çok korkutucuymuş lan herkes öyle diyor diyerek 3 yıl önce izlediğim filmdir. bırakın korkutuculuğu mimiklerimde en ufak bir gerginlik bile olmadı. korkmadım, gülmedim, gerilmedim. eşittir zaman kaybı.
korkunçtan çok gülünç olan 3. sınıf uzakdoğu korku filmlerinden daha berbat bi film. bunu izlerken korkanlar gerçekten titrek olsa gerek. 1 saat 20 dakika boyunca filmi ileri sararak izledim. o kadar boktan sıkıcı ve sıradan.
nedeni belirsiz dercede o evde yaşayan aileye kızgın bir varlığın kendini tatmin çalışmalarını yansıtan gereksiz yapım. (bkz: dabbe) bile daha ilgi çekicidir..
Ürkütücü bir filmdir. normalde korku filmlerinin etkisinde kalmayan biri olarak nerde gece bir çatırtı duysam korkar oldum. Etkisi geçmiyor kolay kolay.
ne kadar doğrudur bilmem gerçek hayattan alıntı bir filmmiş. paranormal activity 1'i izlediğimde hiç korkmadım etkisinde bile kalmamıştım fakat 2.'sini izlediğimde cidden çok korktum birde ses çok açıktı. el kamerasıyla çekilmiş olması bir kere rahatsızlık vermiyor zaten olaya gerçeklik katıyor bazı filmlerde kötü oluyor el kamerası ama bu film için geçerli değil. zaten filmi izleyince psikoloji biraz gidiyor. 2.'sini izledikten sonra saat gecenin 04:00 sularında hiç düşmeyen eşyaların düşeceği tuttu, sabah durduk yere lavobo düştü ve hepside benim bulunduğum ortamlarda oluyor ayrıca salonun ışığını ne zaman ben açsam tuhaf bir şekilde gidip gidip geliyordu çok fazla kabus görüyordum hatta kabustanda öteydi anlatsam çok uzun olur. her neyse 3. ve 4. bölümlerini izlemeyi de çok istedim fakat bir türlü cesaret edemedim ama aklıma koydum izlicem. sonuç olarak korku filmi izlemeye pek alışık değil ve doğa üstü (bkz: cin şeytan) korkarım derseniz tavsiye etmem. biliyoruz ki doğa üstü varlıklar var ve filmin konusu da bu.
yurtta, yatağımda, az önce; ışıkları kapatıp, tek başımayken izlediğim korku filmi. filmle ilgili tek bildiğim bir seriden ibaret olması. inanın hayatımda izlediğim hiçbir korku filmi beni korkutmadı. bu film de korkutmadı ancak filmde beklediğimden fazlaca gerildim. evet, ciddi ciddi gerildim. belki ortamdandır, bilemiyorum. koskoca yurtta toplasan on kişi yok çünkü. sonunda küçük bir kriz geçirdim ama şu an iyiyim. zaten gözlerim bozuk amına koyim, bir şeyler görüyorum geceleri. aslına bakarsanız gözlerim mi bozuk, yoksa gerçekten bir şey mi var bilmiyorum. şimdi bütün gece bunu düşünürüm. zor, çok zor.
bu avrupa milletinin anlamsız hareketlerinden biri bu film. avrupalıyı adam sanıyoruz ya harbi malız. adamlar kapkara bir sayfaya "bu sanat eseri, içimizdeki derin karanlığı yansıtıyor" vs. deyip siyah kağıda sanat eseri muamelesi yapıyor, dünyanın parasını bayılıyor. bu film de o hesap. filmde hiç birşey yok. iki tıkırdı, üç çığlık, "o la la this is masterpiece of horror movies, bla bla" biraz seçici olun arkadaş. her boku yemeyin böyle.
edit: amerikalılar da bu kategoriye giriyor ama bir fark var. onlar gerçek sanat eserinden de anlamıyorlar.