evde kalmış 2 yumurta,biraz salça ve peyniri karıştırırıp kusmuk gibi bir yiyecek yapıp,bayatlamış ekmek eşliğinde sunan ev arkadaşınla bu kusmuğu yerken "napacağız biz şimdi?" şeklinde kritik yapıp herşeye rağmen mutlu olmak,paralı günlerinde bile o günü özlemek ve gülerek yad etmektir.
insanın adımını evden dışarı atmamasına, evde tıkılıp kalmaya neden olur. zira dışarda herşey parayladır. babanın gözüne görünmenin zamanının geldiğini hatırlatır.
evde depozitolu şişe var ise olanaksızdır.
kötü günler için millet para biriktirir benim önerim ise şişe biriktirmek. parayı dayanamaz harcarsın ama şişeyi paraya dönüştürmeye üşenirsin, kurtarıcıdır onlar.
beni kurtardığı zamanlar oldu.
dün yediğin iskender'e küfretmek demektir. 'ne vardı ekmek arası yesem' pişmanlığı insanın beynini kemirir... gerçi ben bilmem de, arkadaşlar anlatıyor işte.
en boktan durumdur. insan ne yapacağını şaşırır. parasızlığınız yürüyüşünüze bile yansız, kendinize güveninizi gayri ihtiyari olarak kaybedersiniz. bu durumda
sadece cüzdanın boş kalması degildir. hayattaki bir çok zevkten mahrum kalmaktır bir de.
sigara vardır, para yoktur.
çaysız, kahvesiz, alkolsüz içilen sigaranın ne kadar haysiyeti olursa o kadar haysiyeti olur parasız kalanın.
"parasız adam şerefsiz adam"
para puşta yakışır"
sözlerini edenler de sanıyorum aynı dertten muzdariptiler.
insana kendisini sokak kedisi gibi hissettiren durum.. hele de yolculuk sırasında çılgınca para harcayıp sonra da otobüse verecek beş paranız kalmadığını anlayıverdiğinizde * daha bir acıklı daha bir ezik, ibret alınması gereken durum..
öğrenci kişisinin bazen çözümsüz kaldığı, saç baş yolduran, allah kimsenin başına vermeyesi durum.. ulen kriz var babanın işleri kötü biliyorsun, isteyemiyorsun, çalışacaksın tamam ama işte yok! allahım sen soktun sen çıkar beni bu durumdan yareppim.. amin..