--spoiler-- ibrahim: bana da versene bi cigara muzo: hayatta vermem. çok az sigaram kaldı burdan ne zaman çıkıcamız belli değil. ibrahim: olum muzo kıllık yapma. bu durumda o cigara zaten yetmez. nasılsa bi formül bulunacak. sinirimi bozma attır bi cigara. muzo: hayatta vermem. ibrahim: bana bak muzo. seni şimdi burda boğarım. geri kalan cigaraların hepsini yalnız içmek zorunda kalırım. her cigara yakışımda rahmetlinin cigarasıydı diye dellenirim. beni böle filtreli dertlere gargara etme. attır bi cigara.
ibrahim: asuman evlenmiş mi? muzo: bilmiyorum. banane! ibrahim: evlenmiştir orrospu! muzo: sen o karı için geldin di mi istanbul'a? ibrahim: hayır olum ne ilgisi var? muzo: ne ilgisi yok? tutuklandık! burdan nası çıkıcaz demiyosun asuman evlendi mi diyosun. o kadar asuman'ı merak ediyosan babana gitseydin, kız kardeşine gitseydin! ibrahim: ben onnarnan küsüm!
--spoiler-- komiser: boşuna vakit kaybetmiyelim. hemen konuya girelim. bütün bildiklerini anlat!!11bir aydın diktepe: valla hiçbi şey bilmiyorum amir bey. benim bu anlattığınız olaylarla hiç bi ilgim yok. komiser: yok ya? aydın diktepe: yemin ederim sayın amirim. komiser: herkes böyle söyler. herkes yemin eder. gözünün içine baka baka yalandan yemin ederler. hiçbirinin çarpıldığını görmedim. memur: çok haklısınız sayın amirim. komiser: evet ya. bigün de biri çıksın, suçunu kafadan itiraf etsin dişimi kırıcam ha. kimi tutuklasak suçsuz. sanki buraya yanlışlıkla gelmiş. biz sanki kimi tutuklıycamızı bilmiyomuşuz gibi. aydın diktepe: sanki...
--spoiler--
--spoiler--
Müdür: ne var yok?
ikinci müdür: haberler kötü sayın müdürüm.
Müdür: hayrola.
ikinci müdür: 5. Koğustan 4 kişi firar etmiş sayın müdürüm.
Müdür: Yok ya. Rezalet. Sabah yoklamasında mı anladınız?
ikinci müdür: Hayır, gaste yazıyor.
--spoiler--
--spoiler--
ikinci müdür: Müdürüm, dış nizamiyenin oraya da bi sarmaşık dikelim istersniz. Amerikan sarmaşığı diyorlar, çok sırnaşık. Hemen sarıyor dört bir yanı.
Müdür: Güzel değildir o. Ben dış nizamiyeye asma dikicem. iç kısmada bir çardak yaparız.
ikinci müdür: O da güzel olur müdürüm.
Müdür: Ne desem güzel olur diyorsun. Senin şahsiyetin yok mu. Bir şeye de hayır öyle olmaz desene lan.
ikinci müdür: Ben sizi şey yapmamak için şey yaptım sayın müdürüm. Yoksa öyle olmaz zaten, hiç olacak şey değil yani. Dış nizamiyeye asma, içeri çardak, ortaya havuz, fışkiye. Ne lan bu ordu evi bahçesi mi burası.
--spoiler--
--spoiler-- muzo:memur beey bi telefon edebilir miyim? memur:bu saatte kimi aricanız? ibrahim:iki kız arkadaş çağırıcaz. memur:kızlar bu saatte uyumuştur siz en iyisi birbirinizi yapın ehe ehe he ehe. muzo :pezevenk --spoiler--