klibi ile birlikte izlenirse daha da güzel olabilir. gerçi ben milyon kez o klipten anlam çıkarmaya çalıştım ama çıkaramadım ya, neyse. siz bi şeyler yakalarsınız belki sevgili sözlük.
Lütfen şu sesi kesebilir misiniz, kafamın içindeki
doğmamış tavuk seslerinden kurtulmaya çalışıyorum da?
ha? o da ne?
ben tahta oturduğumda, herhangi bir sonuçtan yoksun olan
fikirlerinizle birlikte, duvara yaslanacak(kurşuna dizilecek) ilk kişiler, siz olacaksınız.
ha? o da ne?
hırs, sizi çok çirkin gösteriyor,
tekme atıp ciyaklayan küçük domuzlar!
Hatırlamıyor, hatırlamıyorsunuz!
Neden ismimi hatırlamıyorsunuz, bacaksızlar!
kafasını alıp giden adam,
kafasını alıp giden,
neden adımı hatırlamıyorsun?
galiba o hatırlıyor...
yağ, yağ, hadi üzerime yağ
çok yüksek bir yerden, çok yüksek bir yerden...
bu kadarı yeter, efendim
buradan hemen gidiyorsunuz,
domuz derisinin çıtırtıları,
tozlar ve çığlıklar
bağlantıları kuran genç profesyoneller,
panikler, kusmalar...
tanrı çocuklarını seviyor!
evet, tanrı çocuklarını seviyor!
bir şarkıda hayatı barındır deselerdi radiohead bunu paranoid android'de yapmış derim. insanı kendinden geçiren, hüzünlendiren, coşturan mükemmel ötesi bir şarkı. *
girişindeki mahzun havasıyla, ilerleyen bölümlerde thom yorke'un isyanlı vokaliyle kişide farklı ruh hâlleri peyda eden radiohead güzidesi. hüzün, coşku ve yatıştırıcı melodi mürettebatıyla insanın duygusal olarak tozutmasına sebep olur. dinleyince bambaşka havaya sokar insanı. harika, dopdolu bir eser. vücut kimyasına direkt etki eder.