CHPnin, Kanaltürkün sahibi Tuncay Özkanla imzaladığı sözleşme, basın etiği açısından haklı olarak eleştiriliyor.
Bir siyasi partinin bir yayın organıyla verdiği para karşılığında kendi haberlerini yayınlatmak, partinin adamlarını konuşturmak ve parti politikası doğrultusunda yayın yaptırmak için alenen ve resmen sözleşme imzalaması neresinden bakarsanız bakın tam bir skandal.
Bu hem bir siyasi parti olarak CHP açısından; hem de bağımsız olduğunu iddia eden bir basın-yayın organı olarak Kanaltürk açısından, yani hem siyasi ahlak hem de basın ahlakı açısından kabul edilemez bir durum.
Ama bu skandalın bir de siyasi yanı var ki, meselenin bu yanına baktığımızda, yaşadığımız dönemde Türkiye'nin, geçmişteki bütün darbe dönemlerinden ne kadar farklı bir yerde olduğunu daha iyi görüyorsunuz.