sabahın erken saatlerinde odtüye ingiliz edebiyatı yüksek lisansı hakkında bilgi almaya gitmiş ve önce programa başlayıp sonra iys'ye girilebilen sistemin artık geçerli olmadığını öğrenerek yüksek lisans gibi bir hakkımın olmadığını öğrenmişimdir. fakat sözkonusu bilgiyi aldığım, yaklaşık 1 saat süren konuşma ingilizce yapılmış* ve kadıncağız da durumun saçmalığından dert yanarcasına "so we aren't sure you speak english"* diyerek bombayı patlatmıştır. birine uyudun mu lan diye sormaktan farksızdır yani...
bir mermi hiç bir zaman hedefi bulmaz çünkü;
önce gitmesi gereken yolun yarısını gitmelidir, yarısını gidebilmesi için çeyreğini gitmesi gerekmektedir, çeyreğini gidebilmesi içinde 8 de 1 ini gitmesi gerekmektedir bu böyle katlanarak devam eder. yani mermi hiç bir zaman hedefe ulaşamaz. gerçek paradoks budur.
bir işe başarısız olmak için başlayıp, başarısız olmayı başarmış olmak gibi abuk bir durumda bir paradoks örneğidir. şimdi bu adam başarılı mı oldu başarısız mı?
Ben 24 Yaşındayım Ve 44 Yaşında Bir Dul Bayanla Evlendim. Kendisinin De 25 Yaşında Bir Kızı Var. Babam ise Bu Kız ile Evlendi. Böylelikle Babam, Karımın Kızı ile Evlendiği için Damadım Olmuş Oldu. Bunun Üzerine Kızım Da Babamla Evlendiği için Üvey Annem Olmuş Oldu. Hanımımın Ve Benim Geçen Sene Bir Oğlumuz Oldu. Oğlum Hanımımın Kızının Erkek Kardeşi Oldu, Aynı Zamanda Babamın Da Eniştesi. Bir De Üvey Annemin Erkek Kardeşi Olduğu için Dayı Oldu. Anlayacağınız Benim Oğlum Benim Dayım Oldu. Babamın Eşi Sene Sonunda Dünyaya Bir Erkek Çocuğu Getirdi. O Babamın Oğlu Olduğu için Benim De Erkek Kardeşim, Ve De Kızımın Oğlu Olduğu için De Torunum. Yani Ben Torunumun Erkek Kardeşiyim. Ayrıca Bir Annenin Evladının Babası Eşi Olduğuna Göre Ben De Eşimin Kızının Babasıyım Ve Kızımın Erkek Çocuğunun Erkek Kardeşiyim. Kısacası Kendimin Büyükbabasıyım *