hep duygu sömürüsü amınısikem. yoktur lan öyle çocuk. bi tane şoför yoktur parası eksik diye sokka çocuğunu otobüsten indiren. duygu sömürüsüyle menfaat peşinde koşan herkesin ta amınakoyim ben.
olabilir. ayağını yorganına göre uzatacaksın arkadaş. paran yoksa yürüyerek git, otobüse bineyim nasolsa biri bana acır yüzsüzlüğünü yaparsan ayıp edersin.
kibar ve çekici bir istanbul türkçesiyle "25 kuruşum yok amcacığım" diyen parlak yüzlü çocuk olsa inmeyecek çocuktur. eee, çifte standart buna denir işte. bu olay aklıma bir fıkra getirdi. amerikalı iki zenci beyazlamak için dönemin ünlü estetikcerrahının yolunu tutmuşlar. ellerinde sadece 1000 dolar var ve beyazlamak için verecekleri ameliyat parası 500 dolar. neyse zenci temel zenci dursun a demiş ki "hey man, yani bak oğlum. bence önden sen bir gir bi ameliyat ol, eğer seninkini beğenirsem kalan 500 doları verirsin ben de ameliyat olurum" neyse böylece anlaşmışlar. zenci dursun girmiş ameliyat olmuş sarı saçlı mavi gözlü beyaz tenli ve küçük penisli bir amerikalı olarak ameliyattan çıkmış.temel gözlerini dursun a dikmiş. ee demiş hadi ver 500 doları da ben de gireyim ameliyata. dursun un cevabı ibretlik: hadi ordan pis zenci, dileneceğine git çalış.
acaba o otobüs şöförü kendini ne sanıyor. muhtemelen kendisi de 20 yıl önce dudaklarının etrafı kerme bağlamış bir koyun çobanıydı.
parayla dönen dünyanın şanssız ve fakir doğan insanlara karşı acımasız gerçeğidir. otobüsteki şoför sadece görevini yaptığını söyleyecek ve yolcular da hayatların kaldığı yerden devam edecektir. ortada suçlu hırsız kapkaççı balici olsa dahi 25 kuruş eşittir insan olmamalıdır. 25 kuruşla bir insanı topluma kazandırma adımını atamamak acınılacak durumumuzdur.
istanbul da herkesi otobüsten indiryorlar artık. Millet alıştı şoförün akbiline ama şimdi iptal. herkes mal gibi kalakaldı. geçenlerde yaşlı bir teyzeyi bile indirdiler. Pes yani
"yoksullara yiyecek verdiğimde bana aziz diyorlar, yoksulların neden yemeği yok diye sorduğumda bana komünist diyorlar" sözünü bir gün yolda bulduğu bir gazeteden, bir dergiden okumasını istediğim kardeşimiz.
yorumsuz kalabilicek derecede dramatik, iğrenç olan ve geçenlerde biraz yüzsüz versiyonuna tanık olduğum durum.
başlık karakterimizin 1 tl'si var hiç değilse birde şuna bakın.
- abi yeminle 1 tl kalmıştır. kalabilir miyim?
+ 1.25 yazıyor görmüyor musun?
- olsa vereyim abi
(otobüsün kapısı açılır)
+ in çabuk
- bir gün belki ben bu otobüsün sahibi olacağım. ama sen hep o otobüsün şöförü kalmaya devam edeceksin.
şoförün işgüzarlığı ve dolu denilen otobüsteki insanların duyarsızlığı sonucu inmek zorunda kalan sokak çocuğudur.
o an sokak çocuğunun gözlerini görecek kadar olaya yakın olup da, o 25 kuruşu vermeyen 'siz', hadi vermediniz olayın şaşkınlığı içindesiniz, neden daha sonra tepki vermediniz de burada ajitasyon yapıyorsunuz?
söz konusu 25 kuruş değil, şoförün yaptığı da 25 kuruş için değil, genel-geçer kuralların 'gün içinde' her zamanki bir uygulaması.
'sokak çocuğu otobüste tehlike yaratabilir'. genel-geçer kural bu.
acıı, ama gerçek!
siz! böyle olaylara bugün 'bir otobüs dolusu insan' olarak susuyorsunuz!
dün 'bir vagon'
evvelsi gün 'bir gemi'
daha önce 'bir şehir'
daha da önce ve nicedir 'koca bir ülke' olarak susuyorsunuz dostum!
alt tarafı 25 kuruş, bir çocuğu o kadar kişi içinde rezil edip gururunu kırmanın şerefsizliğini kendine borç bilmiş otobüs şöförü. ne kadar küfür edilse az.