parasının yatmasını bekleyen öğrenci tedirginliği

entry1 galeri0
    ?.
  1. şu öğrencilik hayatım boyunca defalarca maruz kaldığım ve murphy kanunlarına olan inancımı deniz seviyesinden oldukça yukarı taşıyan durumdur.

    üniversitede tamamen parasız kaldığım dönem pek olmadı; ancak "nasıl olsa şu gün yatacak param, vur patlasın çal oynasın" diye müsrifliğin bokunu çıkardığım günlerin ardına murphy asla boş durmadı ve simit gibi öğrencinin yapı taşlarından olan bir besin kaynağını alabilmek uğruna izmir sıcağında beni akşamlara kadar bekletti. cepte 10 kuruş civarı bir parayla sabahtan akşama kadar derse giren bir öğrencinin doğal olarak aküsünün suyu bir süre sonra boşalmaya başlıyor.

    aslında 1 hafta önce çok keyifliydim. hesaptaki paranın tekrar para yatırılacak güne kadar hayli hayli yeteceğini düşünerek "olm kaç kere öğrenci olucan, ufak kaçamaklarla onu mutlu et bugün" dedim kendi kendime. aslında cosmopolitan dergisini falan okumam ama neden böyle konuştuğumu ben de bilmiyorum.

    bu süre zarfında arkadaşlarla kafelere falan gittim, ki hem asosyalin teki hem de iktisadi durumların elvermemesi hasebiyle pek yapmadığım bir şeydi, kahvaltılık alıp onu bile dışarda yapmaktan kurtularak kar edeceğini düşünen ben hiçbir menüdeki fiyata göz atmadan umarsızca garson çağırıyordum. ancak son akşam yatarken cebimde 10 kuruş olduğunu farkettim. "neyse," dedim, "yarın yatar paramız sabah alıp devam ederiz aynen." ama bir yandan da içimi bu tedirginlik kemiriyor tabi, "napıcaz be kamil" şeklinde sayıklamalarla garip garip rüyalar görüyorum. bankamatikler bozuluyor, çektiğim parayı suya düşürüyorum, paralar sahte çıkıyor...hayır!

    sabah ilk iş bankamatiğe koştum. kartı sokarken bile o şüphe hala içimi kemirmekteydi. ya yatmamışsa? ya gecikirse? ulan murphy bi rahat bırak allasen! en sonunda acı gerçek karşımda öylece duruyordu:

    - bakiyeniz 2.05 tl.

    bu kadar mı lan? akvaryumdan yere fırlayan balık gibi debelenmek istedim ona bile takatim yoktu. dile kolay, 6 saat ders var o gün ve sabahları en sevdiğim kahvaltı türü olan simit-çay kombinasyonunu bile yapamadan hoca dırdırı çekmek zorundayım. en sevdiğim kahvaltı türüymüş. gören de sucuklar, salamlar, kaşar peynirleri gırla gidiyor da ben bunların arasında simit ve çayı seçiyorum sanacak. istersen sevme, elin mahkum.
    akşam saat 4 civarında perişan bir halde bankamatiğe vardım. evet gelmişti, oradaydı. bakiyeniniz 202.5 tl. bundan daha mutlu ve mesut olduğum tek an sanırım volkan'ın sevilla'daki maçta dani alves'in penaltısını kurtardığı andı. gerçekten büyük mutluluk. aldığım 200 tl'yi adeta kaptan puyol gibi sallıyordum. hatta gece gördüğüm kabusların yerini bu defa şampiyonlar ligi finali kupa törenindeki çılgın konfetiler almıştı.

    yani diyeceğim o dur ki sen sen ol, hesabını bil sözlük.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük