ferhan şensoy' un hiciv ve ortaya koyan müthiş bir film.
izledikçe izleyesi gelir insanın.
her sahnesi, her repliği ağrı bir keyiftir.
ayrıca ceza ve fuat da "pardon" şarkılarıyla film müziği konusunda katkıda bulunmuşlardur.
ferhan şensoy'un " çok tuhaf soruşturma " oyunundan yola çıkarak hazırlanmış film. filmi izlemedim ama oyunu defalarca izledim. gerçekten çok iyi ve komik. cd si marketlerde mevcut. bulamazsanız, ortaoyuncularda satılıyor.
--spoiler--
ben artik haysiyet takilmiyom maddiyat takiliyom,
şişme pezevenk osman
--spoiler--
replikleriyle eğlendirmiştir izleyenleri. ayrıca komedi filmi diye izleyince komik gelmiyor dram var ortada aslında güzel bir şekilde ülke gerçeklerini ortaya koymuştur.
mert aykal'ın yönettiği
seneryosunu ;Ferhan Şensoy'un düzenlediği
başrollerinde ise ; Ferhan Şensoy, Rasim Öztekin, Ali Çatalbaş, Zeki Alasya, Bülent Kayabaş, Erol Günaydın, Şahnaz Çakıralp oynadığı muthis bir türk filmi
defalarca izlememe rağmen halen aynı zevki veren ,ilk izlediğim ki gibi beni güldürebilen tek türk filmi. **
pardon !
ferhan şensoy'un çok tuhaf soruşturma adlı oyununun beyaz perdeye yansıtılmış hali. bu yüzden olsa gerek diyalog ağırlıklı bir film.
ibrahim (ferhan şensoy) 16 yıl gecikmelide olsa askere gidecekken kendini polisten kaçarken bulur. muzaffer'i'in( rasim öztekin) evine sığınır ama bir şekilde onun da başı yanar. işkence kelimesini bile işkence gibi kullananan komiser (bülent kayabaş) , bu ikisine zorla üçüncü kişiyi söyletir. sırf kurtulabilmek için bir üçüncü kişi bulurlar: aydın (ali çatalbaş)
hep beraat edeceklerine inanırlar ama nerde? düşerler mapus damlarına alakaları bile olmayan bir suç için. yanlışlık anlaşılıp gerçek suçlular açığa çıkınca, hapishane müdürü(zeki alasya)''pardon''der sadece.''pardon, bir yanlışlık olmuş.''
adalet sistemindeki çarpıklığı kara mizahla anlatan, mesajını da veren filmin sloganı şu:''türkiye'nin acıklı adalet sorunu hiç bu kadar komik anlatılmadı''.
çok komik sahneleri olan, bazı yerlerde beni resmen koparmış bu enfes filmden şu diyaloğu yazmazsam bir tarafım şişer:
ibrahim : kaç cigaramız kaldı?
muzo : sigaramız diye genel bi durum yok.
ibrahim : tamam tamam. kaç cigara kaldı yani?
muzo : kalmadı sigara bitti.
ibrahim : noolucak?
muzo : bırakalım sigarayı. sağlığa zararlı zaten. bütün dünya bıraktı bir tek biz türkler içiyoruz.
ibrahimlerin satılan dükkanından elde edilen para, eniştenin yatırdığı bankada hortumlanır.
ibrahim'in babası: devlet, faizi değilse bile anaparayı şakır şakır öder.
enişte: devletin şakır şakır para ödediği nerede görülmüş! ille ödeyecekse önce onu taksitlere böler, sonra sittin senede öder.
türk izleyicisinin büyük önem vererek (!) 30000 gişe yaptırdığı, türk sinemasında, komedi filmleri arasında ilk 5'te yer alacak kalitede olan filmdir...
çakma hababam sınıfı serilerinin milyonu geçtiği veya yaklaştığını düşünürsek, bu filme 30000 gişe hakikaten her şeyden öte ayıptır...
sonuç olarak türk izleyicisinin maalesef, vcd filmi olarak görüp beğendiği ve hakkını vermediği filmdir.
muzo:senin allah cezanı versin ibrahim. ibrahim : verdi işte daha ne verecek . muzo : benim ne sucum var ? ibrahim: benim bi sucum var mı ki ? muzo: var tabi .polis seni kovalıyor. sende hıyar gibi koşup benim eve geliyosun , polis zaten heyecan arıyor .... Pat icerdeyiz !
--spoiler--
"ibrahim abi, şube taşınırken baaaazı dosyalar arazi olmuş, seninki de o arada gitmiştir herhalde, istersen sen artık bu işi hiç kurcalama, siktiret." dedi.*
--spoiler--