Mobil monopoly. tatilde zaman öldürmek için oldukça ideal bir oyun. "şehrini devraldılar..." uyarısını duyunca on saniye içinde parmaklarınızı kemirmeye başlıyorsunuz. o ses tonu mutluyken bile kahrediyor lan insanı.
bu oyunu yazın oynadım sıktı diye bırakmıştım, 2 ay önce tekrar başladım ve günümün yarısını bu oyuna harcıyorum, deli oldum artık, yolda geçen insanları artık inşa edilmiş bina olarak görüyorum, "şehrini devraldılar" "ah hayır" "sıra sende" "dilediğin şehri seç" "hoşgeldin" "çift attın, dört" bunlar artık beyninime işledi kadının sesine uyuz oluyorum zaten, bir de tam zafer yapacakken o kask çalışmıyor ya...
tuzak. cidden tuzak yapan adam turnayı vurdu. şans oyunu değil zira şansınız yok denecek kadar. o elmaslar s kartlar kimseye gitmiyor yani, gitmiyor. alabilen ya deli gibi elmas gömmüştür oyuna ya da peygamber çocuğu falandır. işin ters yönlerinden bir ide en iyi kart a sınıdı iken sonra a+ sonra s sınıfı kartlarla eski kartlar değersizleştiriliyor. oynamayın tuzağa düşmeyin.
