yaklaşık bir sene önce başıma gelmiş bir hadisedir. bu soruyla yanınıza yaklaşanlar genellikle inşaatta çalıştıklarını, buranın yabancısı olduklarını ya da memlekete dönmeye çalıştıklarını ifade ederlerdi. ancak ankara semalarında yeni bir tür ortaya çıktı. elinde motorlu testeresiyle "ağaç kesmeye geldim iş bulamıyorum, bir milyonun var mı?" diyerek yaklaşıyor. ve abartmıyorum elinde motorlu testereyle dolaşan ve bu şekilde para isteyen bir kaç kişi daha gördüm, duydum. bu kadar ilerlemiş muhabbet. üstü kapalı tehditte son nokta gibi... hayır, alıcam ışın kılıncı'nı sektöre dalıp toplıycam milyonları o olucak...*
kadıköy'de iki tane liseli kız tarafından maruz kaldığım sorudur. giyimleri kuşamları gayet düzgün olmasına rağmen, yolumu kesip 1 ytl istemeleri çok abes gelmişti. tersledim, başka kurbanlara yöneldiler.*
kadıköy rexx civarında emolar tarafından sıklıkla karşılaşılabilecek bir soru çeşidi. sinek ilacı taşımayı düşünüyorum yanımda bu yüzden. adamın eline baksan son model telefon (ki o da 2 yıl taksitli filandır muhtemelen) ama utanmadan gelmiş senden 1 milyon istiyor.
kafası güzel insandır. ankara ulus çiçek'i bilenler bilir.
saat 23:00 suları. oturmuşum durağa. üstümde kaban ayağımda rugan ayakkabı, kulağımda en sevdiğim yankı sagopa kajmer dinliyorum. herzenin biri bana doğru yaklaştı. önce kulaklığımı çıkardım. adam en sarhoş ve pis kokar haliyle yanıma geldi.
-bir sigara versene!..
+yok sigara filan
-la bi sigara versene
+la yok dedim
-la bebe içmiyon mu sen siğhara la?..
+yok içmiyorum ben ne sigarası
-o zaman bir milyon versene ben alayım
(yok dedim adamı savdım)
(bu sefer de yaşlı bir adama sülük gibi yapıştı)
-dayı bi sigara versene?
+senin gibi piçlere sigara filan vermem ben. git çalış evine para götür. beslemem ben sizin gibileri
-dayı bi sigara istedik ver işte
+sssssiktir git oğlum, sssssiktir git evlaaaadıım
(ve adam kaybolur karanlık içinde söylenerek)
adam ne kadar zamandır içiyorsa artık hala milyonun varlığına inanıyor.