreklenilmiş.rafet el romanın amerika şarkısı klibi gibi.sokakların kimisinde sidik kokusu kimisinde kadın kokusu hakim.
    Kadınlar gayet estetik ve asaletli.şehir gezmelik olarak fazlaca abartılmış.tatmin olmadım.fakat burada yaşayacak olmak biraz farklı gibi.erkeğinin de kadınının da fransanın kendine özgü özgür ve çekici bir tarzı var.sosyal hayat güzel olmalı.
    1 ...
  6. 288.
  7. anlatıldığı gibi aşk şehri değil kesinlikle. ama genede avrupada gördüğüm en güzel dördüncü şehir.
    2 ...
  8. 287.
  9. Gittiğim en güzel şehirdir. Gidip görmeyenlere söyleyeceğim çok şey var ama ben şunu seçtim: eyfel sandığınızdan da büyük.
    2 ...
  10. 286.
  11. Champs ellysee'nin Concorde, yani şu dönme dolap tarafından Girişindeki Adidas magazasinda Playstationlar var. Saatlerce oynasaniz de sorun cikarmiyorlar. Cikarmadilar.
    2 ...
  12. 285.
  13. Truva savaşını başlatan ve o savaşın kahramanlarından olan adam. (bkz: truva savaşı)
    https://galeri.uludagsozluk.com/r/822995/+
    0 ...
  14. 284.
  15. bir boka benzemeyen sehirdir. londra' dan gittigimde koy gibi gelir amk. gece isiklar falan gideri vardir biraz. sanat duskunleri falan eksiler simdi. gulerim bende.
    3 ...
  16. 283.
  17. fransanın başkentidir. modanın merkezidir. sanat ve kültür şehridir. şehirde bir çok anıt vardır. mimarisi fena değildir. ancak çoğu yeri çiş kokar. genelde herşeyi eskidir. Champs-Élysées namıdeğer şanzelize bizim bağdat caddesinin yarısı etmez. eyfel kulesi desen paslı demir yıgınından baska birsey değil. gece eğlence dönüşü park bahçe gibi yerlerde takılırsanız zenciler rahatsız edebilirler. aman ingilizce küfretmeyin olay çıkar türkçe küfredin türk oldugunuzu anlasınlar bu sayede zarar görmezsiniz.
    2 ...
  18. 282.
  19. 281.
  20. Beş para etmez bir şehir , ulan okadar güzel şehirler varken burası nasıl bu kadar işkek olur anlaşılmaz romantizmlede hiçbir alakası yoktur , herşey para bu şehirde.
    1 ...
  21. 280.
  22. Allahın belası bir şehir. Oteller çok pahalı ve orta halli olanlar ds berbat. Su en az 2 euro, eğer domuzeti helal kesim vesayreye dikkat ediyorsanız yiyecek bir şey yok, bir hafta boyunca benim gibi konserve balık yersiniz.

    Aşıklar şehri falan da değil yani, bir özelliği yok. Fakat muazzam bir tarihi dokusu var. Gotik mimari kullnılmış katedraller, tüm binaların eski ve tarihi olması harika görünüyor.
    4 ...
  23. 279.
  24. Özledigim, yaşamak istediğim, bayildigim şehir.
    3 ...
  25. 278.
  26. 277.
  27. eyfel kulesi ve şehir planlaması ile insanın aklını başından alan fransai'nın başkenti.şehirdeki yapılar inanılmaz denilecek kadar güzel.sadece kuleden ibaret olmadığını gittiğiniz zaman anlayacaksınız.

    not: fakirler bilmez.
    1 ...
  28. 276.
  29. 275.
  30. Namı değer romantik şehir ama kesinlikle yalan Fransa'ya gittiğinizde fransada kaldırımlarda ve yollarda Fransız'dan çok Cezayir'li ve Fas'lı görüceksiniz inanın bana tarihi yerler bakımından oldukça geniştir ama gezilip görülecek yer çoktur mutfakta oldukça geniştir ama türk mutfağıyla fazla uyuşmuyor maalesef...
    2 ...
  31. 274.
  32. 2015 yılına terör saldırılarıyla giren Fransa'nın başkenti.

    Fransa, 2. Dünya Savaşı'nda son derece ağır ve zor bir işgale uğradı. Cephede mağlup olması üzerine Almanlar'a teslim oldu, Fransa'nın yarıdan fazlası Alman işgaline uğradı, işgal edilmeyen güney bölgelerinde de başkenti Vichy olan ama herşeyi ile Almanya'nın gölgesinde kalan bir hükümet teşkil edildi.

    Paris'e giren Almanlar şehirde sıkı bir askeri idare kurmuşlardı ve Alman gizli polisi Gestapo, Fransızlar'a göz açtırmıyordu. işgale karşı mücadele eden direniş örgütünün eylemlerine son derece şiddetle mukabele ediliyor, öldürülen her Alman askerine karşı sivil halktan birkaç kişi kurşuna diziliyordu.

    Paris'te belediye sivil Fransızlar'ın elinde ama tamamen Alman kontrolünde idi.

    Belediye Meclisi Başkanlığı'na, 1943 Mayıs'ında eski bir politikacı ve önemli işadamı olan Pierre Taittinger getirildi. Taittinger kendi ismini taşıyan şarap bağlarının sahibi ve o bağların üzümünden yapılan meşhur şampanyaların da üreticisi idi. Almanlar ile iyi geçinmesinden dolayı direnişçiler tarafından "hain" olarak görülüyor ve kurtuluşun ardından hesap sorulacaklar listesinin ilk sıralarında yer alıyordu.

    Almanlar'ın cephede ardarda yenilerek geri çekilmeleri, Paris'teki işgal birliklerini daha da acımasız hale getirmiş ve sivil halka yaptıkları zulmü arttırmıştı.

    Bozgunun en karanlık günlerinde, 1 Ağustos 1944'te, Dietrich Von Choltitz adında bir Alman generali Paris'in askeri valiliğine getirildi ve müttefiklerin ilerlemeleri üzerine Alman birliklerinin Paris'i terketmeleri gündeme geldi...

    Von Choltitz, işte o günlerde akıl almaz bir emir aldı: Berlin'deki karargahından Von Choltitz'i arayan Adolf Hitler, Paris'in boşaltılmasını ama Fransızlar'a ve müttefiklere harap şekilde bırakılmasını emretti! Eiffel Kulesi, Louvre Sarayı, diğer saraylar ve Notre Dame Kilisesi başta olmak üzere şehrin en güzel ve tarihi mekanları dinamitle havaya uçurulacaktı.

    Hitler, şifahi olarak verdiği emrin yerine getirilip getirilmediğini birkaç saat sonra telgrafla tekrarladı ve ardından tekrar telefon ederek "Paris Yanıyor Mı" diye sordu...

    Emrin duyulması üzerine Belediye Meclisi Başkanı Pierre Taittinger, isveç başkonsolosu Raoul Nording ile beraber askeri vali Dietrich Von Choltitz'i Meurice Oteli'ndeki karargahında ziyaret ederek emri yerine getirmemesini istediler. Nording, Von Choltitz'e nazik bir dille müttefiklerin ilerlediklerini, birkaç gün içerisinde Paris'e gireceklerini ve şehrin tahrip edilmesi halinde bunun hesabının sorulacağını hatırlattılar ve Hitler'in emrini yerine getirmediği takdirde sadece Von Choltitz'in değil, ailesinin güvenliğinin de sağlanacağı garantisi verdiler.

    Alman general "Tarihe Paris'i yokeden kişi olarak geçmeyi zaten istemem" dedi ve 25 Ağustos 1944'te 17 bib askeri ile müttefiklere teslin oldu!

    General Dietrich Von Choltitz önce ingiltere'de, sonra da Amerika'daki bir esir kampına götürüldü ama müttefiklerden gayet iyi muamele gördü ve iki sene sonra serbest bırakıldı. Almanya'ya dönen general 1966 yılında Baden-Baden'de öldüğünde cenazesine Fransız subayları da katıldılar ve Von Choltitz'in tabutunu "paris'in kurtarıcısı" olarak selamladılar.

    Alman generali Paris'i tahrip etmemeye ikna eden Pierre Taittinger, üzerine yapıştırılan "işbirlikçi" damgasından kurtularak hemen "kahraman" olacak, isveçli diplomat Raoul Nording de kahramanlar listesinde yer alacaktı!

    Hitler'in Von Choltitz'e verdiği Paris'in yıkılması emri, daha sonra filmlere de konu oldu. 1966'da çevrilen ve başrollerini Alain Delon, Jean paul Belmondo ve Orson Welles'in oynadığı "Is Paris Burning?", yani "Paris Yanıyor Mu?" nun ardından 2013 yılında çevrilen "Diplomacy" de de General Dietrich Von Choltitz'in Hitler'in emrini yerine getirmemesinin neticesinde Paris'in kurtuluşu anlatılıyordu. (Murat Bardakçı, Habertürk, 11.01.2015)
    3 ...
  33. 273.
  34. bu şehirde doğanlara ''parisien'' denir.
    2 ...
  35. 272.
  36. modasıyla ünlü olan şehir şimdi saldırılarla gündemde.
    2 ...
  37. 271.
  38. 270.
  39. 269.
  40. Tunceliden çok dhkpclinin barındığı şehir.
    3 ...
  41. 268.
  42. en büyük problemi taksisi olan yerdir. cumartesi gecesi 1 saatten erken bulmak imkansızdır.
    2 ...
  43. 267.
  44. yılbaşını geçireceğim fazla beklentimin olmadığı meskendir. gece kulüpleri de oldukça pahalı gözükmekte.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük