Evvela paralel evren, durumun bizim evrenimizle tam zıt olması durumu değildir.Bunu belirttikten sonra ara ara burda bu mevzuyu devam ettirmek eğlenceli olacaktır.
Paralel Evrende Türkiye
Kırılma Noktası 1:
Yunan ordusunun sivrihisardan bir türlü sökülememesi sonucunda meclisin taşınması gündeme gelmiş ve direniş neredeyse kırılmıştır. Mustafa Kemal başta olmak üzere,diğer paşalar ve bazı vekiller Sivas fikrine tam olarak karşı olmasalarda yapılacak en iyi hamlenin sadece bu olmadığını, yer altına inmenin de mümkün olacağını hatta dağlarda savaşan Türk çetelerinin yöntem olarak belirlenebileceğini düşünüyorlardı.
Ancak bu hayli riskliydi.Milli mücadelenin Ankara günlerinin en başından beri başı bozuklar ile askerler anlaşamıyorlar çeşitli sorunlar yaşanıyordu.Hatta zaman zaman başı bozukların düzenli ordu fikrine karşı çıkışları ve bazı subaylarda bir kaç isyanın bastırılması sırasında "askere ancak komutanı emreder" diyerek başı bozukların başlarıyla tartışmaları zaman zaman ciddi problemler yaratmıştı.
Bu gibi problemler muhtemelen kısa sürede kendilerinin alıkonularak istanbul hükümetine yaranmak için kullanılabilecekleri, yunanlılara teslim edilebilecekleri gib sonuçları doğururdu.
Bundan şüphe yoktu. Meclisin zaten kısıtlı olan iletişim imkanları nihayetinde tümden gitmişti. O güne kadar türlü zorlukların üstesinden gelinerek telgraflarla sağlanan iletişim hayati bir öneme sahipti. Ancak artık Ankara'nın kulakları sağır olmuştu. istanbul'da Mustafa Kemal'in öldürüldüğü ya da esir alındığı haberleri dolaşırken telgraflar ve ikmal yolları düşman elindeyken yapılacak birşey kalmamıştı.
Mecliste bazı vekiller artık daha sabırlı bir politika izlenmesini, halkın içine karışılarak 10 yıla yayılan bir planla çeşitli isyanlar başlatılmasını öngörüyor, bazı vekiller ise istanbula geçilerek padişahın himayesine girilmesini ve hanedanın eli güçlendirilirse bir kurtuluş imkanı olacağını söylüyordu.
Vekillerin aralarda dinlendikleri sırada dolaşan bazı vekiller ise esas problemin Mustafa Kemal olduğununu, hilafet ordusuna teslim edilmesi gerektiğini anlatmaya çalışıyordu. Artık Milli mücadele için içerdeki durum rekabet olmaktan çıkmış, meclistede alenen bir savaş başlamıştı.
Ruslar'ın zaman zaman tam olarak ölçülemeyen davranışları,meclis'in Sivas'a taşınmasından sonra daha bir dikkat gerektirecekti. Ayrıca Ruslar bu durumu doğru analiz edecek ve Meclis'in fikren kendilerine daha da yakın olmasını arzulayacak, çeşitli yardımları ancak bu şartla gerçekleştirecekti.
Artık karar verilmeliydi. Meclisten birkaç vekil meclisi terketmişti bile. Sivastan gelenler ise beklenemin artık gereksiz olduğunu meclisi Sivas'a taşımanın tek gerçek karar olacağını söyleyerek önden Sivas'a doğru yola koyulmuşlardı.
"Peki" dedi Mustafa Kemal gece karanlıkta Sivas'a doğru yola çıkıyoruz. Demir yolu artık elimizde değil, telgraflar ulaşmıyor ya da yunan ordusunun eline geçiyor. Yapılacak birşey kalmamıştır diye düşündü.
Konuşmalar esnasında yaverler çoktan hazırlıklara başlamıştı.Mecliste ve yerleşkelerde yaşanan koşuşturmaca birden bire gelen büyük bir patlama sesiyle birlikte dondu. Bir kaç saniyelik donmanın ardından vekiller en yakın camlara ve kapıya doğru koşuştururken kıyamet gibi küfürler yağmaya başlamıştı. Gelenlerin yunan ordusu olmadığı anlaşılmıştı.Hilafet ordusu ....
Hilafet ordusu Ankara içerisinde bir şekilde sızmalar gerçekleştirmiş ve halkı galeyana getirmeyi başarmıştı. Ankara'lılara yunan ordusunun kendilerine zarar vermeyeceklerini,yunan ordusunun hilafete yardımcı olduğunu, bu isyancıların ingilizleri kışkırtarak Ankara'yı işgal ettirmeye çalıştıkları ve hilafeti yıkmak istedikleri anlatılmıştı. Ankaralılar ilk bir kaç denemede bu sözlere aldanmasa da sivrihisarın işgali belki de Ankaralılar içinde başka bir yol bırakmamıştı.
Sonunda gençlerin en önde olduğu gruplar nasıl olduysa silahla kavuşturulmuş ve Ankara'lılar artık ayaklanmıştı. Mustafa Kemal aleyhine türlü küfür yağmurlarıyla karışık atılan sloganların ışığında kimi istedikleri belliydi.
Muhtemelen über güç ve übermensch hükümetiyle Arp 299 supernovaları eşliğinde manzaraya karşı plazma cin toniğini yudumlayan bir kümecik yaşam formu organizmalarını barındırmaktadır.
